20
Mayıs
2024
Pazertesi
YAŞAM

Hrant Dink tüm dünyada anılıyor

Ermeni asıllı gazeteci Hrant Dink, geçen yıl bugün saat 14:58'de, gazetesinin önünde öldürüldü.

Dink'e suikast birçok devlet birimindeki göz yummanın ve ihmalin ürünüydü. Dink'in katil zanlısı O.S., olaydan bir gün sonra yakalandı ama, aradan bir yıl geçtiği halde soruşturmaya ve davaya ilişkin ihmaller ve soru işaretleri değişmedi.

Agos Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Dink cinayeti, Türkiye'de siyasi, sosyolojik ve hukuki boyutları olan birçok skandalı da beraberinde getirdi. Cinayete giden yolda karanlık ilişkiler ağının olduğu gün gün ortaya çıktı. Katil zanlısı O.S.'nin ve azmettiricisi Yasin Hayal'in cinayeti planladığı cinayetten bir yıl önce hem polis hem jandarma istihbaratınca biliniyordu.


Polis muhbiri Erhan Tuncel'in, Dink'in Yasin Hayal tarafından öldürüleceğini Şubat 2006'da polise bildirdiği, Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nün de durumu Emniyet Genel Müdürlüğü ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne rapor ettiği cinayetten birkaç gün sonra açığa çıkmıştı.

Yasin Hayal'in eniştesi Coşkun İğci de, Hayal'in Dink'i öldürme planını Temmuz 2006'da jandarma istihbaratından yetkililere bildirdiğini söyledi. Fakat, ne emniyet birimleri ne de jandarma istihbaratı cinayeti önlemek için herhangi bir şey yapmamıştı. Suikastin ardından elde edilen bulgular, Dink cinayetine kadar gelen ihmaller zincirinin 2004 yılında Trabzon'da McDonald's'ın bombalanmasıyla başladığını, rahip Santoro cinayetiyle devam ettiğini ve Hrant Dink'in öldürülmesiyle son bulduğunu gösterdi. Hrant Dink'in öldürülmesinin ardından her biri birer skandal niteliğindeki gelişmelerin kronolojisi şöyle:


19 Ocak 2007: Hrant Dink Halaskargazi Caddesi'ndeki Agos Gazetesi'nden çıkışında saat 15.00 sıralarında uğradığı silahlı saldırı sonucu olay yerinde hayatını kaybetti.

20 Ocak 2007: Katil zanlısı O.S. gece Samsun Otogarında yakalandı.

21 Ocak 2007: İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, cinayetin bir siyasi boyutu ve örgüt bağlantısının bulunmadığını öne sürdü.

22 Ocak 2007: Cerrah'ın bu açıklamasını İstanbul Valisi Muammer Güler düzeltti. CMUK'a göre suçun örgütlü olup olmadığını belirleme görevinin savcılara ait olduğunu hatırlatan Güler, "Bültenlere düşen beyanla ilgili düzeltme yapılmıştır" dedi.

23 Ocak 2007: Erhan Tuncel'in, BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun Trabzon gezilerinin organizasyonunda görev aldığı anlaşıldı.

24 Ocak 2007: Beşiktaş adliyesine çıkarılan Yasin Hayal, gazetecilere "Orhan Pamuk akıllı olsun akıllı" diye seslendi. Aynı gün adliyede azmettirici Yasin Hayal ile katil zanlısı O.S. ilk kez yüz yüze geldi. O.S.'nin bu yüzleşmede Hayal'e, "Onu niye bana öldürttün" dediği öğrenildi.

24 Ocak 2007: Trabzon Valisi Hüseyin Yavuz, "Amatörce işlenmiş bir cinayet. İdeolojik örgüt yok. İsmini bildiğimiz kişi tarafından örgütlendirilmiştir." dedi.

24 Ocak 2007: İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut C. Engin, "İsnat edilen suçların vasıf ve mahiyetinden de anlaşılacağı üzere, sanıkların cürüm işlemek için silahlı bir teşekkül oluşturdukları sonucu çıkmaktadır" dedi.

