Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Türkiye'deki toplam narenciye üretiminin 3.5 milyon tona ulaştığını ifade ederek, bunun bir milyon tonu ihraç edilirken geriye kalan bölümünün iç piyasada tüketilmesinde sıkıntı yaşandığını söyledi.

Eker, tarımsal desteklemeler kapsamında çiftçiye 6 milyar TL'lik bir destek verildiğini, bunun da kendilerinden önceki döneme göre yaklaşık 3 katı oranında arttığını vurguladı.

Mersin Valiliği öncülüğünde kentte bu yıl ikincisi organize edilen; 'Narenciye Festivali'ne katılan Bakan Eker, festival alanında üreticilerle bir araya gelip sorun ve sıkıntıları dinledi, vatandaşlarla da ayak üstü sohbet etti. Festival alanında açılan standları da ziyaret edip, kendisine ikram edilen narenciye ürünlerini de geri çevirmeyen Eker, Aktoroslar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin alanda kurmuş olduğu Yörük çadırında dinlendi. Ayakkabılarını çıkartıp çıdara giren Eker'e, Mersin Valisi Hasan

Güzeloğlu, AK Parti Mersin Milletvekilleri Kürşad Tüzmen ve Ali Er'in yanı sıra Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ile Festival İcra Komitesi Başkanı Abdullah Özdemir de eşlik etti.

Bakan Mehdi Eker, daha sonra festival kapsamında Mersin Ziraat Odası ile Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstisüsü'nce ortaklaşa düzenlenen; 'Turunçgil Yetiştiriciliği Kursu'nu başarıyla tamamlayan 40 çiftçi için düzenlenen 'Sertifika Dağıtım Töreni'ne de katıldı. Tören öncesinde Bulgaristan ve Gürcistan'dan festival için özel olarak davet edilen gösteri gruplarının etkinliğini izleyen Eker, keyifli anlar yaşadı. Burada konuşan Bakan Eker, tarım alanında son 8 yıllık zaman diliminde yapılanlar hakkında bilgi vererek, tarım alanında Türkiye'de ve sektörde yaşanan gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde de bulundu.

SIKINTILARIN AŞILMASI İÇİN ÇALIŞILIYOR

Festivallerin bir kentin tanıtımında olduğu kadar, kentlerin gelişiminde de önemli bir misyon üstlendiğini vurgulayan Bakan Eker, bu noktada da Mersin'in, Türkiye'nin bütün güzellik ve zenginliklerini bünyesinde bulundurduğunu kaydetti. Narenciye sektöründe yaşanan sorun ve sıkıntıların Türkiye'de ilk defa yine narenciye ürünleriyle birlikte böylesi bir organizasyonla dile getirildiğini anlatan Eker, bu durumun sorunun çözümü noktasında kentin yapıcı bir misyon üstlendiğini de ortaya koyduğunu savundu.

Türkiye'deki toplam narenciye üretiminin 2002 yılında 2.5 milyon ton olduğunu ve söz konusu rakamın 2009 yılı sonu itibariyle 3.5 milyon tona ulaştığı bilgisini de veren Eker, bunun da önemli bir gelişme olduğunu vurguladı. Dünya piyasalarında yaşanan daralmanın olumsuz etkilerinin Türkiye'ye de yansıdığını, sıkıntıların aşılabilmesi noktasında gerekli çalışmaların yürütüldüğünü dile getirdi.

"TARIMSAL ÜRETİM NOKTASINDA ÜRETİCİYE 6 MİLYAR TL DESTEK VERDİK"

Üretim noktasında 2009 yılında Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) aracılığıyla üreticiye 97 milyon 700 bin dolarlık maddi destek verildiğini açıklayan Tarım Bakanı Mehdi Eker, 2010 yılında da şu ana kadar verilen destek miktarınınsa 55 milyon dolara ulaştığını söyledi. 2010 yılında sadece Mersin'de ihracat edilen narenciye miktarının 355 bin ton, yaş meyve-sebze miktarınınsa 378 bin ton olduğuna işaret eden Eker, bunun önemli bir gelişme olduğunun altını çizdi. Türkiye'de tarımın daha iyi bir noktaya

taşınması, daha fazla gelir elde edilebilmesi, üreticilerin emeğinin karşılığını alabilmesi adına çaba sarf ettiklerini belirten Eker, kendilerinden önceki dönemde Türk çiftçisine bir milyar 800 bin TL destek verilirken, bu rakamın kendi dönemlerinde yaklaşık 3 kat artarak bugün Türk çiftçisine verilen desteğinse 6 milyar TL'ye ulaştığını belirtti. 2010 yılı Kasım ayı sonu itibariyle Mersin'e verilen tarımsal desteklerinse 50 milyon TL olduğunu ifade eden Bakan Eker, 'Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Projesi' kapsamında yürütülen çalışmalar hakkında da bilgi verdi.

