Atatürk Caddesi üzerindeki Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası önünde toplanan bir grup çevreci, üzerinde mısır fotoğrafının olduğu dev bir balon hazırlayarak, 'Gıda, Tohum Haktır. GDO'ya Hayır' mesajı verdi. Üzerinde genetiği değiştirilmiş gıda ürünlerinin yer aldığı fotoğraflar da taşıyan grup adına açıklama yapan Mersin Çevre Dostları Derneği Başkanı Suna Kılıççı, GDO'yu 'genetik terörizm' olarak yorumladı. Kılıççı, GDO'nun doğal yollarla gerçekleşmeyen, modern biyoteknoloji kullanılarak bir

organizmaya ait genin diğer bir organizmaya aktarılması işlemi sonucu olan yeni organizma olduğuna dikkat çekerek, bugün bebek mamaları da dahil olmak üzere market raflarında tüketime sunulan mısır ve soya ağırlıklı GDO'lu ürünler olduğunu iddia etti. GDO'lu ürünlerin bağışıklık sisteminin çökme riskini arttırdığını, bunun yanında kanser başta olmak üzere birçok bilinmeyen hastalığı tetiklediğini ileri süren Kılıççı, "Genleriyle oynanmış gıdaları tüketmek insana zarar verir. Alerjik durumlara neden olur,

bağışıklık sistemini çökertir. Biz, neden kendi yağımız dururken soya kullanalım? GDO'lu mısırdan elde edilen katkı maddelerinin kullanımı insanlara zarar veriyor. Yıllardan beri soya üzerinde propagandalar yapılır ve etin yerini tutabileceğinden söz edilir. Demek ki, yıllardır İsrail'den gelen GDO'lu fasulyeleri et yerine yiyormuşuz" dedi.

Kılıççı, Türkiye'nin GDO'lu tohumlara ihtiyacı olmadığını, bu tohumların ve GDO'lu besinlerin sağlıklı, güvenilir olmamasının yanında verimi ve besin değeri yüksek ürünler de olmadığını vurguladı. GDO'lu ürünlerin tarıma, ekolojiye, insan sağlığına, gıda egemenliğine ve biyolojik çeşitliliğe karşı en önemli tehdit ve saldırı olduğunu ifade eden Kılıççı, bugün kapıdaki tehlikenin farkına varılmasını istedi ve GDO'lu ürünlerin Türkiye'ye girişine karşı çıkılması çağrısında bulundu.

Yapılan açıklamanın ardından çevreciler, Atatürk Caddesi üzerinde kurdukları stantta GDO'lu ürünlere karşı imza kampanyası başlattı.