Korkunç bir ihmal ve düzmece daha

Türkiye'yi sarsan Hrant Dink suikastında korkunç bir ihmal ve düzmece daha ortaya çıktı.

Trabzon'da yargılanan iki jandarmanın Hrant Dink suikastını aylar önceden bildiklerini ve cinayetten sonra yeni öğrenmiş gibi rapor düzenlediklerini itiraf etmesinden sonra aynı oyunu İstanbul polisinin de oynadığı anlaşıldı.

'Hayal'in ağabeyini araştırdık' demişlerdi
Önceki gün Taraf gazetesinin haber yaptığı düzmeceyi araştırdığımızda yeni bulgulara ulaştık. Buna göre İstanbul Valisi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde görevli biri amir 5 polisin Trabzon'dan gelen ihbar için hiçbir şey yapmadığını, ama cinayetten sonra 'araştırmış' gibi rapor düzenlediğini saptadı. Bu korkunç düzmece, Dink cinayetinde ihmal iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler'in itirazı üzerine, müfettişlerin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah'ın da aralarında bulunduğu 8 emniyet görevlisi hakkında tekrar inceleme yapmasıyla ortaya çıktı. Hrant Dink öldürülmeden önce 17 Şubat 2006'da, Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nden İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne “Dink'in Yasin Hayal tarafından öldürüleceği, Hayal'in İstanbul'a gelerek Sarıgazi'de ekmek fırınında çalışan ağabeyi Osman Hayal'in yanında kalacağı” yönünde bilgi gelmiş, İstanbul Emniyeti “Dink öldürülmeden önce araştırdık” açıklaması yapmıştı.

Fırına gidilmemiş telefon izlenmemiş
İstihbarat Şube'de görevli polisler, müfettişlere verdikleri ifadelerde, Osman Hayal'in çalıştığı iddia edilen fırına sorulduğu ancak çalışmadığı bilgisinin verildiğini, cep telefonunun da o tarihte İstanbul'da kullanılmadığını tespit ettiklerini iddia etmişti. Ancak Başmüfettiş Şükrü Yıldız, İstanbul Emniyeti'nde inceleme yaparken, duyduğu şüphe üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı bilgisayar kayıtlarına (LOG) başvurdu. LOG kayıtları, İstanbul istihbaratının raporlarını yalanladı. Trabzon'dan gelen yazıda Yasin Hayal'in ağabeyi hakkındaki ilk bilgisayar sorgulamasının Dink öldürüldükten 3 gün sonra, yani 22 Ocak 2007'de yapıldığı, Yasin ve Osman Hayal'in kullandığı cep telefonuyla ilgili olarak ise cinayetin işlendiği 19 Ocak 2007 tarihine kadar herhangi bir sorgulama veya teknik çalışmanın yapılmadığı belirlendi.

Düzmece rapor kayıtlara sokulmadı
Komiser Volkan Altınbulak'ın Trabzon'dan gelen yazıdan hemen sonra “2006'da yaptım” dediği teknik çalışmaların da cinayetten sonra yapılmış olduğu, Bahadır Tekin ve Özcan Özkan adlı polis memurlarının Osman Hayal'in adres çalışması ile ilgili İstihbarat Şube Müdürlüğü'ne verdiği 24 Şubat 2006 tarihli personel raporunun, aslında cinayetten sonra hazırlandığı ve bu nedenle yazının bilgisayar kayıtlarına geçirilemediği tespit edildi.

6 polis hakkında soruşturma izni
İstanbul Valisi Güler de müfettişlerin bu konuda yazdığı rapor doğrultusunda İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ile Büro amiri İbrahim Pala, kısım amiri İbrahim Şevki Eldivan , masa amiri Volkan Altınbulak, polis memuru Bahadır Tekin ile Özcan Özkan hakkında soruşturma izni vererek dosyayı İstanbul Başsavcılığı'na gönderdi. İstanbul Başsavcılığı, 6 polis hakkında “görevi ihmal” suçundan soruşturma yürütecek. Başsavcılık, raporların sahte olduğu kanaatini paylaşırsa polisler “resmi evrakta sahtecilik” suçundan da yargılanacak.

Cerrah ve Köksal'a soruşturma yok
Vali Güler, Emniyet Müdürü Cerrah'ın Trabzon'dan gönderilen yazıdan bilgisi olmadığı, İstihbarat Müdür Yardımcısı Bülent Köksal'ın ise Trabzon'dan gelen yazı üzerine “Şahsı kontrole alalım” şeklinde not düştüğü ve yurt dışına çıktığı gerekçeleriyle soruşturma izni vermedi.