15 maddelik 'yol haritası'

Doğa Derneği, suyun tasarruflu kullanımı ve sulak alanların korunması amacıyla 15 maddelik 'yol haritası' hazırladı.
Doğa Derneği Genel Müdürü Güven Eken, susuzlukla mücadelenin, Türkiye'nin en önemli ulusal meselelerinden biri olduğunu söyledi.

Kamu kurumları, yerel yöneticiler, akademisyenler ve sivil toplum temsilcilerinin, susuzluk tehlikesine karşı kalıcı çözüm üretmek amacıyla birlikte hareket etmesi zorunluluğu bulunduğunu belirten Eken, tarım alanlarında faaliyet gösteren üreticilerden, aile bireylerine kadar herkesin bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiğini belirtti.

Eken, tüm tarafların sorunu çözme konusundaki hedefe odaklanarak "omuz omuza" hareket etmesinin gerekliliğine işaret ederek, "Çevre ve Orman Bakanlığı'nın katkılarıyla 22-23 Kasım tarihlerinde İzmir'in Seyrek beldesinde konusunda uzman kişilerin katılımıyla yapılan toplantıda da Türkiye'nin susuzluk ve sulak alanların kaybıyla ilgili sorunlar ele alınarak, çözüm önerileri üzerinde duruldu" dedi.

Eken, sıkıntının önlenemez boyutlara ulaşmaması amacıyla suyun tasarruflu kullanımı ve sulak alanların yok olmaması amacıyla 15 maddelik bir yol haritası hazırladıklarını anlattı:

"Susuzluk ülkemiz için ulusal bir tehlikedir. Bu tehlikenin ortadan kaldırılması için, sulak alanlar başta olmak üzere doğal su döngüsünün bütünüyle korunması gerekir.

Geçtiğimiz 50 yıl içinde ülkemizde 30'dan fazla göl kurudu. Bu göllerin toplam alanı Marmara Denizi'nden daha büyük. Yeraltı suları da her yıl daha da aşağılara çekilmekte, bu kaynaklara ulaşım güçleşmekte. Göllerin kurumasındaki ana nedenlerden biri de ülkemizin su kaynaklarının yanlış kullanımı.

Özellikle tarım sektöründe yüzde 90'lara varan su israfı söz konusu. Durumun bu şekilde devam etmesi halinde ülkemizin geleceği tehlike altına girecek. Kırsal bölgelerde gelirin daha da azalmasından kaynaklanan büyük şehirlere göç, susuzluk sorununu daha da büyütecek."

Eken, yağışların azalmasının, kuraklığın hızla artmasına neden olacağına işaret ederek, tehlikenin önüne geçmek amacıyla uygulanması gereken 'yol haritası'nı sıraladı:

1- Ülkemizdeki tarımsal sulama faaliyetlerinde damlama sulama yönteminegeçmek için gerekli altyapı devlet tarafından acilen kurulmalı.

2- Susuzluğun en ciddi boyutlara ulaştığı Akarçay, Konya ve BurdurKapalı Havzaları ile İç Kızılırmak Havzası'nda kuruyan sulak alanlarıyeniden oluşturmak üzere acil eylem planları geliştirilmeli.

3- Tüm su projelerinin (tarımsal sulama başta olmak üzere), sulakalanlara ve havzaların su bütçesine olabilecek toplu etkileri dikkatealınmalı ve su kullanımı bu doğrultuda planlanmalı.

4- Kurak bölgelerde su tüketimini artırmayan tarımsal üretim teşvik edilmeli.

5- Havza bazında su kirliliği önlenmeli ve sulak alan kayıplarıdurdurulmalı.

6- Uluslararası öneme sahip tüm sulak alanların yönetim planları acilenyapılmalı ve uygulanmalı.

7- Sulak alanlarda, İzmir Kuş Cenneti Koruma ve Geliştirme Birliği gibiyerel belediye ve yönetimlerden oluşan yürütücü birlikler yasaldayanakla oluşturulmalı ve aralarında iletişim sağlanarak ulusal sulakalanlar birliği kurulmalı.

8- Sulak alanlar yöre halkı ve ekonomik yaşam biçimleriyle birliktedeğerlendirilmeli ve yönetilmeli.

9- Sulak Alanların Korunması Yönetmeliğinin tüm maddeleri etkin olarakuygulanmalı ve sulak alanların korunması ve restorasyonu kanunuçıkarılmalı.

10- Çevre ve Orman Bakanlığının taşra teşkilatlarında sadece sulakalanlardan sorumlu birimler kurulmalı ve yeterli sayıda personelgörevlendirilmeli.

11- Çevre ve Orman Bakanlığı bünyesinde Ulusal Sulak Alan Merkezioluşturulmalı.

12- İllerde sulak alan envanterleri çıkarılmalı ve Nuh'un Gemisi UlusalVeri Tabanı'na işlenmeli.

13- Sulak alanların su toplama havzalarındaki yer altı ve yer üstü sukaynakları envanteri yapılarak sulak alanların su seviyesi ve kalitesiizlenmeli.

14- Susuzluk tehlikesi ve sulak alanların sağladığı faydalar hakkındakarar vericiler, mülki amirler, özel sektör, yöre halkı ve sivil toplumkuruluşlarına gerekli bilgileri aktarılmalı ve bu konuda medyanın aktifdesteği alınmalı.

15- Ülkemizde sulak alanlar konusunda yapılan çalışmalar hakkında bilgipaylaşımını sağlamak amacıyla iletişim araçları oluşturulmalı