Uluslararası Kızılhaç Örgütü, 2004 yılındaki doğal afetlerle ilgili raporunu açıkladı.

Raporda, doğal afetler sonucu ölenlerin sayısının, önceki yıla göre üç katına çıktığı vurgulandı.

2004, yaklaşık 250 bin ölüyle 30 senedir, doğal afetler sonucu en çok kişinin yaşamını yitirdiği yıl oldu.

Kızılhaç'ın raporda en çok altı çizilen noktaysa, bilginin, hayat kurtarıcı bir kaynak olduğu, ancak yeterince paylaşılmadığı.

Uluslararası Kızılhaç Örgütü'ne göre örneğin, bir yerleşim birimine kasırga yaklaşıyorsa, yöre halkının uyarıdan daha fazlasına ihtiyacı var.

Halk herşeyden önce, güvenliği için nereye gitmesi gereltiğini ve oraya nasıl ulaşacağını bilmek zorunda.

Kızılhaç Örgütü ayrıca, belli bölgelerde, kıtlık tehlikesinin de önceden tahmin edilebilmesinin önemine değiniyor.

Bu duruma örnek olaraksa, Afrika ülkesi Nijer gösteriliyor.

Uluslararası Kızılhaç Örgütü'nün faleketlerle ilgili biriminin başkanı Hişam Kigali'ne göre, yardım kuruluşları Nijer'de daha iyi bir performans gösterebilirdi.

Hişam Kigali, Nijer'de durumun 2005'te kötüleşeceği yönünde uyarı sinyalleri geldiğini, ancak bağışçı ülkelere, bu durumu aktaramadıklarını belirtiyor.

Kigali'ye göre, uluslararası toplum bu noktada iyi bir sınav vermedi, geleceğe yönelik olarak da çıkarılacak bir ders var.

Kızılhaç'ın raporunda, 2004'ün en yıkıcı afeti olan, Asya'daki tsunami felaketine değiniliyor.

Örgüt bölgede hem yardım kuruluşları arasında iletişimin iyi olmadığını, hem de bölge halkına yeterince danışılmadığını vurguluyor.

Ayrıca bazı yardım kuruluşlarının hem rekabet, hem de bağış için, önemli bazı bilgileri kendilerine sakladıkları belirtiliyor.

Kızılhaç'a göre, "İçinde bulunduğumuz bilgi çağında, her zamankinden fazla bilgiye, her zamankinden çabuk ulaşmak mümkün. Ancak bu bilgiler, insani yardım kuruluşlarınca, zor durumdaki toplumlarla yeterli ölçüde paylaşılmıyor."