22
Mayıs
2024
Çarşamba
YAŞAM

Yerinde duramayan Horasan Türkü

Kuyumculuk, petrol, üniversite, bankacılık derken gayrimenkul işine de giriyor.

New York merkezli bir think tank kuruluşu olan Center of an Urban Future şubat ayının hemen başında yayınladığı bir araştırmayla tüm dikkatleri göçmenlerin üzerine çekti. Araştırmada göçmen girişimcilerin Amerika'daki şehir ekonomilerinin göz ardı edilen ve çok da anlaşılmayan bir parçasını oluşturduğu vurgulanıyordu.

Örneğin 2005'te Los Angeles'ta en hızlı büyüyen 100 şirketin 22'si birinci nesil göçmenler tarafından kurulmuştu. New York'ta ise Ekvatorlu Hektor Delgado gibi becerikli göçmenler, tek odalı bir seyahat acentesinden şehrin çevresinde iki düzine şubesi olan ve yıllık 1 milyar dolar ciro elde eden bir işletme yaratabiliyordu.

Göçmenler konusunda hala ürkütücü bir kafa karışıklığı var. Sadece Amerika'da değil gelişmiş ülkelerin tümünde. Bir yanda göçmenlerin düşük ücretlerle çalışmalarının olası etkilerine yönelik kaygılar varken bir yandan da girişimci göçmenlerin kurdukları Google, Yahoo ve eBay gibi şirketlerle ekonomide oynadıkları rol ortaya çıkıyor. Üzerinde fikir birliğine varılan belki de tek konu, göçmenlerin girişimci ruhu.

Başarısının göçmen ruhundan kaynaklandığına inanan biri daha var. Altınbaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş şu sıralar core business stratejisini tamamen terk etmiş, adeta “en uzak noktaya nasıl yatırım yaparım” diye düşünüyor. Altınbaş, sürekli dışa açılmak istiyor ve bunun genetik izlerden kaynaklandığına dair bir takıntı gelişmiş onda. Yönetimdeki ailesini ve Altınbaş Holding'i basitçe “kabuğumuza sığamıyoruz” diyerek tanımlıyor ve bu ona göre tamamen genetik bir iz: “Biz Horasan Türkü'yüz, atalarımız atlarla Anadolu'ya inmiş. Dışa açılma, kabuğuna sığamama bizim yapımızda var.”

HORSAN'DAN ANTEP'E

İmam Altınbaş'ın buna inanmak için geçerli nedenleri var. Horasan'dan Gaziantep'e gelen Altınbaş ailesi başlangıçta önemsiz sayılabilecek bir iş hacmine sahip kuyumculuğu seçmişti. İkinci bir göç kararı ile ailenin bir kısmı KKTC'ye yerleşerek yatırım yaptı ve bugün yılda 2 milyar dolar ciro elde eden bir holding ve 300 milyon dolar aktif büyüklüğe ulaşan bir finans grubunun sahibi oldu.

1974 sonrasında KKTC'ye başlayan göç Altınbaş ailesini etkisi altına aldı. Adaya ithalat yasağı vardı ve bavul ticareti çok cazip görünüyordu. Sarraflık yapan baba Mehmet Altınbaş bu fırsatı değerlendirmek istiyordu. Tam on yıl boyunca KKTC'de hediyelik eşya ticareti yapan Mehmet Altınbaş, önemli bir sermaye birikimine ulaştı. Yasak ortadan kalkınca bavul ticaretinin de bir önemi kalmamıştı. Bu kez Özal ile kuyumculuk yükselişe geçmişti. Özal, Türk Parasını Koruma Kanunu'nu değiştirmiş ve sonrasında kuyumun devlet tarafından bir sektör olarak kabul edildiği yeni bir dönem başlamıştı. Kuyum sektörü 1995'e kadar aralıksız büyürken bugünkü Altınbaş Kuyumculuk'un da omurgası oluştu. Altınbaş Kuyumculuk geçen yıl 1 milyar dolara yakın ciro elde etti. 35 ülkeye ihracat yapıyor, Türkiye ve yurtdışında 105 perakende mağazası ve 3 bin satış noktasından oluşan bir pazarlama ağına sahip.

