19
Mayıs
2024
Pazar
YAŞAM
Haçlı Seferleri film oluyor
Irak’ta devam eden savaşın kanlı görüntüleri her akşam televizyonlara yansırken, Hollywood bir süredir karıştırmaya başladığı tarihin kanlı sayfalarından bir yenisini daha beyaz perdeye aktarmaya hazırlanıyor. 12. yüzyılda Kudüs’ün hakimiyeti için Haçlılarla Müslümanlar arasındaki kanlı mücadele dev bütçeyle sinemaya aktarılıyor.
20th Century Fox’un "Kingdom of Heaven - Cennet Krallığı" ismiyle 130 milyon dolarlık bütçeyle çekmeyi planladığı film Oscar’a aday gösterilen ünlü yönetmen Ridley Scott tarafından yönetilecek.
Film, binlerce kostüm, at ve o döneme ait unsurlarla Fas’ta çekilecek.
Filmin kahramanı durumundaki Fransız Şövalye Balian’i İngiliz aktör Orlando Bloom’un canlandıracağı belirtiliyor. Selahattin Eyyübi rolünü ise Ghassan Massoud’un oynayacağı ifade ediliyor.
AJANSLAR
Yayın Tarihi :
13 Ağustos 2004 Cuma 11:09:50
Güncelleme :13 Ağustos 2004 Cuma 11:21:36
Yorumlarınız
Keyne Kanetti IP: 195.174.13.xxx Tarih : 13.08.2004 18:10:13
Hristiyan dünyasını sevmiyor ama çabalarından dolayı korkunç saygı duyuyorum. Tarihi her zaman kendileri yazmak istedi ve bu çabaları hiç tükenmeden devam ediyor. Hristiyan dünyası, dinlerine bağlı mı? İncili inceleyenler bunun böyle olmadığını anlarlar. İşlerine gelen şekillerde yorumlama sevdaları her zaman zaten vardı. Tarihteki haksız ve kanlı uygulamalarını haklı ve kutsal gösterme gayretleri taktir edilmeyecek gibi değil. Ama sadece çabalarından sözediyorum, uygulamalarını benimsemiyorum. İncildeki mektuplar bölümlerinde var olan toprak ve hükümranlık sevdaları neyi anlatıyor? Ve bu sevdalar hala devam etmiyor mu? Peki o zaman bu camianın asıl amacı tanrıya inancın gereklerini yerine getirmek mi? yoksa yeryüzünü yönetebilmek mi? bu yönetebilme gayreti içerisinde her şey mübah mı? Ortaçağdan beridir var olan bazı gruplar hala varlığını sürdürüyor ve büyük devlet ve idari yönetimlerde hala kendi adaylarını seçtiriyorlar. Ayrıntılardan arınıp merkeze odaklanan ve gündemi takip eden herkes bence günümüzdeki gerçekleri görebilir. Hala dünyada din savaşları devam ediyor. Ve bu savaşlara, parasal çıkar (petrol, elma madenleri v.s. amacıyla)uğruna sponsor olanların adı ön planda oluyor. Silahı satan da önemlidir ama unutmayalım ki tetiği çekendir asıl suçlu ! Hep aklımı bir soru kurcalamıştır. Dünya sinema devleri savaşa ve bilimum vahşete çok meraklılar. Destanlaşmamış olan gayri meşru savaşları bile kahramanlık öykülerine dönüştürüyorlar. Senaryo sıkıntısı mı? Peki öyle ise neden gerçek savaş destanlarını sinemalaştıranlar çok az? Ve neden hala Dünyanın belki de en başta gelen savaş destanı Çanakkale savaşı hakkında bir girişim yok? Çünkü en büyük ve en güçlü hristiyan ittifakı, en zayıf halinde bile nefret ettikleri müslüman türklere hazin bi şekilde yenilmişlerdi. Hristiyanların en nefret ettikleri yahudiler olması gerekirken hala müslümanlar. Neden dünyadaki bütün terör örgütleri genelde müslüman? Çünkü nefreti körüklemek lazım. Ve neden bu örgütlerden şikayetçi olup kuduz olmuş köpek edasıyla sağa sola bahane uydurup savaş açıyorlar? Cevabı belli. Tekrar yazmıyorum. Ve gelecek senaryoları hayal eder gibiyim. Hristiyan ordularının kahramanlık öyküleri hep olacak. Çünkü hep olmuştur. Hayal dünyaları geniş bir cemaat. Tarihleri bile oradan buradan derleme. Ama çabaları bitmiyor. Taktir edilesi ve önünde saygıyla eğilinesi bir gerçek... Biz mi? Biz hala ekonomik olarak var olmaya ve adına köşe dönmek dediğimiz; aç kalmadan, açıkta kalmadan, dört duvar arasında yaşayabilmeye ve bir dört tekere sahip olma savaşı veriyoruz. Yani yaşamın en alt normuna ulaşma çabası veriyoruz. Ben şahsen yaşlı nesle pek saygı duymuyorum. Ve bunu da her yerde ifade ediyorum. Zira bana ait olanları benden önce birileri yediği için ben ve ülkem bu haldeyim diye düşünüyorum. İşte bütün bu zorluklarla boğuşan bir nasilden ve milletten çok fazla başarı haberleri gelmiyorsa normaldir diye düşünüyorum. Tanrı korumak istediklerini korusun !
