26
Mayıs
2024
Pazar
YAŞAM

3.5 milyon araç sigortasız

TRAMER verilerine göre bu yılın ocak-nisan döneminde trafik sigortası poliçe adedi 10.3 milyon olmasına karşın tescilli araç sayısı 13.9 milyon. Bu da 3.5 milyon aracın zorunlu sigorta olmadan trafiğe çıktığını gösteriyor.

Bir süredir yazılarımda sigorta şirketlerinin trafik sigortasından zarar ettiğine ve bu zararın da her geçen gün arttığına değiniyorum.
Geçenlerde Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi (TRAMER) Müdürü Mehmet Üst, yine trafik sigortaları ile ilgili son verileri açıkladı. Açıklanan veriler, sektörün bu sigorta branşındaki zararının boyutlarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Ancak son veriler bir başka ilginç noktayı daha ortaya çıkardı. O da trafik sigortasında sigortasızlık oranının arttığı. Daha açık bir anlatımla zorunlu olmasına karşın trafikte seyreden araçların bir kısmı bu sigortayı yaptırmıyor.
Mehmet Üst, bu konuda şunları söylüyor: "Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan Nisan 2009 araç verileri ile yine aynı döneme ait yürürlükte olan poliçe bilgileri araç türleri bazında karşılaştırıldığında; sektör genelinde geçen sene yüzde 24.48 olan sigortasızlık oranının yüzde 25.68'e çıktığı görülmektedir. Traktör ve motosiklet hariç tutulduğunda ise bu oran yüzde 9.85'ten yüzde 11.24'e çıkmaktadır."
Nitekim, TRAMER verileri incelendiğinde, bu yılın ocak-nisan döneminde trafik sigortası poliçe adedi 10 milyon 389 bin 898 olmasına karşın, tescilli araç sayısının 13 milyon 951 bin 82 olduğu görülüyor. Bu da 3 milyon 561 bin 184 aracın zorunlu trafik sigortası olmadan yollarda seyrettiğini gösteriyor.
Aynı şekilde TRAMER'in geçen yılki ocak-nisan ayı verilerine bakıldığında ise ortaya çıkan tablo şöyle: Yürürlükteki trafik sigortası poliçe adedi 10 milyon 77 bin 964 adet iken tescilli araç adedi 13 milyon 311 bin. Yani, geçen yıl sigortasız araç sayısı 3 milyon 233 bin 306 adet iken bu yıl bu sayı 3 milyon 561 bin 184 adede çıkmış.
Gelelim Mehmet Üst'ün trafik sigortası ile ilgili açıkladığı zarar rakamlarına. Ama önce kısa bir bilgiyi sizlerle paylaşayım ki, açıklamayı daha net anlayabilesiniz.

Geçmiş yıl zararları
Özellikle oto sigortalarında zararın boyutu bir yıl için ortaya çıkmaz. Doğrudur. Sigorta süresi bir yıldır. Ancak bu durum, o sigorta ile ilgili tüm işlemlerin aynı yıl içinde açılıp, kapanacağı anlamına gelmez. Durumu bir örnekle anlatayım.
Diyelim ki, 2008 yılının ekim ayında trafik sigortasını yenileme zamanınız geldi. Sigortanızı yaptırdınız. Ve aralık ayında da bir kazaya karıştınız. Yine diyelim ki, kazanın incelemesi iki ay sürdü. Maalesef ki, bu kazada sigorta şirketi ile anlaşamadınız ve olay hukuka yansıdı. Dava da bir yıl sürdü. Davayı kazandınız ve mahkeme sigorta şirketinin hasarı ödemesine karar verdi. Hangi yıla gelindi? 2010'un neredeyse ortası.
O nedenle bugün halen sigorta şirketleri 2004 hatta 2003 yılından kalma hasarları ödemektedirler. Ya da ödemeseler bile o dosyayı açık tutmak zorundadırlar. Şimdi TRAMER Müdürü Mehmet Üst'ün açıklamasını bu çerçevede değerlendirelim:

Hasar/prim oranı yüzde 90
"Sektör genelinde, 2003 yılı başlangıç tarihli poliçeler değerlendirildiğinde, 471.567 bin TL prim üretimine karşılık 2009 yılı haziran ayı başı itibariyle toplam 444.173 bin TL hasar tazminatı gerçekleşmiş ve hasar/prim oranı yüzde 91.66 olmuştur. 2004 yılı başlangıç tarihli poliçeler değerlendirildiğinde ise 804.928 bin TL prim üretimine karşılık 2009 yılı haziran ayı başı itibariyle toplam 714.531 bin TL hasar tazminatı gerçekleşmiş ve hasar/prim oranı yüzde 88.77 olmuştur. 2005 yılı başlangıç tarihli poliçeler değerlendirildiğinde de 1.047.189 bin TL prim üretimine karşılık 2009 yılı haziran ayı başı itibariyle toplam 896.231 bin TL hasar tazminatı gerçekleşmiş ve hasar/prim oranı yüzde 85.58 olmuştur. 2006 yılı başlangıç tarihli poliçeler değerlendirildiğinde ise 1.216.475 bin TL prim üretimine karşılık 2009 yılı haziran ayı başı itibariyle toplam 1.065.539 bin TL hasar tazminatı gerçekleşmiş ve hasar/prim oranı yüzde 87.59 olarak gerçekleşmiştir."
Açıklamadan da anlaşılacağı üzere trafik sigortasında alınan primle ödenen hasar -ki, buna hasar/prim oranı deniyor- neredeyse yüzde 90'lara yakın. Yani, sigorta şirketleri topladıkları primin yüzde 90'ınını hasar olarak geri ödüyorlar.
Evet, Mehmet Üst'ün açıkladığı son veriler böyle. İşin özüne gelince.. Bir taraftan trafikte sigortalı araç oranı azalırken diğer taraftan sigorta şirketlerinin trafik sigortasındaki zararı artıyor.

referans
Yayın Tarihi : 4 Ağustos 2009 Salı 19:25:18


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?