18
Mayıs
2024
Cumartesi
YAŞAM

İslami kesimde aldatmaya imam nikahlı çözüm

Mihriban Yelda Aydın, 7 yıldır aile terapileri ve eşler arası iletişim problemleri üzerine çalışan bir uzman psikolog. Aydın, çalışmalarından edindiği bilgi ve gözlemlerini bir yıldır belediyeler aracılığıyla düzenlenen "Zor bir erkekle nasıl baş edersiniz?" konulu seminerlerde halkla paylaşıyor. Milliyet gazetesi, özel bir hastanede çalışan ve her kesimden hastasının bulunduğunu söyleyen Aydın’la ’aldatma’ üzerine konuştu.

Pınar Aktaş’ın söyleşisini alıntılayarak aktarıyoruz:

İslami kesimde kadın - erkek ilişkilerinde nasıl bir değişim yaşandı?

2000’li yıllarda evlenmiş çiftle, 20 yıl önce evlenmiş çift arasında çok fark var. Çocuk, her ne kadar İslami kurallara göre bir ailede yetişse de anne ve babasının düşündüğü gibi düşünmüyor. Mesela Başbakan’ın kızı evlendi, çağın gerektirdiği şekilde davrandı. 20 yıl önce evlenmiş olsalardı baskı unsuru çok fazla olurdu. Erkeğin eskisi kadar kadın üzerinde baskı kurduğunu düşünmüyorum. Eşini tatile götürebiliyor, özel bir hediyeyle gönlünü alabiliyor.

İslami kesimde erkeğin kadına değer verme oranı yükseldi mi?

Bugün İslami kesimde erkeklerin, kadınlarına arabalarını, kredi kartlarını, her şeylerini verdiklerini görüyorum. ’İslami kesimde erkekler kadınlarına hürriyet vermiyor’ diye bir şey yok. Tam tersi, bu hürriyeti veriyorlar ama doğru ve yerinde kullandıkları sürece. Çünkü o arabayı vermese kadın minibüse, otobüse binerek daha zor hareket edecek. Kredi kartını vermese, kadın belki çalışmayı deneyecek. Bu durumda çocuklarına vakit ayıramayacak. Kadın çalışmıyor, üreten bir insan değil. Erkek, gizli bir el gibi, her zaman bir adım önde. Modern bir hayatta kadın erkek yan yana, İslami kesimde erkekler kadınlardan bir adım önde.

"Modern" hastalarınızla neler yaşıyorsunuz?

Yeni bir vaka var. Başı açık, çok güzel, eğitimli bir kadın, evlendiği erkeğe bütün birikimini aktarmış. Gecenin bir vakti tartışmışlar, erkek kadını kapı dışarı etmiş. Yeni ve tanımadığı bir şehirde olduğu için kadın gidecek yer bulamamış ve eve geri dönmüş. Erkek, hiçbir şey olmamış gibi bir arkadaşının doğum günü olduğunu, hazırlanması gerektiğini söylemiş kadına. Bir süre devam etmişler, erkek günübirlik ilişkiler yaşamaya başlamış.

Herhalde bunu İslami kesimdeki bir erkek yapmaz.

O kesimdeki erkek daha farklısını yapıyor. Kadına ev açıyor, imam nikâhı kıyıyor. Çünkü İslam’da imam nikâhına izin var. Ona da her türlü imkânı sunuyor. Nasıl birinciyi eşi olarak görüyorsa ikinciyi de öyle görüyor.

Peki buna birinci kadının tepkisi ne oluyor?

Böyle bir vakam vardı. 47 yaşlarında bir beyefendi, karısı çoraplarına kadar kendi giydirirmiş. Bir süre sonra kadın hissiyatı, bir şeyler hissetmiş. Kadının çok uyanık bir kızı var. Bana zaten kızı geldi, ’Anneme nasıl yardımcı olabilirim’ diye. Araştırmışlar, evlerine 15 dakika mesafede bir evi daha olduğunu bulmuşlar. Adam varlıklı. 23 yaşlarında kapalı bir kızla imam nikâhı kıyıp ikinci bir hayat yaşadığı, evin lüks bir şekilde döşendiğini görmüşler. Birinci kadın, polisle evi basmış. Bunun üzerine erkek ikinci kadını alıp başka bir şehre gitmiş. Ama erkek, birinci eşinden de boşanmamış. İşin ilginci, birinci kadın ’eşyaları daha yeni’ diye diğer kadının evine yerleşti.

Seminerlerde kadınlara ne tavsiye ediyorsunuz?

Erkekler bir bilmeceye benzer. Onu çözmek gerekir. Çocukluk hikâyeleri, aile içinde yaşadığı çatışmaları iyi bilir, annesini babasını çok iyi tanırsanız nasıl davranacağınızı da kavrayabilirsiniz. Kadın kararlı ve net olmak, kendini diri tutmak zorunda. Kırgın da olsa erkekle iletişimi koparmamalı.
MİLLİYET
Yayın Tarihi : 11 Ağustos 2004 Çarşamba 12:51:50
Güncelleme :13 Ağustos 2004 Cuma 11:14:52


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?