Su olmasa da olur 'cep' var ya!

Ege Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma Anadolu'daki ilginç bir gerçeği ortaya koydu.

Ege Üniversitesi (EÜ) İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferlal Örs'ün, Ege Bölgesi
kırsal kesiminde yaptığı bir alan çalışması, yolu, suyu, sosyal güvencesi olmayan köylünün cep telefonu taşıdığını ve uydu teknolojisinden yararlandığını ortaya koydu.

Doç. Dr. Örs, Ege Bölgesi'ndeki bazı köylerde yaptığı ''Kırsal Kesimde İletişim'' konulu alan araştırmasıyla ilgili  araştırmayla kırsal bölgede yaşayan insanların kitle iletişim araçlarına karşı tutum, düşünce ve bu araçları kullanma alışkanlıklarını belirlemeyi amaçladığını bildirdi.

Bu kapsamda, Ege kırsalında yaşayan 200 kişi ile yüz yüze görüştüklerini belirten Doç. Dr. Örs, şunları kaydetti:
''Küreselleşme, iletişim teknolojilerinin hızlı gelişmesini ve yaygınlaşmasını sağlıyor. Ancak eşitsiz ve dengesiz olan bu gelişme, özellikle az gelişmiş ülkelerde çelişkiler ortaya çıkarıyor. Kırsal kesimlerde artan yoksulluğa, işsizliğe, güvencesizliğe rağmen, bazı iletişim teknolojileri son derece hızla yaygınlaşıyor. Örneğin, araştırmam kapsamında görüştüğüm köylülerin yüzde 82'sinin cep telefonu, yüzde 16'sının uydu anteni var. Ancak, bunların çoğunun hiçbir sosyal güvencesi yok. Hatta bazılarının yaşadıkları köylerde yol ve su bile bulunmuyor.''

GAZETE KAHVEDE OKUNUYOR

Araştırmaya katılanların yüzde 46'sının her gün gazete okuduğunu belirten Doç. Dr. Örs, bunların yüzde 88'inin gazete satın almadığını, ancak kahvehanelerde okuduğunu söyledi.

Katılımcıların yüzde 39'unun güncel haberlere, yüzde 29'unun ekonomi haberlerine, yüzde 27'sinin ise siyasi haberlere ilgi duyduğunu ifade eden Doç. Dr. Örs, bunlardan yüzde 25'inin spor sayfalarını, yüzde 17'sinin ise köşe
yazarlarını tercih ettiğini belirtti.

Çalışmaya katılanların yüzde 57'sinin haber programlarını, yüzde 40'ının dizileri izlediğini söyleyen Doç. Dr. Örs, katılımcıların en çok açık oturum, tartışma programlarını (yüzde 16), spor programlarını (yüzde 16) müzik eğlence
programlarını (yüzde 14) ve sinema (yüzde 12) seyretmeyi tercih ettiklerini kaydetti.

Doç. Dr. Örs, katılımcıların yüzde 40'ının medya kanallarından hiçbirisinin kırsal kesimi önemsemediğini düşündüğünü söyledi.

Çalışmaya katılan köylülerin yarıdan fazlasının (yüzde 52) ''güncel gelişmeleri ilk kez duyduğu yerin, kahvehane olduğunu'' belirttiğini kaydeden Doç. Dr. Örs, araştırma sonucunun kahvehanelerin kırsal iletişimde üstlendiği
rolü ve önemi bir kez daha ortaya koyduğunu vurguladı.

Katılımcıların yüzde 59'unun en güvenilir haber kaynağının televizyon, yüzde 18'inin dost, arkadaş çevresi, yüzde 14'ünün gazeteler, yüzde 9'unun radyo olarak tercih ettiğini, bu sonuçların da katılımcıların en güvendikleri medya türünün televizyon olduğunu gösterdiğini söyleyen Doç. Dr. Örs, ''Katılımcıların radyo dinleme oranı oldukça az. 20 yıl öncesine kadar kırsal kesimin vazgeçilmez haber alma ve eğlence kaynağı olan radyonun, kentlerde olduğu gibi yerini televizyonlara bıraktığı anlaşılmaktadır'' dedi.

Alan çalışmasına katılanların yüzde 58'inin ziraat odası, yüzde 33'ünün kooperatif üyesi, yüzde 9'unun siyasi parti üyesi olduğunu ifade eden Örs, yüzde 18'in ise hiçbir kuruluşa bağlı olmadığını kaydetti.

Bunun, katılımcıların bilinç ve örgütlenme düzeylerinin iyi olduğunu, ancak tarımsal örgütlenmelerle sınırlı kaldığını gösterdiğini ifade eden Örs, ''Siyasiparti üyeliği oldukça düşüktür, hiç dernek üyesi bulunmamaktadır'' dedi.

DEVLETE GÜVEN VAR

Kırsal kesimin en önemli sorununun, işsizlik olarak (yüzde 59) belirtildiğini, bunu devlet desteğinin yetersizliği ve sosyal güvence olmamasının izlediğini ifade eden Doç. Dr. Örs, buna karşın çoğunluğun (yüzde 72) sorunların
devletin çözeceğine ilişkin inancını dile getirdiğini bildirdi.