2
Mayıs
2025
Cuma
YAŞAM

ZORDUR ALMAK ÇERKEZLERDEN KIZI...

Çerkezler, Türkiye'de geleneklerine en bagli toplum olarak biliniyor. Ilginç âdetleri, alisik olmadigimiz görenekleri var. Bizim normal karsiladigimiz birçok sey, onlar tarafindan ayip sayiliyor.

Büyüklerin yaninda oturmaniz, konusmaniz, esinize ismiyle hitap etmeniz bunlardan yalnizca birkaçi... Bu âdetlere farkli toplumlar ayak uyduramayacagindan genellikle kendi içlerinde evlilik yapan Çerkezlerde, 40'indan önce evlenenine de çok az rastlaniyor.

Iste bu nedenle Sakarya'nin önde gelen isadamlarindan Nahit Serbes, Çerkezlerin daha erken evlenebilmelerini saglamak için www.nahitserbes.com adli bir evlilik sitesi kurdu. Amaciysa 'Xabze' olarak tanimladigi, saygiyi esas alan evliliklerin gerçeklesmesi. Siteye Çerkez olsun olmasin bu kültürü devam ettirmek isteyen, 18 yasini doldurmus herkes üye olabiliyor ve kayit ücreti olarak 15 TL ödemesi gerekiyor. Bu ücretin alinmasi ciddi olmayan kisilerin siteye üye olmasini engellemek içinmis. Zaten kayit ücretleri Sakarya Kafkas Kültür Dernegi adina açilmis hesapta toplaniyor ve evlenmek isteyip de maddi durumu yeterli olmayan kisiler için harcaniyor.

Siteye girdiginiz bilgileri site yönetimi hariç kimse göremiyor. Size uygun es adayi oldugunda telefonla bilgilendiriliyorsunuz. Fakat burada bayana öncelik taniniyor. Erkegin vesikalik fotografi bayana gönderiliyor ve bilgilerinden bahsediliyor. Bayan es adayi görüsmek isterse, erkegin numarasi veriliyor. Daha sonra ise es adaylarina görüsmelerinin ne asamada oldugu soruluyor. Nahit Serbes'in kizi Esra Serbes, "Görüsmeler olumsuz sonuçlansa bile Çerkezlerde saygi esas oldugundan erkek, bayani bir daha rahatsiz etmez." diyor. Serbes, es adaylarinin uyumunda uzaktan bile olsa akrabalik iliskisinin, soy baginin olmamasina çok dikkat ettiklerini söylüyor.

Çerkezlerin bekâr kalmasinin en büyük nedeni uzaktan bile olsa akraba evliligi yapamamalari. Bu kisiyi hiç tanimasaniz bile, Çerkez oldugunuz için ona kardes gözüyle bakmak zorundasiniz. Üstelik kardes gözüyle bakmaniz gerekenler yalniz soy baginiz olan kisilerle de sinirli degil. Ayni köyden bir kizla evlenmeniz de çok büyük ayip sayiliyor. Kafkas Kültür Dernegi görevlisi Cihan Dilber, "Ben 40 yasindayim, bu yasima kadar, ayni köyden evlenen yalniz bir çift taniyorum. Onlar da 5-6 yil kendilerini kabul ettirebilmek için ugrastilar." diyor. Ayrica yakin tanistiklari, aile dostu olarak nitelendirilen ailelerin kizlari da evlenilemeyecekler listesindeymis. Liste bu kadar kabarik oldugundan bekârlik Çerkezlerin kaderi haline geliyor.

Çerkez'lerin evlilik yasi 40-45

Ancak Serbes ailesi Çerkez olmasina ragmen ayni köyden es adaylarini görüstürmekten yana. Esra Serbes, "Insanlar komsusunun kiziyla neden evlenemesin? Bunda bir sakinca yok ki. Birtakim ahlak kurallari devreye girmis ve bu yüzden Çerkez kizlari ve erkekleri bekâr kalmis. Yas ortalamalarina bir bakin, ancak 40–45 yaslarinda evlenebiliyorlar. Biz, kurdugumuz site ile Çerkezlerin daha erken evlenmelerini saglayip yeni nesillerin yetismesini istiyoruz." diyor. Bunun yaninda sosyal aktivitelere katilmaktan evlenmeyi unutan Çerkezler de varmis. Çerkez kizi Tugba Nartop, "Çerkezler eglenmeyi çok sever. Siklikla bir araya gelir, muhabbet eder, dans eder ve sikintilarini giderirler. Babam her zaman eglenmekten evlenmeyi düsünemedigini söyler." diyor.

