Mersin'de, 1999 yılında çobanlar tarafından tesadüfen bulunan ve dünyanın 8. harikası olarak gösterilen 'Gilindire (Aynalıgöl) Mağarası', turizme kazandırılarak bölge ekonomisine katkı sunulması hedefleniyor. Mersin'in Aydıncık ilçesinde yer alan ve içinde her türden damlataş oluşumlarının bulunduğu mağarada; denizle aynı seviyede bir de gölde dikkat çekiyor.

Balıkçı teknesiyle bir saatlik bir deniz yolculuğunun ardından ulaşılabilen ve giriş ağzı deniz yüzeyinden 46 metre yukarıda bulunan mağaranın turizme kazandırılabilmesi noktasında başlatılan çalışmaları yerinde inceleyen Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, burada proje hakkında da bilgi aldı. Mersin'de turizmi geliştirerek, 12 aya yayabilme çabası içinde oldukların vurgulayan Aksoy, bu nokta da kentte yer alan mağaraları da turizme kazandırabilmek için oldukça önemli çalışmalar ortaya koyduklarını anlattı. İl Özel İdaresi'nin mevcut imkanları doğrultusunda oluşturulan bütçeyle birlikte gerekli projelerin hazırlandığını ve bunların da önümüzdeki dönemde hayata geçirileceğini açıklayan Vali Aksoy, bunun yanında Çukurova Kalkınma Ajansı'na (ÇKA) bir proje sunarak, bölgedeki yatırımlar için ek bir kaynak oluşturmayı da amaçladıklarını söyledi.

Gilindire Mağarası'nın iç kısmını aydınlatabilmek için proje hazırlandıkları bilgisini de veren Aksoy, bunun yanında mağaraya giden yolun da asfaltlanarak, bölgeye gelecek turistlerin konaklaması için de gerekli yapıların oluşturulacağını anlattı. Mağaranın bölge turizmine kazandırılarak, sektörün gelişmesine olumlu katkılar sunacağına inandığını dile getiren Aksoy, "Mersin, oldukça önemli doğal ve tarihi güzelliklere sahip. Ama mevcut potansiyelimizi Türkiye'ye ve dünyaya iyi tanıtmak, tüm bu değerleri paylaşmak zorundayız. Biz bunun çabasını veriyoruz. Avrupa'dan ve dünyanın çeşitli bölgesinden gelecek olan turistleri kentimizde ağırlamak istiyoruz" dedi.

Temel hedeflerinin; Mersin'de turizmi daha iyi bir noktaya taşıyabilmek olduğunu ifade eden Hüseyin Aksoy, özellikle sahil yoluyla ilgili olarak başlatılan yol genişletme çalışmalarının tamamlandığını, Mersin-Antalya arasında bir süre önce başlatılan; 'bölünmüş yol' çalışmalarının da tüm hızıyla devam ettiği bilgisini verdi. Söz konusu yolun bölgenin gelişmesi adına atılan önemli bir adım olduğunu savunan Aksoy, turizm potansiyelinin geliştirilmesine tüm bu çalışmaların olumlu katkılarda bulunacağına inandığını dile getirdi. Bölgede turizmin yanında tarımsal ürünlerin de öne çıktığını vurgulayan Aksoy, bu ürünlerin hedef pazarlara ulaşabilmesinde yol çalışmalarının da önemli bir misyon üstleneceğinin altını çizdi.

GİLİNDİRE MAĞARASI HAKKINDA

Toplam uzunluğu 555 metre olan ve dünyanın sekizinci harikası olarak gösterilen; 'Gilindire (Aynalıgöl) Mağarası'; sarkıt, dikit, sütun, duvar ve perde damlataşları, akma taşlar ve mağara iğnesi gibi her türlü damlataş oluşumlarıyla kaplı. Dev boyutlara ulaşan ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken söz konusu damlataşların genişliği yer yer 100, tavan yüksekliği de 18 metreye ulaşıyor. Mağaranın sonunda genişliği 18-30, uzunluğu 140 ve derinliği de 40 metreye ulaşan bir göl yer alıyor. Gölün ilk 10 metresinde acı, sonraki derinliklerdeyse tuzlu su yer alırken, yine göl içindeki sıcaklığın hemen hemen aynı olduğu belirtiliyor. