22
Mayıs
2024
Çarşamba
YAŞAM

Hüseyin'in kıt kanaat geçimi ve seçimi

Hüseyin Demirhan, başta Başbakan Erdoğan olmak üzere devlet yetkililerinin vaat ettiği yardımların hiçbirini alamamaktan yakınsa da oyu AKP'nin. Nedeni de belediyenin 2 ayda bir kapısına bıraktığı gıda yardımı...


Adı Hüseyin Demirhan. Ulus'un Kale Mahallesi'ndeki bir gecekonduda eşi Cevriye ve 2.5 yaşındaki kızı Hatice ile birlikte zorluklarla dolu bir yaşam sürüyor. 175 YTL kira ödüyor, geçimini 25 YTL yevmiye karşılığında simit satarak sağlıyor.


Ulus'taki Anafartalar Çarşısı önünde 22 Mayıs'ta yaşanan canlı bomba dehşetinden yaralı olarak kurtulanlardan biri.


Başta Başbakan Tayyip Erdoğan olmak üzere devlet yetkililerinin vaat ettiği yardımların hiçbirini alamamaktan yakınıyor.


"AKP bizi unuttu" diyor, ama bütün serzenişine rağmen 22 Temmuz'da oyunu AKP'ye vereceğini söylüyor. Belediyenin "yoksul defteri"ne kayıt yaptırdıktan sonra 3 yıldır 2 ayda bir kapısına bırakılan gıda yardımı, oyunun AKP'ye gidecek olmasının en önemli gerekçesi.


Doğuştan engelli olan ve sağ elinde iki parmağı bulunmayan Demirhan'la terör saldırısını yaşadığı yerde konuştuk. Demirhan, "Patlamadan sonra hastaneye yatırdılar. Doktorlara 'çıkayım, iş, ekmek parası' dedim engellediler. Geçim derdi bizim için daha önemli. Doktorlar beni tutuyor, ama kira, elektrik, su faturalarını kimse tutmuyor, hastane dinlemeden geliyor" diyor.


Demirhan, Erdoğan'ın hastane ziyaretini şöyle anlatıyor:
"Başbakan, 'Size belediyede iş vereceğim' diye söz verdi. 'Merak etmeyin, tedavi olun, hastaneden çıkınca bütün masraflarınız, zararlarınız karşılanacak' dedi. Fukaralıktan kurtulacağız diye sevindik. Ama ne belediyeden ne büyüklerimizden hâlâ ses seda yok. AKP unutmazdı, ama bizi unutmuş."


AKP'ye oy veren MHP'li


Bütün şikâyetlerine rağmen AKP'ye oy vereceğini belirten Demirhan, "Hem yakınıyorsun hem oy veriyorsun" deyince devam ediyor:
"AKP şimdi bizi unuttu, ama karnımız bu dönemde doydu. 1998'de marketim vardı, kriz üstüne kriz, battı. AKP geldi, hiçbir şey pahalanmadı, hatta düştü. Buradaki herkes AKP'ye oy verir. Çünkü burası garibanların yaşadığı yer."


Demirhan, "CHP'yi, DSP'yi, MHP'yi gördük. Ne oldu? Halk sefalet içinde kaldı onların döneminde. Milletin ağzı yandı. Ben MHP kökenliyim. Vatan için canımı veririm. Babam da koyu MHP'lidir, ama AKP'ye oy veririz. Çünkü MHP'den hiçbir şey görmedik. Bakkalımı kapatırken 22 yaşında saçlarıma ak düştü. Nesini seveyim" diyor.


Erdoğan'la kendisi arasında "mağduriyeti" ortak nokta olarak gören Demirhan, şöyle devam ediyor: "Erdoğan'ın konuşmasını seviyorum. Onu da mağdur ediyorlar. Ama kendisine kızanlara ağızlarının payını veriyor. Biz de mağduruz, fakirin fukaranın babasıdır Erdoğan. AKP'nin bizim için geldiğini düşünüyorum."