Keyne Kanetti IP: 195.174.13.xxx Tarih : 13.08.2004 18:10:13
Hristiyan dünyasını sevmiyor ama çabalarından dolayı korkunç saygı duyuyorum. Tarihi her zaman kendileri yazmak istedi ve bu çabaları hiç tükenmeden devam ediyor. Hristiyan dünyası, dinlerine bağlı mı? İncili inceleyenler bunun böyle olmadığını anlarlar. İşlerine gelen şekillerde yorumlama sevdaları her zaman zaten vardı. Tarihteki haksız ve kanlı uygulamalarını haklı ve kutsal gösterme gayretleri taktir edilmeyecek gibi değil. Ama sadece çabalarından sözediyorum, uygulamalarını benimsemiyorum. İncildeki mektuplar bölümlerinde var olan toprak ve hükümranlık sevdaları neyi anlatıyor? Ve bu sevdalar hala devam etmiyor mu? Peki o zaman bu camianın asıl amacı tanrıya inancın gereklerini yerine getirmek mi? yoksa yeryüzünü yönetebilmek mi? bu yönetebilme gayreti içerisinde her şey mübah mı? Ortaçağdan beridir var olan bazı gruplar hala varlığını sürdürüyor ve büyük devlet ve idari yönetimlerde hala kendi adaylarını seçtiriyorlar. Ayrıntılardan arınıp merkeze odaklanan ve gündemi takip eden herkes bence günümüzdeki gerçekleri görebilir. Hala dünyada din savaşları devam ediyor. Ve bu savaşlara, parasal çıkar (petrol, elma madenleri v.s. amacıyla)uğruna sponsor olanların adı ön planda oluyor. Silahı satan da önemlidir ama unutmayalım ki tetiği çekendir asıl suçlu ! Hep aklımı bir soru kurcalamıştır. Dünya sinema devleri savaşa ve bilimum vahşete çok meraklılar. Destanlaşmamış olan gayri meşru savaşları bile kahramanlık öykülerine dönüştürüyorlar. Senaryo sıkıntısı mı? Peki öyle ise neden gerçek savaş destanlarını sinemalaştıranlar çok az? Ve neden hala Dünyanın belki de en başta gelen savaş destanı Çanakkale savaşı hakkında bir girişim yok? Çünkü en büyük ve en güçlü hristiyan ittifakı, en zayıf halinde bile nefret ettikleri müslüman türklere hazin bi şekilde yenilmişlerdi. Hristiyanların en nefret ettikleri yahudiler olması gerekirken hala müslümanlar. Neden dünyadaki bütün terör örgütleri genelde müslüman? Çünkü nefreti körüklemek lazım. Ve neden bu örgütlerden şikayetçi olup kuduz olmuş köpek edasıyla sağa sola bahane uydurup savaş açıyorlar? Cevabı belli. Tekrar yazmıyorum. Ve gelecek senaryoları hayal eder gibiyim. Hristiyan ordularının kahramanlık öyküleri hep olacak. Çünkü hep olmuştur. Hayal dünyaları geniş bir cemaat. Tarihleri bile oradan buradan derleme. Ama çabaları bitmiyor. Taktir edilesi ve önünde saygıyla eğilinesi bir gerçek... Biz mi? Biz hala ekonomik olarak var olmaya ve adına köşe dönmek dediğimiz; aç kalmadan, açıkta kalmadan, dört duvar arasında yaşayabilmeye ve bir dört tekere sahip olma savaşı veriyoruz. Yani yaşamın en alt normuna ulaşma çabası veriyoruz. Ben şahsen yaşlı nesle pek saygı duymuyorum. Ve bunu da her yerde ifade ediyorum. Zira bana ait olanları benden önce birileri yediği için ben ve ülkem bu haldeyim diye düşünüyorum. İşte bütün bu zorluklarla boğuşan bir nasilden ve milletten çok fazla başarı haberleri gelmiyorsa normaldir diye düşünüyorum. Tanrı korumak istediklerini korusun !
YAZARLAR
