26
Mayıs
2024
Pazar
YAŞAM

Cezaevi okulları oldu

8 bin çocuk cezaevinde 'okullu' oldu

Yolu bir şekilde cezaevlerine düşen çocukların durumu herkesin içini sızlatır. Kimi çok büyük suçlar işlemiş olsa da sonuçta 'çocuk' oldukları gerçeğini iyi analiz eden yetkililer, cezaevindeki bu küçüklerin eğitimi için çırpınıyor.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in CHP Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür'ün soru önergesine verdiği cevap, 'içerideki' eğitim faaliyetlerinin hiç de küçümsenmeyecek rakamlara ulaştığını gösterdi. Ergin'in verdiği bilgiye göre, 2008 yılı içinde yaklaşık 8 bin çocuk, çeşitli derecede eğitim faaliyetlerinden yararlandı. Okuma-yazma kursuna 2 bin 128, ikinci kademe eğitim kursuna bin 557, örgün ve yaygın eğitime yönelik hazırlık ve destek kurslarına 2 bin 603 çocuk katıldı. Bin 302 çocuk açık ilköğretim okuluna giderken, bin 198 çocuk da açık öğretim lisesine devam etti. Bakan Ergin, çocuk kapalı ceza infaz kurumları ile kapalı ceza infaz kurumlarının çocuklara ayrılan bölümlerdeki çocukların, kurum içinde açılan meslekî eğitim kurslarına katıldıktan sonra belge alarak meslek sahibi olabildiklerini de söyledi.

Adalet Bakanı Ergin, çocukların psikolojik ve sosyal problemlerine çözüm sağlamak amacıyla kurumda görevli psikolog ve sosyal hizmet uzmanları ile görüşebildiklerini de kaydetti. 2008 yılı içinde psiko-sosyal servis tarafından yürütülen faaliyetler çerçevesinde bireysel görüşme yapılan çocuk sayısının 4 bin 171 olduğunu belirten Ergin, öfke kontrol programı, güvenli davranış programı gibi grup çalışmalarına katılan çocuk sayısının ise 11 bin 492 olduğunu bildirdi. Araştırma, 2002-2007 yılları arasında 12 bin 599 çocuğun suç işleyerek cezaevine düştüğünü ortaya çıkardı.

PARÇALANMIŞ AİLE, SUÇ İŞLEMEYİ TETİKLİYOR

Suça sürüklenmiş çocukların fiziksel, zihinsel, sosyal ve psikolojik gelişme açısından özel bakıma ve yasal korunmaya ihtiyaçları olduğunu vurgulayan Ergin, şunları söyledi: "Çocukları suça iten sebeplerin ortadan kaldırılması ve çocuk suçluluğunun önlenmesine yönelik çalışmalar esas itibarıyla suç işlenmesinden önceki süreçte ele alınması gereken tedbirleri içermektedir. Suçların biyolojik, psikolojik ve sosyolojik olarak gruplandırılabilecek birçok nedeni bulunmaktadır. Suç özellikle çocuk ve gençlerde değişmekte ve gelişmekte olan çeşitli kişilik yapıları üzerinde karşılıklı etkileri olan birçok nedenden oluşmaktadır. Köyden kente göç, gerilim, ailelerin ilgisizliği, anne-baba tutumları, parçalanmış aile, ailenin sosyoekonomik durumu, ailenin öğrenim durumu, akran ilişkileri, okul yaşamı ile uyuşturucu ve madde bağımlılığı gençleri suça yönelten nedenler arasındadır."
 

Zaman
Yayın Tarihi : 24 Ağustos 2009 Pazartesi 18:27:00


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?