Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Türkan, dünya nüfusunun hızla artmasına karşın, yeterli besin üretilemediğini ifade ederek, 2040 yılında nüfusun 9 milyara ulaşacağının öngörüldüğünü, bu nedenle de önümüzdeki 30-40 yıllık zaman diliminde 10 bin yılda üretilen besin kadar üretim yapılmasının bir zorunluluk olduğunu söyledi.

Mersin Üniversitesi (MEÜ) tarafından, bu yıl 16.'sı organize edilen; 'Kültür ve Spor Şenlikleri' kapsamında Doğa ve Kültür Varlıklarını Koruma Topluluğu tarafından; 'Genom Sonrası Çağda Bitki Biyolojisindeki Gelişmeler' konulu bir konferans gerçekleştirildi. Çiftlikköy Merkez Kampusu Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi B Salonu'nda düzenlenen etkinliğe yoğun ilgi gösterilirken, oturuma Prof. Dr. İsmail Türkan konuşmacı olarak katıldı.

Bitki biyolojisinin gelişim süreçlerini değerlendiren Türkan, 1980'li yıllarda yaşanan; 'Genom Çağ' ve 1990'lı yılların sonunda başlayan 'Genom Sonrası Çağ' ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu.

Bitki biyolojisinde 1980'li yıllarda bir dalga yaşandığını hatırlatan Türkan, bitkilerin büyümesi, gelişmesi ve üremesinin açıklanmasında genetik ve moleküler genetiğin etkili olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Türkan, 20. yüzyılın sonunda yeni bir dalganın etkili olmaya başladığını ifade ederek, ilk bitkinin tüm gen haritasının açıklanarak genom çağın sona erdiğini belirtti.

Son 10 yıllık zaman diliminde 'Genom Sonrası Çağ'ın yaşandığına dile getiren Türkan, söz konusu zaman diliminde elde edilen bilgilerin her geçen gün arttığına işaret etti. 21. yüzyılda küresel sorunların yaşandığını ve bu sorunların; küresel iklim değişiklikleri, beslenme ve enerji sorunları olmak üzere üç ana teması olduğunu kaydeden İsmail Türkan, tüm bu sorunların her yıl bitkisel üretimde kayıplara neden olduğunu söyledi.

Türkan, "Dünyanın artan nüfusu karşısında yeterli besin üretilemiyor. Bugün dünya nüfusu 6,5 milyar ve en az 1 milyar kişi yetersiz besleniyor. 2040 yılına kadar nüfusun 9 milyara çıkacağı öngörülüyor. Bu da demektir ki; önümüzdeki 30-40 yılda, 10 bin yılda ürettiğimiz kadar besin üretmek zorundayız. Hem de bunu giderek değişen iklim koşullarında yapmak zorundayız" dedi. Dünyadaki besin stoklarının azaldığının, küresel et tüketimi ve dane temelli biyoyakıt üretiminin arttığının altını çizen Türkan,

"Çözüm olarak ticari gübre ve suya az gereksinim duyan biyotik ve abiyotik streslere dirençli kültür bitkileri geliştirmek zorundayız" diye konuştu.

Genom sekansı tamamlanan ve devam eden projeler hakkında da bilgi veren Prof. Dr. İsmail Türkan, 2000'li yıllara kadar bitki biyolojisine bütünsel yaklaşılmadığını belirterek, sistem biyolojisi yaklaşımına örnekler verdi. Son yıllarda bitki biyolojisinde devrim niteliğinde buluşlar yaşandığını da sözlerine ekleyen Türkan, çiçeklenmenin denetlenmesi ve abiyotik streslere yanıt ve sinyal yollarında yaşanan gelişmeleri bitki biyolojisinde çığır açan iki önemli buluş olarak niteledi.