28
Mayıs
2024
Salı
YAŞAM

Ahlaksız teklif ve aldatma

Kenthaber köşe yazarı Erdem Yücel, son günlerde tartışma konusu olan "ahlaksız" teklifin toplumun konuşulmayan bir yarası olduğunu yazdı... Erdem Yücel'in, Kenthaber'e gelen okuyucu tepkilerinden yola çıkarak yazdığı   "Ahlaksız Teklif ve Aldatma Üzerine!.." başlıklı yazısını ilgiyle okuyacağınızı umarız.. 

"Ahlaksız Teklif ve Aldatma Üzerine!.."

Televizyonlarda diziler peş peşe birbirini izliyor. Kanallar arasındaki rekabetten bazen dizileri aynı saatlere getiriliyor ve böylece birbirlerinden izleyici çekmeye çalışılıyor. Bunlardan Kanal D’nin Binbir Gece dizisinde oyun gereği yapılan ahlaksız teklif! ile bir anda 2006’nın en çok konuşulan konusu olmuş ve söylenenlere göre de reyting rekorlarını alt üst ederek başarısını yukarılara taşımı!..

Diziye ismini veren Binbir Gece Masalları bir Arap masal derlemesidir. Hint, İran, Abbasi ve Mısır kaynaklarından derlenmiş masal edebiyatının en ünlü eseridir. İlk kez Mısır Memlukları döneminde yazıya geçirildiği sanılmaktadır. Birbirini izleyen bu masallar derlemesinde eşleri tarafından aldatılan iki kardeş hükümdar Şehzaman ve Şehriyar kadınlara karşı nefret ve kinle doludur. Geceleri seviştiği kadınları ertesi sabah öldürten Şehriyar, evlendiği vezir kızı Şehrazat’ın gerdek gecesinde anlatmaya başladığı, bitirmeden en meraklı yerinde kesip devamını ertesi geceye bıraktığı masallarının büyüsüne kapılır. Bu yüzden ertesi sabah gerçekleştireceği ölüm kararını erteler. Şehrazat’ın her gece biraz daha artan ustalığına ve ona karşı duyduğu hayranlığından ötürü ölüm kararını veremez ve sonunda da vazgeçer.

Binbir Gece Masalları birçok şeyi çağrıştıran, konu atlamaları ile birbirileri ile iç içe ustalıkla bağlanmış, yeni ekmelerle zenginleşmiş bir edebiyat ürünüdür. Binbir Gece Masallarında geçen olayların çoğu sinemaya, tiyatroya, öykülere ve romanlara konu olmuştur.

Masal edebiyatının bu ünlü eserini bir yana bırakıp Kanal D’nin Binbirgece dizisine döndüğümüzde lösemi hastası olan çocuğunu tedavi ettirebilmek için 200.000 $’a ihtiyacı olan ve bunu sağlayamayan kadına patronu bir gecelik beraberliği için 150.000 $ teklif etmiş. Kadın da bu isteği çaresizlik içerisinde kabul etmiş. Dizinin ana teması şimdilik aşağı yukarı bunun etrafında gelişiyor.

Televizyon dizisinin bu bölümü toplumumuzun bazı kesimlerinde bir anda fırtınalar kopardı. Yalnızca bizim Internet sitemize olumlu olumsuz bir yığın yorum geldi, konu basında da yer aldı. Tüm Kadınlar Derneği’nin, kadınları alenen aşağıladığı ve toplumu rencide ettiği iddiasıyla dizinin sorumluları ve yayınlayan yayın kuruluşu hakkında Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını basından öğrendik. Yargıya başvuran ve açıklama yapan dernek başkanı "Dizide bir bayana bir gecelik ilişki için 300 bin dolar teklif edildi. Bu olay Türk toplumu tarafından da ahlaksız teklif olarak nitelendirilmektedir. Buna benzer bir olay diziden etkilenen ilköğretim 5. sınıf öğrencileri arasında yaşanmıştır. Biz dernek olarak ahlâksız seviyesiz programların kaldırılarak daha eğitici programlar yayınlanmasını istiyoruz."

Bu konuda aldığımız ilginç yorumlardan birisinde M.Barut isimli bir okuyucumuz haklı olarak soruyor; Dizideki baş bayan oyuncu mimar. İstermisiniz Mimarlar Odası da bizim bayan mimarlarımız böyle bir şey yapmaz diye tekzip göndersin. Ardından okuyucumuz ekliyor; her zamanki gibi asıl gündemler ıskalanıyor. Gözü gönlü beyaz cama bağlanmış bu
İnsanlar gerçek gündemin ne olduğunun bile farkında olamıyorlar.

