Yılan bebek öldü!

Sivas'ta 21 gün önce dünyaya gelen ve ''yılan bebek'' diye adlandırılan bebek, yaşam mücadelesini kaybetti.

Edinilen bilgiye göre, Yozgat'ın Akdağmadeni ilçesine bağlı bir köyde yaşayan ve ikinci çocuğuna hamile olan Erkan B'nin (27) eşi Fadime B. (21), yaklaşık 21 gün önce doğum sancıları artınca CÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesine sevk edildi.

Üniversitenin doğum servisinde normal doğum sonucunda nadir görülen ''yılan ya da palyaço bebek'' olarak adlandırılan bir bebek dünyaya geldi.

Hastanenin yenidoğan ünitesinde kuvöze konularak tedavi altına alınan bebek, dün yaşam mücadelesini kaybetti. Bebeğin cenazesinin hastanede yapılan inceleme ve işlemlerin ardından ailesine teslim edildiği bildirildi.

CÜ Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Yenidoğan Servisi sorumlu doktoru Derya Büyükkayhan, bu olgunun literatüre göre 300 binde bir görülen bir vaka olduğunu kaydetti.

Bu olgunun tıp dilinde ''Harlequin fetus'' olarak isimlendirildiğini anlatan Büyükkayhan, ''Bu kalıtsal deri hastalığı olan 'ıktıyozıs'in en ağır formu. Biz de ilk kez kendi ünitemizde böyle bir bebek takip ettik'' diye konuştu.

Bebeğin hastanelerinde normal doğumla dünyaya geldiğini kaydeden Büyükkayhan, Adana'da dünyaya gelen bebekle bu bebeğin tanısının aynı olduğunu belirtti. Büyükkayhan, ''Ama tabii ki görüntü aynı olsa da genetik geçişi farklı olabilir. Bizim ailemiz, akraba evliliği öyküsü olan bir aileydi. Genetik geçiş şekli farklı olmakla birlikte aynı klinik tanıyla izlenen vakalar'' dedi.

Bu tip vakaların halk arasında ''Yılan Bebek'' olarak adlandırıldığını anlatan Büyükkayhan, ancak genelde ''Palyaço Bebek'' tanımlamasının bu bebekler için daha yaygın olarak kullanıldığını ifade etti. Bebeğin genetik çalışmalarının
yapıldığını anlatan Büyükkayhan, bebeğin cenazesinin aileye teslim edildiğini ifade etti.

Bu tip bebeklerin beklenilen en uzun yaşam süresinin şimdiye kadar literatürde 15 gün olduğunu ifade eden Büyükkayhan, şu bilgileri verdi: ''Derinin gelişim defektine bağlı olarak bu bebekler deride çok ciddi çatlak ve yarıklarla doğuyorlar. Yine gelişimsel olarak defekte olan derinin yumuşak dokuyu çekmesine bağlı göz kapakları dışa dönük oluyor. Burun ve kulaklar düzleşmiş olarak doğuyorlar. Bunlar daha sonra iç organlarda bazı anomaliler
eşlik edebiliyor. Kol ve bacaklarda, parmaklarda yumuşak doku çekilmesine bağlı, hareket kısıtlılığı, deformiteler gözleniyor. Bebeklerde enfeksiyonlara karşı koruyucu olan deri bariyeri hemen hemen tamamen yok. O yüzden bakımları oldukça zor bebekler.''

Hafif ve orta formlarının yaşam oranının daha yüksek olduğunu anlatan Büyükkayan, ''Ama ağır formlarda en uzun yaşam süresi 15 gün olarak belirtilmiş bizim ulaştığımız kaynaklarda. Bebeği de biz yaşamının 21'inci gününde
kaybettik'' diye konuştu.