30 Ocak 2007: Trabzon Emniyet'inin, Dink'in öldürüleceği ihbarında bulunan Erhan Tuncel'den aldığı bilgiyi cinayetten tam 11 ay önce İstanbul Emniyet'ine ilettiği anlaşıldı.

2 Şubat 2007: O.S'nin Samsun'da yakalandıktan sonra Türk bayraklı poster önünde poz verdiği fotoğrafları ile jandarma ve polislerle çekilmiş video görüntüleri ortaya çıktı.

08 Şubat 2007: O.S. ve Hayal'in oynadığı Pelitlispor takımının sahası kapatıldı.

9 Şubat 2007: Hayal'in Trabzon'da gerçekleştirdiği bombalama olayından sonra İstanbul'da yakalandığı evle, Dink cinayetini işlemek için kullanmayı tasarladığı evin aynı olduğu tespit edildi. Müfettişler İstanbul Emniyeti'nin ciddi bir ihmalinin bulunduğunu saptadı.

22 Mart 2007: Erhan Tuncel'in, cinayetin ardından Trabzon istihbarat şubesinde Muhittin Zenit adlı bir polis memuru ile telefonla konuştuğu tespit edildi. Zenit'in Tuncel'e, "Cinayeti sizinkiler mi işledi? Yasin mi vurdu?" şeklinde sorular sorduğu ortaya çıktı.

1 Nisan 2007: O.S'nin montunun gizli bölmesinden çıkan SIM kartı 66 gün geçmesine rağmen jandarmadan savcılığa ulaşmadı.

2 Nisan 2007: Trabzon Emniyet Terörle Mücadele Şube Müdür Vekili Yahya Öztürk görevinden alındı.

30 Nisan 2007: Davada, iddianamede yer alan sanıkların terör örgütü üyesi olarak yargılanması talebi "terör örgütü delili yetersiz" iddiasıyla geri çevrildi.

10 Mayıs 2007: Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı'nın İstanbul'a gönderdiği Tuncel'le ilgili 48 sayfalık raporun imha edildiği ortaya çıktı.

31 Mayıs 2007: Haklarında takipsizlik kararı verilen 48 kişi için, Dink ailesi kamu davası istedi.

6 Kasım 2007: Suikastta adları geçen Veli Küçük ile Kemal Kerinçsiz hakkında, delil olmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildi

15 Ocak 2007: Jandarmaya yapılan bir ihbarda O.S.'nin suikast için arkadaşlarıyla İstanbul'a gittiği anlatılıyor. İhbarın değerlendirilmediği ve ihbarı yapan şahsın bulunmadığı ortaya çıktı.

Hrant Dink tüm dünyada anılıyor
Hrant Dink, katledilişinin 1. yıldönümünde Türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerinde etkinliklerle anılacak. İlk tören bugün saat 15.00'te Agos gazetesi önünde gerçekleştirilecek. Dink'in yakınları ile ÖDP, EMEP, DTP, SDP, DSİP, İzmir Barış Girişimi, Dur De!, Ege 78'liler Derneği' gibi çok sayıda sivil toplum örgütü ve siyasi parti temsilcisi saat 15.00'de Agos önünde toplanacak. Yarın akşam saat 20.00'de ise Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda "Hrant Dink'i Anma Gecesi" düzenlenecek. Dink için İzmir ve Diyarbakır'da da anma etkinlikleri düzenlenecek. Dink, Balıklı Ermeni Mezarlığı'ndaki mezarı başında anılacak.

ABD'nin başkenti Washington'daki St.Mary Ermeni Apostolik Kilisesi'nde bir ayin düzenlenecek. Ayinin ardından Church Hall'da Dink onuruna bir akşam yemeği verilecek. Tarihçi Taner Akçam bir konuşma yapacak.

Dink için, Budapeşte, Köln, Londra, Berlin, Paris, Nurnberg gibi Avrupa'nın önemli kentlerinde de anma etkinlikleri gerçekleştirilecek. Fransa'nın Lyon şehrinde kentin "La Confluence" bölgesindeki bir sokağa "Hrant Dink Sokağı" adı verilecek.

