Kıbrıs'ta tarihe ''Kanlı Noel'' olarak geçen ve 21 Aralık 1963'te başlayan Rum saldırılarında, 24 aralıkta Lefkoşa'daki Kumsal bölgesinde, eşi Mürüvet İlhan ve çocukları Murat, Kutsi ile Hakan banyo küvetinde öldürülen, o dönemde binbaşı olan emekli tabip Tuğgeneral Nihat İlhan, 44 yıl sonra ilk kez Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) geldi. 

Kıbrıs Türk Mücahitler Derneğinin davetlisi olarak KKTC'ye gelen emekli Tuğgeneral İlhan ve eşini, başka bir heyeti karşılamak üzere Ercan Havaalanında bulunan Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Türkekul Kurttekin, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Mehmet Eröz ile çeşitli sivil toplum örgütü temsilcileri, ellinde Türk ve KKTC bayraklarıyla çeşitli pankartlar bulunan kalabalık bir topluluk karşıladı. 

Karşılamada, duygulu anlar yaşandı. Karşılayanlar arasında, gözyaşlarını tutamayanlar olduğu gözlendi. 

Karşılayanlar arasında, İlhan'ın evindeki Rum saldırısından yaralı olarak kurtulan Müberrev hanım da vardı. Nihat İlhan'la kucaklaşan Müberrev hanım, ''Dünya gözüyle gördüm. Allah iyilik versin yine geliniz, her zaman bekleriz'' dedi. 

Emekli tabip Tuğgeneral Nihat İlhan, Ercan Havaalanında yaptığı açıklamada, uzunca bir süreden sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne gelmekten son derece mutlu olduğunu belirterek, Kıbrıs Türkünün sonsuza dek özgür yaşaması dileğinde bulundu.
Halka seslenerek, ''Sizi kanlı canlı gördüm, mutlu oldum, onur duydum'' diyen emekli tabip Tuğgeneral İlhan, Türkiye yaşadıkça Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de yaşayacağını vurguladı.

RÜYASINDA GÖRDÜ 

Nihat İlhan, Ercan Havaalanında yaptığı açıklamada, ''Anavatan Türkiye'den selam ve sevgiler getirdiğini'' ifade ederek, ''Yatıp kalkıp Yavruvatan'ın evlatlarına dua ediyorum'' dedi. 

Eşi ve çocuklarının şehit olduğunu, olaydan önce rüyasında gördüğünü belirten İlhan, eşi Mürüvet hanımın Beşparmak Dağları üzerinden denize doğru uçtuğunu, küçük oğlu Hakan'ı ise üfleyerek önünde götürdüğünü anlattı. 

Acısını hala içinde yaşadığını ifade eden İlhan, şehitlerin ölmediğini, havalanıp gittiğini, kendisinin eşi ve çocuklarını gördüğünü söyledi.

''YIKARKEN KANLARI AKIYORDU'' 

Nihat İlhan, o dönem Genelkurmay Başkanı Cevdet Sunay'ın ''Ankara'da çok infial var, gelirsen çok hadiseler olur, yabancılar için, lütfen memleketine git, Elazığ'da defnet, ikinci gün Ankara'ya gel'' dediğini, kendisinin de öyle yaptığını anlattı. 

Eşiyle çocuklarını, olayın ardından Elazığ'a götürdüğünü anımsatan İlhan, şöyle konuştu: 

''Elazığ'da yıkarken, kanları hala akıyordu. Ve ne kadar insafsızlar, insan çocuğu öldürür mü, kadını öldürür mü, kadına el uzatılır mı? Bunlar (Rumlar) böyle. Biz hep savaşta kazandıklarımızı, bu yabancılar alışmışlar masada kaybettirmeye. 

Makarios, gözleri fal taşı gibi oynayan, asası elinde bir kişiydi. Yorgacis'in başını yedi, öldürttü. Son arzusu, Ege'nin iç denizi olması, Enosis ve Yunanistan'a bağlanmaktı. Ama o hainliği, o düşünceleri kursağında kaldı. Kendisi de göçüp gitti. Kalbini aldılar yaşatmak için, kalbi de çürüdü. Demek ne kadar hain, ne kadar insanı sevmez bir kişiymiş.'' Nihat İlhan, kendisine sevgi gösterisinde bulunan kalabalığa, ''çok yaşayın'' diye seslendi. İlhan, yarın şehitleri anma törenine katılacak, pazartesi günü basın toplantısı düzenleyecek ve 20 martta KKTC'den ayrılacak.

KUMSAL KATLİAMI 

EOKA'cı Rum milislerin, adadaki Türklere karşı 21 Aralık 1963'te başlattıkları saldırılar sırasında, Kıbrıs Türk Kuvvetleri Alayı Doktoru Binbaşı Dr. Nihat İlhan'ın Lefkoşa'nın Kumsal semtindeki evinde eşi ve 3 çocuğu banyo küvetinde hunharca katledildi. 

Mürüvet İlhan ve çocukları Murat, Kutsi ile Hakan, içerdiği vahşet tablosu nedeniyle bugün ''Barbarlık Müzesi'' haline getirilen Kumsal Mahallesi, İrfan Bey Sokağı 2 No'lu tek katlı evin sığındıkları banyo küvetinde, 24 Aralık 1963 gecesi makineli silahlarla Rum milisler tarafından katledildi. 

Binbaşı İlhan, eşi ve çocuklarının katledildiğini öğrendiği 28 aralık günü, cenazeleri askeri uçakla Elazığ'a götürmüştü.