HER SEKTÖR İÇİN AYNI STRATEJİ


Altınbaşlar aslında her sektör için aynı stratejiyi izliyor. Kuyumculuk ön provasını KKTC'de yapan aile sonradan girdiği bankacılık ve akaryakıt sektörlerinde de hep aynı yolu izledi. İşi önce KKTC'de deniyor, sonra dışarıya açılıyorlar. KKTC onlar için iyi bir sınama alanı olmalı, çünkü şimdiye kadar yatırım kararı aldıkları her sektörde büyümeyi başardılar. Aile 1994-1996 yılları arasında Altınbaşbank, Altınbaş Sigorta ve Altınbaş Yatırım'ı kurarak finans sektörüne adım attı. Offshore bankacılığın yıldızı parlıyordu. Dolgun ve yüksek sayılabilecek karlar mudileri bu bankalara çekiyordu. Bu trendle finans sektöründe hızla büyüdüler. Banka ve iştirakleri 2001 krizini yara almadan atlatsa da offshore bankaların itibarı alaşağı edilmişti. Yeni bir isim ve yeni bir imaj gerekliydi. Ama daha önce Toprak Factoring'i satın alarak finans şirketlerinin bir ayağını Türkiye'ye uzattı. Ve nihayet geçen yıl Altınbaş olan finans şirketlerinin adı Creditwest olarak değiştirildi. Aslında bankacılık alanında da KKTC dışına çıkmayı öteden beri planlıyordu İmam Altınbaş. Ne var ki Türkiye'de bankacılık lisansı almaya gücü yetmiyordu. 2001'den sonra Türkiye'de çok şey değişmişti. Ancak bu durum stratejisini engellemedi. Geçen aylarda Kiev'de West Finance and Credit Bank ismiyle bir banka kurdu. 10 milyon euro özsermayeye sahip bankayı kısa zamanda Ukrayna'nın önde gelen bankalarından biri yapmayı hedefliyor.

AKARYAKITA YATIRIM
Altınbaş, finans sektörünün ardından bir yıl sonra 1997 yılında akaryakıt sektörüne yatırım kararı aldı. Strateji yine aynıydı. Altınbaş Petrol (Alpet) önce KKTC'de büyüdü. Ardından 2001 yılında Türkiye'de faaliyete geçti. Sonrasında ise Arnavutluk'ta…

Alpet, Türkiye'de agresif bir büyüme eğrisi çiziyor. Şu anda Türkiye genelinde 500, Kuzey Kıbrıs'ta 52, Arnavutluk'ta ise 100 akaryakıt bayisi bulunuyor. Türkiye'deki pazar payı yüzde 3 ve şu anda yedinci büyük akaryakıt şirketi konumunda. İmam Altınbaş 2010 yılına kadar Türkiye'nin beşinci büyük akaryakıt şirketi olmanın peşinde. Alpet'in reklamları bile bu hedef doğrultusunda hazırlandı. Yurtdışında ise sırada Kosova var. Ardından Alpet'i Karadağ'da faaliyete geçirmek istiyor. Altınbaş Holding akaryakıt işinden geçen yıl 1 milyar dolar ciro elde etti.

Altınbaş için sırada navlun ticareti var gibi görünüyor. İmam Altınbaş sessiz sedasız 13 bin metreküpe yakın kargo hacmi bulunan bir gemi siparişi verdi. Aralık ayında kendisine 30 milyon dolara mal olan bu gemiyi teslim alacak. Söylediğine göre gemiyi kimyasal madde ve akaryakıt taşımacılığında kullanmayı düşünüyor. Ama hiç belli olmaz. Bakarsınız üç-dört yıl sonra hatırı sayılır bir kapasiteyle orta büyüklükte bir armatör olarak karşımıza çıkabilir.
Bunun dışında İmam Altınbaş'ın merakla beklediği bir cevap var. Bu kez babadan kalma ezberini bozacak gibi görünüyor. İlk kez KKTC'yi laboratuvar olarak kullanmadan bir sektörde yatırım yapma kararı aldı.

ÜNİVERSİTE KURUYOR

Altınbaş, eski ODTÜ rektörlerinden Süha Sevük'e yeni bir üniversite kurmak için tam yetki verdi. Proje YÖK'e sunuldu ve heyecanla kurumdan onay bekleniyor. Olumlu cevap alınması halinde İstanbul'a bir üniversite kurulması planlanıyor. Bu üniversite büyük olasılıkla 2003 yılında vefat eden Mehmet Altınbaş'ın adına kurulacak vakıf üzerinden yönetilecek.

Üniversitede öncelikli olarak grubun faaliyet alanlarındaki branşlara ağırlık verilerek holding için istenilen özelliklerde insan kaynağı yaratılması planlanıyor. Bir üniversite yatırımı bugünkü şartlarda 60 milyon dolardan başlayıp 500 milyon dolara kadar çıkabiliyor. Altınbaş'ın bu yatırım kararını alırken yakın arkadaşı Yakındoğu Üniversitesi'nin kurucusu Suat Günsel'den etkilenmiş olması ihtimal dahilinde. Günsel, geçen yıl Forbes dergisinin dolar milyarderleri listesine de girerek dikkatleri üzerine çekmişti. İmam Altınbaş'ı tanımayanlar KKTC'de Günsel gibi bir rakipten çekinmiş olabileceğini akıllarına getirseler de durum pek öyle değil.

