'Aile hekimliği' uygulaması başlıyor

Mersin Aile Hekimleri Derneği Başkanı Gürbüz Şen, 'Aile Hekimliği' uygulaması ile hasta-doktor ilişkisinin en üst seviyeye çıkarak toplumda 'Benim doktorum' anlayışının yerleşeceğini söyledi.

Alt yapı çalışmaları uzun süre önce tamamlanan Mersin'de, 'Aile Hekimliği' uygulamasının 5 Temmuz tarihinde hayata geçeceği belirtildi. Mersin'in yanı sıra 41 ilde pilot bölge olarak uygulanmaya başlayacak olan 'Aile Hekimliği' ile ilgili açıklamalarda bulunan Mersin Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Gürbüz Şen, Mersin'in bu uygulamayı 2 yıldır beklediğini söyledi.

'Aile Hekimliği' uygulaması ile sağlık ocaklarının kapanıp, aile hekimlerinin farklı yerlerde hizmet vermesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirten Şen, aile hekimlerinin yine sağlık ocaklarında görev yapacağını, ancak sağlık ocaklarının adlarının Aile Sağlığı Merkezi olarak değiştirileceğini kaydetti. Uygulamanın getirdiği yeniliklerden ve faydalarından bahseden Şen, "Eskiden bir bölgeye bakan bir sağlık ocağı, bundan sonra hekim bazında belli bir nüfusa bakacak. Her hekimin 3 bin 500 nüfusu olacak ve buradaki insanların sağlık geçmişini, bugüne kadar geçirmiş olduğu rahatsızlıkları, çocuklarının aşılarını, yani tüm geçmişini kaydedecek. Bundan sonraki süreçte de o insanların yanında olacak. Bir nevi, insanların sağlığıyla ilgili alacağı her kararda, birlikte hareket edeceği bir hekimi olacak" dedi.

Mersin'de yaklaşık 440 aile hekiminin görev yapacağını dile getiren Şen, başlangıçta bütün uygulamalarda bir takım aksaklıklar meydana gelebileceğini ifade ederek, işte bu aksaklıkların önüne geçebilmek için Mersin Aile Hekimleri Derneği'ni kurduklarını söyledi. Dernek olarak Sağlık Müdürlüğü ile eşgüdüm içinde çalışarak, bu süreçte yaşanabilecek sıkıntıları minimum seviyeye indirmeyi amaçladıklarını belirten Şen, "Sağlıktaki hizmet kalitesini daha da arttırılması için çalışmalar yapacağız. Bugüne kadar sağlık ocakları, statükocu bir şekilde kendisine verilen malzemelerle hizmet veren yerlerdi. Mersin'de belki bugüne kadar sağlık ocağının yerini bile bilmeyen insanlar vardır. Ama Aile Hekimliği uygulaması ile hekim sahaya inecek. Bu, evde sağlık hizmeti verilecek demek değil. Tespit amaçlı evler gezilecektir muhakkak ama bu, kişinin, hekim tarafından 24 saat sağlık sorumluluğunun alınacağı anlamına gelmektedir. Bu şekilde hasta-hekim diyalogu çok daha iyi olacak ve hekim, kişinin sağlık sürecine direk katkıda bulunabilecek. Hasta adına aile hekimi, hastanelerdeki gerekli rezervasyonları yapabilecek. Yaşamın devam eden sürecinde, kişiyi sürekli takip edecek. Sağlık, kişinin ruhen, bedenen ve sosyelen iyilik halidir. İşte kişi, bu anlamda aile hekimi ile rahatlıkla görüşebilecek, danışabilecek. Bu uygulama, toplumda 'benim doktorum' anlayışını yerleştirecek" diye konuştu.

Mersin'de hekim olarak bu konuda büyük bir heyecan yaşadıklarını, Mersinlilerin sağlık hizmet kalitesini arttırabilmek adına gerekli tüm organizasyonları yapacaklarını vurgulayan Gürbüz Şen, uygulamanın, hekimlere getireceği faydaları da şu şekilde açıkladı; "Aile hekim bireysel, özgür, kendi başına karar alabilen bir insan olacak. Belli bir statükodan kurtulma ve kariyer elde etme imkanı bulacak. Bu çok güzel bir şey. Güncel tıbbı takip etmek bizim mesleğimizde çok önemli. Bu uygulama bize bunu sağlayabilir. Sağlık Bakanlığı bize 40 modüler eğitim taahhüt ediyor. Biz bunun heyecanını gerçekten yaşıyoruz. Aynı zamanda biz, üniversitemizin gücünü de arkamıza alarak bu çerçevede halka sağlık eğitimi vermeyi de düşünüyoruz. Bizler hekim olarak yapacağımız işi en kaliteli şekilde nasıl verebiliriz, onun kaygısını taşıyoruz. Bu sistem hekimi daha etkin çalışmaya itecek."

KİŞİNİN HEKİM SEÇME HAKKI

Uygulama başlangıcında insanların hekim seçemediğini, 6 ay süreyle atanan o hekimle çalışmak zorunda olduğunu belirten Şen, "6 ay sonra kendi Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki istediği hekimle, Aile Hekimi olarak anlaşabilir. Ama benim tavsiyem; bağlı bulundukları aile hekimi ile yola devam edilmesidir. İnsanlar mutlaka bu değişimi göreceklerdir. Hekimler, kendilerini hem sağlık hizmeti anlamında hem de bilgi, beceri anlamında geliştirmek zorundalar. Burada bir rekabet olacak, ama bu rekabet hizmet kalitesi noktasında olacak" dedi.