Babasinin 35 yasinda evlendigini söyleyen Nartop, "Babam erken evlenmis. Hâlâ bekâr olan 50'li yaslarda iki halam, 70 yasinda bir amcam var." diye ekliyor. Aslinda Çerkez geleneklerinde büyüklerinden önce evlenmek de ayip sayiliyor. Cihan Dilber, kendinden önce 3 büyügün varsa evde kalmanin kaçinilmaz son oldugunu söylüyor. Evde kalmamak için ise geriye birkaç seçenek kaliyor. Ya Çerkez olmayanlarla evleniliyor ya da 'mazirgama' denilen bilinçli kiz kaçirmalar gerçeklesiyor...

***

Kiz, nasil kaçiriliyor?

Çerkezlerde zorla kiz kaçirma gelenegi yokmus. Kiz, bahsettigimiz sebeplerden dolayi evlenmesi ayip sayilacagindan kaçmayi tercih ediyormus. Kaçacagini genellikle anne ve baba da biliyor fakat kizin kaçmasina göz yumuyormus. Kaçirma olayi ise söyle gerçeklesiyor: Oglan, kizi evinden aliyor fakat gelinin yaninda çok güvendigi ve 'eyuza' dedigi bir erkek arkadasi oluyor. Gelin, eyuza ile her iki ailenin de güvenebilecegi bir ailenin evinde misafir ediliyor. Eyuza dügüne kadar bu evde gelinle kaliyor ve ona göz kulak oluyor. Gelini misafir eden aile, acilen kizin ailesine, "Kiziniz bizimle ve güvendedir." diye haber ulastiriyor. Daha sonra aileler anlasmaya çalisiyor ve dügün hazirliklari basliyor. Gelin almasi da, gelinin misafir edildigi evden oluyor. Ve eyuza için 'asta' denilen bir kurban kesiliyor. Büyükbas hayvanin kafasi eyuzaya servis ediliyor ve afiyetle yeniyor. Gelin için ise asil zor günler bu asamadan sonra basliyor.

Gelin, kayinpederi ile konusamiyor

Günümüzde eskisi kadar olmasa da devam eden Çerkez geleneklerinde gelinin en çok zorlandigi seylerden biri kayinpederi ile hiç konusamamasi. Gelin evlendikten sonra adeta dilsiz hale geliyor. Sesini kayinpederinin duymasi çok büyük ayip sayiliyor. Kayinpeder gelininin sesini duymak istediginde ki bu genellikle 10 yil sonra oluyormus, herkese haber verip gelini için kurban kestirmek zorundaymis. Büyüklerin toplandigi bir ortamda "Gelinimin sesini duymak istiyorum." diye ilan eder ve kurbani kesermis. Ancak o günden sonra gelin, kayinpederi ile konusmaya baslayabilirmis.

Gelin ve damadi zorlayan bir diger gelenek ise kayinvalide ve kayinpederin yanina beraber çikamamalari. Evli çiftler büyüklerin yaninda beraber oturamayacaklari gibi, bir odada yalniz da kalamazmis. Çiftlerin beraber görünmesi yalniz ev içinde degil, disarida da ayip karsilanirmis. Bu yüzden Cihan Dilber, "Köyümde esimle asla yan yana yürümem. Ya o bir adim önden gider ya da ben." diyor. Dilber'in babasi vefat ettiginden evin büyügü agabeyi sayiliyormus. Bu sefer de çift, agabeye beraber görünemiyormus. Dilber, esi ile balkonda otururken agabeyinin geldigini görürse, esi hemen içeriye giriyormus. Dilber'e "Zorlanmiyor musunuz?" diye sordugumuzda "Hayir, biz böyle yetistik, bunlar büyüge saygidan ileri geliyor ve bize zevk veriyor." cevabini aliyoruz.

Esini adiyla çagiramiyor

Çerkezlerin ilginç bir âdeti de gelinin kayinpederinden esine varincaya kadar herkese takma isim bulmak zorunda kalmasi. Gelin, esine yalnizca büyüklerin yaninda ismi ile hitap edemezken, kayinvalidesi, kayinpederi, görümcesi ve kaynini hiçbir zaman ismi ile çagiramiyor. "Kayinvalide de ismi ile çagirilir mi hiç, anne demesi gerekiyor." diye düsünmeyin. Bahsettigimiz sey gelinin, kayinvalide ve kayinpederin ismini agzina alamamasi. Örnegin kayinvalidenizin ismi 'Ayse' olsun. Komsunuzun isminin de Ayse olmasi halinde ona da Ayse diye seslenemiyorsunuz. Yani komsunuza da takma bir isim bulmak zorundasiniz. Mesela 'Ayse' artik sizin için 'Fatma' haline geliyor. Ayni sekilde görümce ve kayniniza da takma adla sesleniyorsunuz. Dilber, "Baskalarina saçma gelebilir ama bizde büyügüne saygi böyle ölçülüyor." diyor.
 

Esra Keskin - Zaman
Yayın Tarihi : 10 Ocak 2010 Pazar 02:18:51
Güncelleme :10 Ocak 2010 Pazar 02:29:54


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?