Ekonomi zirvesi Kemer'de buluştu

Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu, içinde bulunulan şartların güven zincirinin koptuğu bir ortam olmadığını söyledi.
Turizm, Ekonomi, Bilimsel Araştırma Merkezi (TEBİAT) 6. Ekonomi Zirvesi Antalya’nın Kemer İlçesi’ne bağlı Göynük Beldesi’nde başladı. Türk-İş Başkanı Salih Kılıç, hükümetin ekonomi programını eleştirirken, İMF Türkiye Daimi Temsilcisi Hugt Bredenkamp ise Türkiye ekonomisinin ümit verici gelişme içinde olduğunu kaydetti.

Bu yıl 6.’sı gerçekleşen toplantı Ekonomik İstikrardan İstikrarlı Büyümeye başlığını taşıyor. Mirage Park Resort’da başlayan zirvenin açılış konuşmalarını Türk-İş Başkanı Salih Kılıç ile Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu yaptı.

Türk-İş Başkanı Kılıç, Türkiye ekonomisinin 1990’lı yıllardan bu yana ciddi ekonomik ve siyasi krizlerle karşı karşıya kaldığını ve bunun sonucu olarak kesintisiz sürdürülebilir bir kalkınma sağlanamadığını belirtti. Kılıç, "Türkiye’de yıllardır şikayet konusu olan koalisyonlar dönemi son bulmuş, siyasi alanda iki partili bir Meclis ve tek partili bir hükümet modeli ortaya çıkmıştır. Ancak oluşan bu siyasi istikrar da, ekonomik politikamıza damgasını vuran dışa bağımlı modeli ortadan kaldıramamış, IMF ve Dünya Bankası politikalarına bağlı ekonomik model aynı hızla sürmüştür. Üzülerek belirtmek gerekir ki, bu programlar, toplumumuzun büyük çoğunluğunun arzuladığının bir hayli uzağındadır. Nitekim halkın bu memnuniyetsizliği yapılan her seçimin sonunda da yansımaktadır" dedi.

Salih Kılıç, "Türkiye’de uygulanan ekonomik ve sosyal politikalar, belirli bir mutlu azınlığın refahını ve menfaatlerini korumaktadır. Hükümetin programları ve icraatları özü itibariyle uluslararası sermaye kuruluşlarının çizdiği çerçevededir. Bu programların dünyada da ülkemizde de iflas ettiği artık açık bir gerçektir. İşçisi, memuru, esnafı, emeklisi, işsizi, diğer bir ifadeyle halkın çok büyük bir bölümü sürdürülen politikalardan şikayetçidir. Açlık, yoksulluk, işsizlik, gelir dağılımı adaletsizliği önemli sorunlar olarak varlığını devam ettirmektedir. Bütün bu gerçeklere rağmen, siyasal iktidar seçimini yapmış ve IMF ile 3 yıllık yeni bir istikrar programını uygulamaya koymaya karar vermiştir. Türkiye’nin bu programlarla kendine bir gelecek oluşturması mümkün değildir. IMF’nin kontrolünde sürdürülen bir ekonomik düzende, insanın özellikle de emeği ile geçinenlerin, emeklilerin, işsizlerin kendilerini güvende hissetmeleri çok zordur" diye konuştu.
İşsizliğin Türkiye’de kronik işsizliğe dönüştüğünü savunan Kılıç, "Ülkemiz bu kronik işsizlikle yaşamaya devam edecektir. Bu noktada bütün kesimler olarak üzerimize düşen görev, bu soruna nasıl bir çözüm bulunacağı konusunda ortak bir model geliştirmek olmalıdır" şeklinde konuştu.

Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu ise "İçinde bulunduğumuz koşullar güven zincirinin koptuğu bir ortam değil. İçinde bulunduğumuz koşullara pozitif, ön yargısız yaklaşmanın gereği vardır. Şeytanın görmediğini şimdi görmenin yararı vardır. Sorunumuz her neyse bu ancak bizim ona ilişkin tutumumuzu değiştirmemiz ile mümkündür. Büyüme üzerine, program kavramı üzerine düşünmenin tam zamanıdır. Hükümet, iş çevreleri, sendikalar, üniversiteler hepimiz aynı gemideyiz, bu geminin selameti hepimizin selametidir" dedi.
Bakan Mumcu, toplantıya katılanlara deniz kenarında bir otelde bu toplantıya katıldıklarını hatırlatarak, katılımcılara spor kıyafet giymeleri tavsiyesinde bulundu.
Zirvenin, "İstikrarlı Büyümeye Geçiş Zorunluluğu ve IMF İlişkileri" başlıklı 1. oturumuna ise IMF Türkiye Daimi Temsilcisi Hugt Bredenkamp, Eski Merkez Bankası Başkanı Yaman Törüner, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldırım katıldı.

Oturum Başkanlığını TEBİAT Akademik Koordinatörü Prof. Dr. Münir Kutluata’nın yaptığı oturumda konuşan Hugt Bredenkamp, Türkiye ekonomisinin 3 yıl öncesine göre daha canlı bir ekonomi olarak görünmekle beraber ciddi bir kamu borçlanması olduğunu kaydetti. Bedenkamp, "Türkiye’nin dış cari hesabında büyük bir açık görünmektedir. Soğukkanlı olmak ve Türkiye’deki karar alıcılara tarihi bir fırsat düşmektedir. Faiz oranlarında ani değişimler gözlenmiştir. Uzun süredir devam eden işsizlik görülmekte, istihdam alanında gerileme gözlenmektedir. İşçilere istihdam sağlanmalıdır. Yabancı şirketlerin doğrudan yatırım yapmaları konusunda destek sağlanmalıdır. Yabancı yatırım daha ziyade emlak alanında görülmüştür. Orta vadeli mali strateji yürütülmeli böylelikle kamu borcu azaltılmalıdır. Mali disiplin sağlanmalıdır. Mali stratejiler oluşturulmalı, yalın, anlaşılır vergi sistemi oluşturulmalıdır. Yabancı para rezervini artırarak güven ortamı oluşturulabilir. Bankacılık sektörünün yeniden yapılandırılması gerekmekte. Devletin elindeki büyük bankalar özelleştirilmelidir. Sürdürülebilir büyüme gerçekleştirilmeli, işsizlik azaltılmalıdır. IMF Türkiye’nin önümüzdeki 3 yıl içindeki ekonomik politikalarını destekleyecektir. Türkiye’de ümit veren bir ekonomi var. AB’den alınacak karardan ise umutluyuz" şeklinde konuştu.
6. Ekonomi Zirvesi; tarım, sanayi, ulaştırma, konut ve inşaat sektörü, tekstil ve konfeksiyon sektörü ile turizm sektörünün ele alındığı çeşitli panellerle 27 Eylül’e kadar devam edecek.