"NARENCİYEDE ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİNE GİDİLMESİ BİR ZORUNLULUKTUR"

Kentte faaliyetlerini sürdüren Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü'nün sadece Mersin için değil, aynı zamanda da Türkiye açısından önemli olduğunu vurgulayan Eker, enstitüde bugün 'çekirdeksiz limon' üretimi yapıldığına dikkat çekerek, üretilen ürünlerin de Mersin üzerinden Türkiye'ye ve dünyaya tanıtıldığını dile getirdi. Üretilen narenciyenin sadece yılın birkaç ayı pazara sunulması halinde burada çok ciddi sorunlar yaşanabileceği uyarısında da bulunan Bakan Eker, yılın belirli bölümlerine

yayılacak şekilde ürün çeşitliliğine gidilmesi gerektiğini, bunun yapılması halinde Eylül ayından başlayıp Mayıs ayına kadar devam edebilecek bir hasat dönemi de oluşturulabileceği gibi pazarlama sorununun da bir nebze de olsa aşılabileceğini ifade etti.

"2.5 MİLYON TONLUK NARENCİYE İÇ PAZARDA TÜKETİLEMİYOR"

Eker, konuşmasını da şöyle sürdürdü:

"Bunu yaparken de bizim iç pazarı da zorlamamız lazım. Bugün baktığımız zaman Anadolu'nun birçok yerleşim bölgesinde olduğu gibi köylerde de gelen misafirlere asitli ve gazlı içecekler ikram ediliyor. Türkiye'de 3.5 milyon ton narenciye üretiliyor, bunun bir milyon tonu yurtdışına ihraç edilirken, geriye kalan 2.5 milyon tonuysa iç piyasada tüketilemiyor. Bu sorunu aşmamız, çözüm yolu aramamız lazım. Üretimi arttırırken, ulusal ve uluslararası pazarlardaki payımızı da arttırmamız gerek. Bu konuda devlet

olarak üreticilerimize gerekli tüm desteği vermeye hazırız. Dün olduğu gibi bugün de üreticimizin yanındayız."

"ARTIK HER ŞEYİ DEVLETTEN BEKLEME DÖNEMİ GERİDE KALDI"

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, artık her şeyi devletten bekleme döneminin geride kaldığını vurgulayarak, meslek kuruluşlarının da hangi sektörde olursa olsun uluslararası rekabete kendilerinin en iyi şekilde hazırlamaları gerektiğini, bu nedenle de herkesin çok fazla çalışması gerektiğini söyledi. Ekonomik koşullara ve iklimsel özelliklere bağlı olarak farklı bölgelerde yine farklı ürünler yetiştirilebilmesi noktasında çalışmalarda bulunduklarını anlatan Bayraktar, özellikle narenciyede kalite ve

standart bakımından önemli mesafeler alındığını, bunun da sevindirici bir gelişme olduğunu ancak bunun yeterli olmadığını, verimlilikte süreklilik kaydeden bir sürece girilmesi gerektiğini dile getirdi.

"TÜRKİYE'NİN İLK 'TARIM TEKNOPARKI' MERSİN'DE HAYATA GEÇİRİLECEK"

Mersin Valisi Hasan Güzeloğlu da, 'Narenciye Festivali' ile birlikte bir kamuoyu oluşturarak, kentin tanıtılması ve kendini daha iyi tanıtabilmesinin yanında zenginliklerini ortaya koyabilmesi noktasında festivalin önemli bir misyon üstlendiğini vurguladı. Güzeloğlu, "Artık rekabete açık olan uluslararası pazarlarda ürün kalitesini arttırıp, en üst düzeydeki ürünü pazara sunmak zorundayız. Bunu yapabilme adına da Türkiye'nin ilk 'Tarım Teknoparkı'nı Mersin'de hayata geçireceğiz. Teknoparklar aracılığıyla

tarımı bilimle buluşturup, nitelikli üretimin temelini de atmış olacağız. Bu konuda tahsis için Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'ndan gerekli onay da çıktı" diye konuştu.

"KARADENİZ İÇİN ÇAY VE FINDIK NEYSE MERSİN İÇİN NARENCİYE DE ODUR"

Mersin Narenciye Festivali İcra Komitesi Başkanı Abdullah Özdemir ise, kentin üretimde olduğu gibi ihracatta da önemli bir konumda olduğunun altını çizerek, bugün Türkiye'deki toplam narenciye üretiminin yüzde 30'luk bir bölümünün, dünyadaki narenciye üretimininse yüzde 6'sının Mersin'den gerçekleştirildiği bilgisini verdi. Türkiye'nin toplam narenciye üretiminin yüzde 85'lik bir artışla 3.5 milyon tona ulaştığını tekrarlayan Özdemir, yapılan toplam yaş meyve-sebze ihracatınınsa yüzde 70'ini narenciye

ürünlerinin oluşturduğuna işaret etti. Özdemir, "Karadeniz için fındık ve çay neyse, Mersin için de narenciye aynı anlamı taşıyor. Limonu, portakalı yola dökmekle bir şey elde edemezsiniz. Eğer bunu yaparsanız siz de ürüne değer vermemiş olursunuz. Narenciyeye ancak festivallerle değer verebilirsiniz. İşte biz de bunu yapmaya çalışıyoruz" dedi.

Konuşmaların ardından Bakan Mehdi Eker tarafından, 'Turunçgil Yetiştiriciliği Kursu'nu başarıyla tamamlayan 40 çiftçiye sertifikaları takdim edildi.