Davalarda skandal var ilerleme yok
Dink davasında halen 8 tutuklu, 11 tutuksuz toplam 19 kişi yargılanıyor. İlk duruşma 2 Temmuz 2007, ikinci duruşma 1 Ekim'de yapıldı. Üçüncü duruşma 11 Şubat'ta. İki duruşma da skandallarla gündeme geldi. O.S.'yi getiren cezaevi aracının önüne "ya sev ya terk et" rozeti yapıştırılmıştı. Bir başka duruşmada da Yasin Hayal'e Orhan Pamuk'u tehdit etme imkanı verilmişti. Cinayetin ardından davanın soruşturma evresi 3 ayı aşkın bir sürede tamamlanarak, sanıklar hakkında "terör örgütü yöneticiliğini yapmak, terör örgütü üyesi olmak, terör örgütüne yardım etmek, tasarlayarak adam öldürmek, patlayıcı madde imal etmek, patlayıcı madde atmak, kasten yaralamak, mala zarar vermek, tehdit, suçluyu gizlemek, ruhsatsız silah bulundurmak" suçlarından dava açıldı. Hrant Dink cinayeti ana davası olarak bilinen bu davanın yanı sıra, güvenlik güçlerinin Hrant Dink cinayetinde kasta varan ihmalleri ile soruşturma savcılarından delil gizleme, delilleri yok etme, suçluyu kayırma gibi iddialarla açılan soruşturma ve davalara ek olarak Başbakanlık Teftiş Kurulu ile TBMM İnsan Hakları Komisyonunun da soruşturmaları sürüyor. Fakat halen, Dink cinayetinin gerçek failleri yargı önüne çıkarılamadı.

Bitmeyen 'ihmaller'
Suikastin ardından bir kişi, cinayeti O.S.'nin işlediğini ihbar etti. Ancak cinayeti ihbar eden bu konuşmanın Pelitli Jandarma tutanağında 9 gün sonrasının tarihi var ve bu ihbarcıyı kimse aramadı.

Trabzon İstihbaratı, suikastten önce İstanbul'a bir uyarı yazısı gönderdi. Yazıda Yasin Hayal'in, İstanbul'da bir fırında çalışan ağabeyi Osman Hayal'in yanına gideceği belirtildi. İçişleri Bakanlığı müfettişleri, polislerin olay yerine hiç gitmediklerini ortaya çıkardı.

Hayal'in eniştesi Coşkun İğci, Hayal'in Dink'i vuracağını ihbar etti. İhbarı değerlendirmediği belirlenen Jandarma Komutanı Ali Öz'le ilgili hiçbir şey yapılmadı.

Tanıkların cinayet yerinde görerek Yasin Hayal'e benzettiği kişi ağabeyi Osman Hayal miydi?

O.S. ilk yakalandığında üzerinde bir tane SIM kart çıktı. Cezaevine konulurken ise iki kart daha bulundu. Ama bir daha bu kartlardan ses soluk çıkmadı. Bu kartlarla kimlerle, ne görüştü?

Erhan Tuncel, suikastten bir gün sonra Trabzon'da 15 saat sorgulandı ve Hayal'in ilk ifadesi okutularak serbest bırakıldı. Kimse Erhan Tuncel'in ne dediğini bilmiyor. Niye açıklanmıyor?

Cinayetten önce neler olmuştu?
24 Şubat 2004:
İstanbul Valiliği'ne çağrılan Dink, bir vali yardımcısının yanında bulunan iki kişiden biri tarafından tehdit edildi.

25 Şubat 2004: Valilikteki olaydan bir gün sonra Mehmet Soykan adlı bir kişinin şikayet dilekçesi üzerine Şişli Cumhuriyet Savcılığı tarafından Hrant Dink'e bir yazısı için "Türklüğü aşağılamak" suçlamasıyla TCK'nın 301. maddesinden dava açıldı.

26 Şubat 2004: Agos Gazetesi önünde toplanan Ülkü Ocaklarına mensup bir grup, tehditler içeren pankartlar açarak gösteri yaptı. Pankartlarda "Akıllı ol", "Hesap sorulur", "Eli kırılır" gibi tehditleri vardı.

Yeni Şafak
Yayın Tarihi : 19 Ocak 2008 Cumartesi 04:43:39


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?