53 yıl önce ölen güreşçi Maurice Tillet, ünlü animasyon karakter Şrek'e benzerliği ile dikkat çekiyor.

İnternette onun için "gerçek hayattaki Şrek" bile diyorlar

Karayip Korsanları" serisinin baş karakteri Jack Sparrow (Johnny Depp canlandırıyor) yaratılırken, senaristlerin efsanevi İngiliz rock grubu Rolling Stones'un gitaristi Keith Richards'tan ilham aldıklarını herkes biliyor. O karakter artık sinema tarihinin unutulmazları arasında.

Haziran ayında üçüncü bölümü gösterime girecek "Şrek" için de böyle bir benzerlikten söz etmek mümkün. O serinin kahramanı Şrek, 60 yıl öncesinin çok ünlü bir güreşçisine benziyor. Hatta bazı web siteleri Maurice Tillet'den "gerçek hayattaki Şrek" diye bahsediyor.

Maurice Tillet 1903 yılında Fransa'da doğdu. Son derece normal bir çocuktu ve küçüklüğünde aktör olmak istiyordu. Çevresinde zeki biri olarak bilinirdi, şiirleri vardı, hakkında söylenenlerden biri de 14 dil konuşabildiğiydi.
20'lerinde Tillet'ye akromegali musallat oldu. Büyüme hormonunun aşırı salgılanmasıyla ortaya çıkan bu hastalık, kemiklerin ve iç organların aşırı genişlemesine, dolayısıyla vücutta deformasyona yol açıyor. Tillet'nin de tüm bedeninde şekil bozuklukları ortaya çıktı.

Ringde "Fransız meleği"

Ama derdi bununla sınırlı kalmadı. İnsanların alayları ve aşağılamalarına dayanamayarak Fransa'dan ayrıldı. ABD'ye gitti. Orada onu, deforme vücudunu bir avantaj olarak kullanabileceği yeni bir meslek bekliyordu: Güreş. Tabii bu olimpik spor olarak yapılan güreş değil. Amerikan güreşi olarak tabir edilen, yarı spor-yarı eğlence içeren bir performans.

Tillet kısa sürede "Ringdeki tuhaf ucube" olarak tanındı ve "Fransız meleği" lakabıyla anılır oldu. Karşılaşmaları kendine has, adına "ayı sarılışı" denen bir figürle bitirir oldu.

Dünya şampiyonu oldu

Kariyerinin en parlak anını 1 Ağustos 1944'te yaşadı. "Crusher" (ezici) lakaplı Steve Casey'yi yenerek dünya şampiyonu unvanını elde etti. 

Tillet tek başına yaşayan, neredeyse münzevi hayatı süren biriydi. 1954'te henüz 51 yaşındayken bir kalp rahatsızlığı sonucu hayatını kaybetti. Ölüm döşeğindeyken yüzünün üç tane heykelinin yapılmasına izin verdi. Bu "ölüm maskeleri"nden biri de ABD'li haltercilerin şeref listesinde yer alıyor.

Ölümden sonra satranç

Tillet'nin az sayıdaki arkadaşlarından biri işadamı Patrick Kelly idi. Birlikte Kelly'nin evinde sık sık satranç oynarlardı. O kadar yakınlardı ki, Tillet'nin yaptırdığı "ölüm maskeleri"nden biri Kelly'de kaldı. İşadamı da onu bilgisayarının bulunduğu masaya koymuştu. 

Güreşçinin ölümünden 26 yıl sonra, 1980'de Kelly alışılmadık bir hikaye anlattı. Söylediğine göre bir akşam evindeki bilgisayara karşı satranç maçına başlamıştı. Bilgisayar hafızasındaki programların aksine, bir Fransız büyükusta tarafından icat edilmiş bir sistemle oynuyordu. Bu, Tillet'nin de hep kullandığı bir sistemdi. 

Kelly sabah kalktığında bilgisayarın fişinin takılı olmadığını gördü. "Başlangıçta hiçbir şey düşünmedim" diyordu. "Ama birkaç gün sonra bilgisayar yine aynı şekilde oynadı bana karşı... Ve yine fişi takılı değildi." 

Mühendislere bilgisayarı inceleten Kelly, "Tillet'in maskı yakınlarındaysa bilgisayarın elektriksiz de çalışabileceğini" öğrendi!