Demirhan, AKP'ye oy vermesinin altında yatan en önemli nedeni şu sözlerle anlatıyor: "Ben belediyenin gıda yardımını 3 senedir alıyorum. Belediyenin mahalle yazıcıları var. Her mahallenin ayrı ayrı. Gelip mahallede kimlerin ihtiyaç sahibi olduğunu belirliyor ve deftere listeliyorlar. Devlet yardımı alıp almadığımızı soruyorlar. Almıyoruz zaten. 'Yok' deyince belediye yardımı geliyor. Devlet herkese iş ve maaş veremez, ama açları doyurur. Peynirin en kalitelisi geliyor. Un, şeker, yağ, makarna, pirinç, bulgur, fasulye, çay... Ne ihtiyaç varsa evine geliyor. 1.5-2 ay yetiyor. Tahminim 250 YTL tutar maliyeti."


"Aldığı yardım nedeniyle kendisini AKP'ye karşı borçlu hissettiğini" belirten Demirhan, "Keşke sigortalı bir işim olsa bu yardımı almasam. Kim, 'bana bir avuç bulgur ver' der. Ailesi olunca insanın, mecbur kalıyor" diyor.



'2 kilo bulgura oy veriyorsunuz'

Demirhan'la görüşmemiz sırasında yanımıza yaklaşan simitçilerden Harun Demirtürk, "2 kilo bulgura, bir çuval çürük patatese oy veriyorsunuz. Suç belediyede, alıştırdı" diyor. Demirhan, arkadaşına, "Babandan kalma malların olmasaydı sen de bu yardıma muhtaç kalırdın. CHP ve MHP döneminde değil, bunların döneminde karnımız doydu" yanıtını veriyor.



Devletin eli onlara ulaşmadı

22 Mayıs'taki bombalı saldırıda hayatını kaybeden Ferhat Kanat (23), İsa Kalkır (19), Tuba Yami (22) ve Serdar Karayiğit'in (32) aileleri, yardım vaatlerine karşın unutuldu.


Anne Raziye Kanat, elişi ve terzilikle artık mutfak harçlığını da çıkaramadığını söylüyor ve devletten teröre kurban verdiği Ferhat yerine sarıldığı oğlu Fatih Kanat'a iş bulmasını bekliyor. Kanat, adres tespiti için valilik yetkilisi dışında kapılarını çalan olmadığını söylüyor.


Doğantepe Mahallesi'nde bir gecekonduda yaşayan Kalkır'ın ailesi de, sadece evlat değil geçim kaynağını kaybetmiş. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in eşi Nevin Gökçek'in eve bir paket gıda kolisi getirdiğini anlatan anne Ayşe Kalkır (fotoğrafta solda), kendilerine el uzatılmazsa oğlu Mustafa'yı okula gönderemeyeceğini belirtiyor.


Çinçin Mahallesi'nde yaşayan Yami ailesine tek maddi yardım, Altındağ Kaymakamlığı'ndan yapılmış: 500 YTL. Acılı anne Aysel Yami, hayatta kalan çocukları Firdevs ile Mustafa'yı nasıl okutacağını düşünüyor.


'Yüzüm iyileşti ama izi kaldı'

Demirhan, 22 Mayıs akşamı yaşadıkları dehşet dakikalarını şöyle anlatıyor:


"Patlama sesiyle yere savrulduk. İnsanlar çığlık atıyordu. Bir anda her yer kan gölüne döndü. Etrafımda kopmuş kol, bacak vardı. İki-üç kişiyi ambulansa attık. Kolu, bacağı ayrı koyduk. O sırada ambulans görevlisi, 'Senin de yüzün yarılmış' dedi. Acısını duymuyordum, ama yüzüm parçalanmıştı. Yüzüm iyileşti, ama izi kaldı."

Milliyet
Yayın Tarihi : 1 Temmuz 2007 Pazar 07:39:17


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?