Sıla isimli bir okuyucumuzda; “Bizim millet niye her şeyi bu kadar abartıyor? Güzel yurdumun binlerce sorunu varken niye reyting rekoru kıran bir diziye bu kadar eleştiri yapılıyor? Bu kadınlar kendileri bu dizileri seyrediyor, ondan sonra da mahkemeye suç duyurusunda bulunuyorlar. Siz gidinde ilk önce Kuşum Aydın programını şikâyet edin. Show seyretmekten bıktı millet. Bu dizide beş parasız, kimsesiz, çaresiz bir annenin çocuğu için yaptığı fedakârlık anlatılıyor. İnsanın içinde varsa yapar. Sen evladını iyi yetiştir. Gece geç saatte çıkan o diziyi 5.sınıf öğrencisi izliyorsa bence suç onun ailesindedir. Sen sanki çocuğunu erken yatırabildin de şikâyet edilecek dizi kaldı.”

Aldatmak veya aldatılmak sanırım toplumumuz kanayan bir yarası... Erkek için elinin kiri, yıkar temizlenir, kadın için silinmez leke!..

Toplumumuzda erkek olsun kadın olsun çiftler birbirlerini neden aldatıyorlar. Toplumsal ve sosyolojik olarak bu konu üzerinde yeterince duruldu mu?

Mehmet Coşkundeniz’in “Aldatan Kadınlar Anlatıyor” isimli kitabı 2. baskısını yapmış ve 50.000 adet basılmış. Ayrıca araştırmacı bu konuyu gazetesine de taşıyarak tefrika etmiş. Bu konuda yazarın yaptığı araştırmalara göre evli ye da uzun süreli ilişkisi olan her iki kadından biri eşini duygusal veya fiziksel olarak aldatmış durumda. Erkeklerin aldatması hep sıradan görülmüş. Yazar bu kitabında kadının neden ve nasıl aldattığının arkasındaki gizemi çözmeye çalışmış. Erkekler nasıl aldatıyorsa, kadınlarda öyle aldatıyormuş. Kadınların aldatması erkeklerinki gibi basit olmuyor. İnce ince düşünülmüş, planlanmış ve ancak ondan sonra hayata geçirilmiş olmuyormuş. Genellikle ilgi ve aşk arayışı kadını aldatmaya itiyor.

Mehmet Coşkundeniz’in araştırmasına saygı duyuyorum. Ancak aldatmanın memleketimizde kadınlar yönünden bu denli büyük boyutlarda olduğuna katılmıyorum. Öncelikle erkeklere şu soruyu sormak gerekir; Kadınlar neden aldatıyor?

Bence burada asıl suç erkeklerdedir. Evlendikten sonra çantada keklik örneği kadın ile ilgilenmeyen, onu evinin işlerini yapan, çocukları ile ilgilenen bir meta olarak görmeleridir. Kadınlar hassas ve duygusaldır. Sürekli ilgi ve yakınlık beklerler. Bunu eşlerinden göremezlerse aynı ilgiyi gösterenlere yönelmeleri, toplumun bütün baskısına rağmen kaçınılmaz olur. Aldatmadan aldatmaya da farlılıklar vardır. Her aldatma mutlak cinsel nitelikli olmayabilir. Sanalda eşlerini veya birlikte oldukları kişileri aldatan kadınlar yok mu?

Binbirgece dizisindeki erkeğin 150.000 $’lık teklifine gelince; topluma bakın parasal olmasa bile iş yerlerinde ahlaksız tekliflerde bulunan, yanında çalışan kadınları taciz eden erkekler yok mudur?

Kırsal kesimlerde başlık parası ismi altında sevmediği kişilerle nikahlı veya nikahsız kişilerle beraber olmaya zorlanan kadınlar yok mudur? Bunların yaşamları karartılmıyor mu?

Şu veya bu nedenle para karşılığı birileri ile birlikte olmak isteyen toplumun her kesiminden erkekler yok mudur?

Aile çevrelerine dostça yaklaşıp evin erkeğinin karısına veya kızını elde etmeye çalışan adı çapkına! çıkmış ahlaksız tipler çevremizde yok mudur?

Onların yaptıkları birer ahlaksızlık değil midir?

Nedense çoğu insan sinema filmlerini veya dizileri gerçek sanıp fikir üretiyorlar. Yabancı kaynaklı filmlere baktığımızda onlarda devlet yönetiminden, askeri güçlerden, üniversitelerde yaşanmış olaylar konu alınıyor ve senariste göre yeriliyor, eleştiriliyor veya yargılanıyor. Ancak o toplumlarda böylesine bir tepkinin olduğu da pek duyulmuyor. Sanırım bu konuda eğitim veya aydınlanma felsefesinden geçebilmek çok önemli. Bence ortada bir suçlu varsa film veya dizilerdeki olaylar ile gerçek yaşantıyı birbirinden ayırt edemeyenlerdedir.

Erdem Yücel/Kenthaber
Yayın Tarihi : 15 Aralık 2006 Cuma 12:35:06


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?