Almanya'nın iç pazardaki alışveriş merkezinin yanı sıra hipermarketlerin yaş sebze ve meyve ihtiyacını karşılayan firma temsilcileri, Mersin tarımını inceleyerek yatırım imkanlarını değerlendirdi.

Ziraat Mühendisi Lothar Biebrich, beraberindeki heyetle Mersin Ziraat Odası'nı ziyaret etti. Oda Başkanı Cengiz Gökçel ve diğer yöneticilerle bir süre sohbet eden Biebrich, daha sonra merkez ilçelere bağlı belde ve köylerde gerçekleştirilen tarımsal faaliyetleri yerinde inceledi. Mersin'in özellikle yaş sebze ve meyve tedariki noktasında oldukça önemli bir potansiyele sahip olduğunu ve bu durumu değerlendirmek istediğini kaydeden Biebrich, kentteki üretim modelleri ve rekolte konusunda birtakım araştırmalarda bulunduğunu anlattı.

Turunçgil, şeftali ve üzüm yetiştirilen alanlarda da incelemelerde bulunan Biebrich, bilgi aldığı çiftçiler ile Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin tükettikleri yaş sebze ve meyvelerin yetiştirilme aşamaları ve aradıkları özellikler hakkında görüştü. Türk tarımının özellikle son yıllarda oldukça önemli bir aşama kaydettiğini ifade eden Lothar Biebrich, izlenebilirliği sağlanmış, insan ve çevre sağlığına duyarlı ürünlerinse Mersin'in avantajı olarak öne çıktığını, kentte üretilen ürünlerin gönül rahatlığı içinde tüketilecek kadar güvenli olduğunu ifade ederek, "Mersin'de yetiştirilen yaş sebze ve meyveler, gelecekte Avrupa'da hak ettiği yeri alacaktır. Kentteki izlenimlerim bu yönde ve ben buna bütün kalbimle inanıyorum" dedi.

Mersin Ziraat Odası Başkanı Cengiz Gökçel ise, gerek Mersin tarımının, gerekse de kentte üretilen tarımsal ürünlerin önümüzdeki süreçte bir marka haline geleceğini iddia ederek, bu duruma kolay gelmediklerini ve çiftçilere yönelik uyguladıkları yoğun eğitim programlarının yanında tarımsal üretimin izlenilebilirliğinin de bunda etkili olduğunu anlattı. Cengiz Gökçel, hasat olduğuna erişmiş ürünlerin naturel halde Avrupa pazarlarına arzının sağlanması halinde, söz konusu ürünleri tüketen ülkelerin kesinlikle Türkiye dışında başka ülkelerin ürününü almayacağını iddia etti.

Bugün gelinen noktada Türkiye'de üretilen tarımsal ürünlerin, Avrupa pazarında hak ettiği değeri görmediğini savunan Gökçel, Almanya'nın ilgisinin ise bu noktada oldukça önemli olduğunu dile getirdi. Bu ilginin artması ve kabul görmesi açısından ihracata verilen teşvik primlerinin önemli olduğunu belirten Gökçel, oda olarak buradaki amaçlarının Mersin tarımının hak ettiği noktaya taşınması ve bölge üreticisinin refah düzeyinin artırılması olduğunu sözlerine ekledi.