Altınbaş'ın bankacılıkta Ukrayna'yı seçmesi bunun teyidi gibi. Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler şu anda birçok bankanın ilgisini çekiyor. Örneğin Garanti Bankası Ukrayna'daki imkanları araştırmak üzere ülkedeki ilgili kurumlarla görüşmeleri başlattı. Ancak, büyük bankaların Ukrayna'ya olan ilgisi Altınbaş'ı korkutmuş gibi görünmüyor: “Para herşey demek değil. Ekonomik gücün varlığı tek başına başarı için yeterli değil. Bir kurum büyüdüğü oranda yavaşlıyor, çevikliğini yitiriyor. Karar alma sürecinde bizim kadar çevik olamıyorlar. Biz bu avantajımızı kullanacağız, onlar ekonomik güçlerini. Bu rekabet edemeyeceğimiz anlamına gelmez.”

AİLE ŞİRKETİNİ YÖNETMEK 



İmam Altınbaş, kardeşleri ve yöneticileriyle birlikte boğaz turunda



--------------------------------------------------------------------------------


Aile kontrolündeki bir holdingi yönetmek Altınbaş'a başkalarının riskli olarak gördüğü kararları alma serbestisi sağlıyor. Altı kardeşin ortancası konumundaki İmam Altınbaş 12 aydır bir numaralı koltukta. Herkes kadar kazanmayı seviyor. Daha büyük olmak için gözle görülür hedefleri var. Söylemesi yapmasından kolay ama büyük bir sıçramayı mümkün kılabilecek projeleri var. Bu yayılmacı stratejiyle belki de küçük çapta bir tersine kavimler göçü başlatıp birkaç endüstriyel vandalın canına okuyabilir. Kimbilir belki de Horasan'a kadar yayılır. Küresel oyuna girmeye çok hevesli. Yatırım planlarını özellikle Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler ve Balkanlar üzerine inşa etmiş. Bankacılıkta Ukrayna'dan sonraki muhtemel hedefi Gürcistan. Akaryakıtta Kosova, Karadağ ve diğer Balkan ülkelerinde büyümek istiyor. Yakın zamanda Alpet'i yüzde 25 oranında halka açmayı planlıyor.

Halka arzdan elde edeceği geliri büyük ihtimalle yatırım projelerini hayata geçirmek için kullanacak. Holdinginin mutlak güç kaynağı Türkiye olacak şekilde yeniden yapılanıyor. Alpet ve Altınbaş'ın yanı sıra yakın zamanda Hitit Mesken adlı yeni bir şirket kurarak gayrimenkul projeleriyle ilgileneceğinin ilk sinyalini verdi. Biri Çorum'da beşi Antalya'da bulunan Altınbaş bayilerinin küçük hissedar olduğu şirketin yüzde 70'i holdinge ait. İlk projenin Antalya'da olacağını söylüyor Altınbaş. Proje kapsamında bir dizi villa inşa edilmesi planlanıyor.

Öte yandan Antalyalı ortakların varlığı uzun zamandır turizm sektöründe yatırım yapabileceğine dair işaret veren Altınbaş'ı bir otel ya da tatil köyü yatırımına da sürükleyebilir. KKTC'ye gelince: Altınbaş ekonomik izolasyonun er ya da geç kalkacağına inanıyor. Ailenin adaya karşı duygusal bir bağı var. 



İmam Altınbaş babasının fotoğrafı önünde



--------------------------------------------------------------------------------


Babası Mehmet Altınbaş'ın adaya defnedilmesi bunun en çarpıcı kanıtı. İzolasyon kalkarsa adaya mutlaka yeni yatırımlar gündeme gelebilir ama şimdilik laboratuar olarak kalacak gibi görünüyor. Altınbaş bu şekilde, ekonomik izolasyonla çevrili bir adada test ettiği ve dünyaya yayılan yatırımlarıyla göçmen girişimciliğin en garip örneklerinden biri oldu.

Rakamlarla Altınbaş

* 30 Altınbaş Holding'in akaryakıt, finans ve kuyum sektöründeki toplam şirket sayısı.
*10 milyon euro holdingin Ukrayna'da kurduğu West Finance and Credit Bank'in özsermayesi.
* 2 milyar dolar Alpet ve Altınbaş şirketlerinin 2006 cirosu
* 300 milyon dolar Creditwest adı altında toplanan finans grubunun toplam aktif büyüklüğü
* 30 milyon dolar holdingin akaryakıt taşımak için yaptırdığı ve aralık ayında teslim alacağı geminin maliyeti.
* %3 Alpet'in Türkiye'deki pazar payı
* 100 Alpet'in Arnavutluk'taki akaryakıt istasyonu sayısı

Hülya Ödemiş ve Şeref Yılmaz/Forbes
Yayın Tarihi : 5 Ekim 2007 Cuma 12:07:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?