5
Mayıs
2024
Pazar
MERSİN

"Çirkin Adam'ın 25. yıl mutluluğu

Tiyatro sahnesinin "çirkin adamı" olarak tanınan Mersinli tiyatrocu Mehmet Tekkanat, sanat yaşamındaki 25. yıldönümünü yine sahnede kutladı.

Tiyatro sahnesine ilk kez 1984 yılında adım atan Mehmet Tekkanat, 25. sanat yılını yine bir tiyatro sahnesinde kutladı. Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 6.'sı organize edilen 'Yıldızların Altında Tiyatro Şenliği' kapsamında Tekkanat'ın yönetmenliğini üstlenmiş olduğu 'Gençlik Başımda Duman' adlı tiyatro oyunu sahneledi.

Mini Amfi Tiyatro'da kursiyerlerini izleyen Tekkanat, oyun sonrasında kendisi için hazırlanan sürprizlerle duygulandı. Kursiyerler beyaz t-shörtler üzerine eğitmenleri
Mehmet Tekkanat ile ilgili yazılar yazıp 'ÇETO 25. Yıl' yazısını oluşturdu. Kursiyerler ayrıca Tekkanat'ı sahneye davet ederek, harçlıklarını birleştirerek yaptıkları plaketi de takdim etti.

"NEREDEYSE ÖMRÜMÜN YARISI TİYATRO SAHNESİNDE GEÇTİ"

Kutlamalar sonrasında İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Tekkanat, ömrünün neredeyse yarısını tiyatro sahnesinde geçirdiğine dikkat çekerek, bugüne kadar tiyatro sanatına binlerce insan kazandırdığını, bunun yanında 30'a yakın gencin de konservatuara girmesine ön ayak olduğunu ve tüm bunların da kendisine ayrı bir gurur verdiğini söyledi.

Tekkanat, kendi yetiştirmiş olduğu kursiyerlerden plaket almanın kendisi açısından oldukça anlamlı olduğunu ifade ederek, "Çünkü o gençler bana sevgilerinin bir ifadesi olarak plaket veriyorlar. Bu durum benim için çok önemli. Kendi yetiştirdiğim çocukların yine yönetmenliğini üstlendiği bir oyun sonrasında böylesi bir davranışta bulunması beni 'Oscar Ödülü' almış kadar sevindirdi. Bu durum aynı zamanda da doğru ve güzel işler yaptığımın da bir göstergesidir" dedi.
Tiyatroyla ilk kez öğrencilik yıllarında tanıştığını anlatan Tekkanat, tiyatroyla yakından ilgilenen arkadaşlarının, "Senden tiyatrocu" olmaz diyerek kendisini dışladığını ve bu durumun da 3-4 yıl sürdüğünü dile getirdi. Tekkanat, bu durumun kendisini hırslandırdığını ve tiyatroya daha çok sarılmasına neden olduğunu belirterek, bugün gelinen noktada da Mersin'de tiyatroda ilklere imza atmanın haklı mutluluğunu yaşadığını dile getirdi.

İçindeki fırtınaları dindirip, kendi yeteneklerini ortaya koyarak sahne aldığını ve 1984 yılından bu yana da sahnelerde olduğunu hatırlatan Mehmet Tekkanat, bu anlamda da tiyatronun kendisi için 'kutsal' olduğunun altını çizdi. Bugüne kadar tiyatro sahnesinde 30. yılını geride bırakanlar olmasına rağmen böylesi bir kutlamanın ilk kez kendisine nasip olduğunu savundu.

"ÇETO LAKABI ARTIK BENİMLE ÖZDEŞLEŞTİ ADIMI BİLE UNUTTUM GİBİ"

Mersin'in ilk özel tiyatro sahnesini kendisinin kurduğunu ve bu sahneye de Altan Erkekli gibi yaşayan bir ustanın ismini verdiğini kaydeden Tekkanat, önümüzdeki dönemde de 'ilk'lere imza atmaya da devam edeceklerini söyledi.

Tekkanat, 'Çeto' lakabının nereden geldiği yönündeki bir soruya da şu yanıtı verdi:

"Çeto, benim çocukluktan kalan bir lakabım. Babamın cezaevindeki arkadaşının adı 'Çeto'ymuş. Bana da böyle seslenmeye başladı. Ve o günden bu yana da gerçek adım olan Mehmet ismini neredeyse hiç kullanmıyorum. Adeta benimle bütünleşmiş bir lakap."

25 yıllık sanat yaşantısını 'olağanüstü ve dolu dolu yaşanmış bir hayat' olarak yorumlayan Tekkanat, tiyatro anlamında Mersin'de bir doygunluğa ulaştığını ancak bunun yanında bir de kente küstüğünü vurgulayarak, 3-4 yıl sonra kentten ayrılıp İstanbul'da sanat yaşantısını sürdürmeyi düşündüğünü söyledi.

Tekkanat, Mersinlilere değil kenti yöneten idarecileriyle birlikte 'tiyatrocu' olduğu iddia eden insanlara küstüğünün vurguladı. Kentte tiyatro sanatının gelişmesi ve ileriye taşınması noktasında üzerine düşen sorumluluğu fazlasıyla yerine getirdiğini ancak tüm bu mücadelenin sonucunda da çok büyük acılar çektiğini belirten Tekkanat, bunun da kendisini olgunlaştırıp, gençlere daha çok sarılmasına neden olduğunu anlattı.

Kendisine yönelik saldırılara karşı sanatı ve duruşuyla direndiğini belirten Tekkanat, sonuç itibariyle de savaşı kendisinin kazandığını, bunu da yetiştirdiği insanların sevgisinde görebildiğini kaydetti. Gençlerin önüne geçilmemesi aksine onların önünün açılması gerektiğini savunan Tekkanat, kendisinin de 25 yıllık sanat yaşantısında hep gençlerin önünü açmaya çalıştığını vurgulayarak, "Beni geçmeyen insan, benim öğrencim olamaz" dedi.

İHA
Yayın Tarihi : 15 Haziran 2009 Pazartesi 17:08:05


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?