İzmir'in Ödemiş ilçesinde belediyeye yaptıkları müracaata rağmen kendilerine yer gösterilmediğini, Kaymakamlığın da “Tescilli ibadethane açılıncaya kadar ibadet amaçlı olarak ve diğer inanıştaki insanları rahatsız edici eylemlerden uzak durulması” şeklinde kararıyla ibadetlerine yasak getirildiğini öne süren Ödemiş Sevgi Protestan Topluluğu, İzmir İdare Mahkemesine yürütmenin durdurulması istemiyle dava açtı.


Topluluğun avukatı Orhan Kemal Cengiz, yaptığı açıklamada, Ödemiş Kaymakamlığının kararının şekil, maksat, konu ve kamu yararı açısından hukuka aykırı olduğunu savundu.

Kaymakamlığın karar alma gerekçelerinden birinin güvenlik olduğunu ifade eden Cengiz, şunları kaydetti:
“Devlet vatandaşını korumak zorundadır. Müvekkilimin bahçesine molotof kokteyli atılmış, evinin camları kırılmıştır. Binayı koruyamayacaksınız, ondan sonra da buna dayanarak ibadeti yasaklayacaksınız. Böyle bir şeyi kabul etmek mümkün değildir. Müvekkilim başvurusunda (İbadetler için bu binaya ruhsat verin ya da bana yer gösterin) dedi. İdare ise bu talebe yanıt vermedi. İnananlara, (Yer gösterme işi 2 yıl sürecek. Siz şimdi ibadet etmeyin, 2 yıl sonra ibadet edin) denilemez. İbadet, inananlar için acil bir insani ihtiyaçtır.”

Cengiz, son derece meşru bir talepte bulunulduğunu belirterek, kamunun bu kararıyla insanların mağdur edilmesinin hiçbir yerde kabulünün mümkün olmadığını kaydetti. Cengiz, sorunun, AİHM'e gitmeden burada çözülmesini istediklerini bildirdi.

Avukat Orhan Kemal Cengiz, müvekkili adına, evinin bahçesine molotof kokteyli atılması, olay sırasında camların kırılması nedeniyle 4 bin 500 YTL manevi, 500 YTL'de maddi olmak üzere tazminat talebini içeren bir dilekçeyi İçişleri Bakanlığına gönderdiklerini sözlerine ekledi.

“HUKUKİ ŞARTLAR YERİNE GETİRİLMEDİ”

Kaymakam Abdurrahman Koçoğlu ise topluluğun ibadetten alıkonulduğu yolundaki iddiaların doğru olmadığını belirtti. Topluluğun ibadet yerinin belirlenmesi için belediyeye müracaatta bulunduğunu belirten Koçoğlu, 4928 ve 3194 sayılı imar kanunlarında her türlü ibadethane yerinin imar planında gösterilmesinin zorunlu olduğunu kaydetti. Koçoğlu, şöyle konuştu:

“İmar planında ibadethane yerini belediyeye gösterecek. İmar planlarına işleyecek. Bu şartlar oluşmadığı için benden önceki dönemde izin verilmemiştir. Hukuki şartlar yerine getirilmediği için böyle bir süreç yaşanmıştır. Kimsenin ibadetinin engellenmesi söz konusu değildir. Bir hukuki eksiklik söz konusudur. Konunun tarafı belediyedir.”

BELEDİYE BAŞKANININ SÖZLERİ

Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem, ilçe merkezinde cami problemi de yaşandığını kaydetti. İbadethaneleri cami, kilise ya da havra olarak ayırmadıklarını ifade eden Badem, şunları kaydetti:

“Hepsini ibadethane olarak görüyoruz. Hiç kimseye önyargılı değiliz. Bir yerin ibadethane olması için belli şartlar taşıması gerekir. Örneğin en az 2 bin 500 metrekare bir alan olması gibi. Beledimizin ibadethane için verebilecek bir yeri maalesef yok. Merkezde cami problemi de var. Bu kişiler, ibadethane yapılmasını istediklerini ve en az 2 bin 500 metrekare alanı satın alacaklarını bildirerek, müracaat ettikleri takdirde eğer kanuni bakımdan da uygun görülürse gerekli imar değişikliğini yaparız.”

OLAY NASIL GELİŞTİ

Kendilerine Ödemiş Sevgi Protestan Topluluğu ismini veren bir grup adına Mehmet Şahin Çoban, 20 Aralık 2004 tarihinde Ödemiş Belediyesine ibadetleri için yer gösterilmesi için başvuruda bulundu. Başvuruda Çoban, belediyece uygun görülecek bir yerin ibadet için tahsisini ya da kullandıkları Cumhuriyet Mahallesi Selvi Sokak'taki 2 katlı binanın imar planı değişikliği ile ibadet yeri olarak belirlenmesini istedi. Ancak Ödemiş Belediyesi, kilise için o tarihten bu yana uygun yer göstermedi.

Sevgi Protestan Topluluğunun ibadetlerini gerçekleştirdiği Çoban'ın evine 2006'nın Kasım ayında molotof kokteyli atıldı. Olayın ardından Çoban'a Ödemiş Kaymakamlığının 13 Kasım 2006 tarihinde aldığı karar tebliğ edildi. Kararda şöyle denildi:

“Tescilli ibadethane açılıncaya kadar ibadet amaçlı olarak ve diğer inanıştaki insanları rahatsız edici eylemlerden uzak bulunulması; Tapu ve belgelerini ibraz ederek ibadet yeri açılması talebi ile Belediye Başkanlığına başvurusunu yapmayan ve yapı kullanım iznini aldıktan sonra yasaların emrettiği şekilde mülki amirden izin almanın dışında yasal şart oluşmadan bu konularda yeniden herhangi bir izin talebinde bulunulamayacağı; Yasal düzenleme yapılıncaya kadar her türlü toplantı ve ayinlere izin verilmeyeceği, faaliyette bulunan şahıslar hakkında yasal işlemler yapılacağı karara bağlanmıştır.”