Işıkara: Marmara'da tsunami olmaz

Kızılay Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, bekledikleri 6 şiddetinde depremin geciktiğini belirterek, böyle bir deprem sırasında Marmara'da tsunami olmayacağını söyledi.

12 Kasım Depremi'nin 8. yıldönümü nedeniyle Türk Kızılayı'nın öğretmenler, din adamları ve muhtarlardan oluşan toplum liderlerini depreme karşı bilinçlendirmek ve eğitmek amacıyla düzenlediği eğitim semineri Düzce'de yapıldı. Düzce Valisi Ercan Topaca, Kızılay Salonu'nda düzenlenen toplantının açılışında, Türkiye'nin deprem riski altında olduğunun tartışmasız bir gerçek olduğunu söyledi.

Nüfusun 50 milyondan fazla bölümünün birinci derece deprem riski olan bölgelerde yaşadığını anlatan Topaca, "Bu nedenle gerekli önlemleri almak, afete karşı hazırlıklar yapmak durumundayız" dedi.

Topaca, "Öncelikle ne yapmamız gerekiyor sorusuna yanıt aramalıyız. Bunun için imar planlarının düzgün hazırlanması lazım. Bu yapılırken zemin etütlerine, toprağın durumuna dikkat edilmesi gerekir. Sadece bu da yeterli değildir. Çünkü Düzce'nin zemini çok sağlam değil. Bu nedenle bina projelerini sağlıklı yapmak, inşaatı da projeye uygun yapmak gerekiyor" diye konuştu. Düzce depremi sonrasında bazı kişilerin ağır hasarlı evlerini orta ve hafif hasarlı göstermek için girişimde bulunduklarını ve sonraki depremde bunun bedelini ağır ödediklerini hatırlatan Topaca, "Düzceliler bu gibi ısrarlarda bulunanları caydırmalı. Kamuoyu bu konuda duyarlı olmalıdır" dedi.

Vatandaşların ev alırken ya da kiralarken de duyarlı olmasını isteyen Topaca, "Konutların yapı kalitesine bakılması lazım. Üç kuruş ucuz olacak diye en ufak sarsıntıda yerle bir olacak evlere para vermeyelim" diyerek uyarıda bulundu. Vali Topaca, birinci ve ikinci depremi yaşamış konutların mutlaka güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, "Sadece vatandaşların değil, devletin de depreme hazırlıklı olması lazım. Özellikle toplum liderleri, yani öğretmenlerimiz, imamlarımız, muhtarlarımız depreme hazırlıklı olma konusunda toplumu yönlendirmeli. En ücra yerlere kadar ulaşılması ve vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi gerekiyor. Lojistik merkezlerinin kurulması ve gerekli önlemlerin alınması lazım. Düzce, depremin yaralarını sarmada çok hızlı hareket etmiştir. Düzce'nin
bugün geldiği nokta ve gitmekte olduğu nokta hepimizi umutlandırıyor. Bundan sonra muhtemel bir depremde geçmişteki sıkıntıları çekmeyeceğiz. Mutlaka daha az kayıpla yada kayıpsız atlatacağız. Her aile evinde güvenli bir noktayı oluşturmalı, ilk yardım çantası gibi malzemeler bulunmalı. Depreme psikolojik olarak kendimizi ve toplumu da hazırlamalıyız" ifadelerini kullandı.

Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş de, Kızılay'ın Düzce'ye yönelik önemli çalışmalar yaptığını vurgulayarak, özellikle deprem sırası ve sonrasında yapılan hizmetlerin unutulmadığını ifade etti. Türkiye'de ve Düzce'de büyük depremin mutlaka olacağını, ancak bunun zamanının bilinmediğini söyleyen Keleş, "O takdirde yeniden deprem olacak gibi davranmalıyız. Bunun önemini vatandaşlara anlatmalı, toplumu bilinçlendirmeliyiz. Belediye olarak bu yönde çalışmalar yapıyoruz" dedi.

Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali ise, öğretmenler, muhtarlar ve din görevlilerinin toplum lideri olduğunu belirterek, eğitim projesinin bu toplum liderlerinin eğitimine yönelik olduğunu belirtti. Toplum liderlerini teşkilatlandırma ve toplumun zararlarını azaltmaya dönük bu projenin dünyada başka bir örneği bulunmadığının altını çizen Küçükali, "Kan konusunda teknolojik olarak dünyada söz sahibiyiz. Toplum liderlerini teşkilatlandırma projesi dünyaya sunacağımız önemli bir projedir" diye konuştu.

Küçükali, Kızılay'ın öteki bazı kuruluşlar gibi yardımlarının reklamını yapmadığını ifade ederek, "Türk Kızılayı'na emanet edilen paralar, arsalar bizim namusumuz kadar önemlidir. Biz insanın, Allah'ın yarattığı en önemli varlık olduğuna inanırız. Onun istismar edilmesine gönlümüz razı olmaz. Bir kamera, bir mikrofonla yardım yapan ve bunu gösteriye dönüştürenlerin durumuna düşmeyiz. Yoksul ve fakir insan bizim arkadaşımızdır. Kızılay, bu yardımların propagandasını yapmaz. Bizim yardımlarımız sadece ülke içinde değil, uluslararası platformda da önemli yardım operasyonlarına imza atmaktayız. Son alarak Batman'daki sel felaketinde Mehmetçik'le insanlara yardım götürdük. Öğretmenlerimizle, din adamlarımızla, muhtarlarımızla insanların psikolojik sorunlarını çözdük. Biz dünyada 58 ülkeye gidiyoruz. Çad'da, Sudan'da can güvenliği olmayan yerlerde hastane kuruyoruz. Dünya'da 186 ülke arasında ilk 5'in içindeyiz. Bu bize yetmez. Biz dünyada mutlaka birinci olmalıyız. Bize bu yakışır" dedi.

Kızılay Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara da, son günlerde depremin yeniden gündeme geldiğini belirterek, "Marmara depremi bekleniyor. Bu depremin tsunamiye neden olacağı söyleniyor. Ben olmayacağını söylüyorum. Tsunami okyanuslarda olur. Marmara'da olmaz. Marmara'da tusunami beklemiyorum" diye konuştu. Marmara Bölgesi'nde 6 büyüklüğünde bir deprem beklendiğini vurgulayan Işıkara, "Beklediğimiz bu deprem gecikti. Geciken bu depreme karşı neler yapmalıyız, neler yapabiliriz? Bunun gereğini yapmak ve önlemlerini almak zorundayız. Depreme hazırlıklı olan toplum haline geleceğiz. Biz insanımızın enkaz altında kalmaması için çalışmalar yapıyoruz. Projemizin temel hedefi ve amacı budur" şeklinde konuştu.

Işıkara, İstanbul'da başlayan ve Düzce'de devam eden projenin Türkiye'ye yaygınlaştırılacağını belirterek, Kızılay şubeleri öncülüğünde uygulanacak olan projenin muhtarlar, din görevlileri ve öğretmenler vasıtasıyla başarıya ulaşacağını kaydetti.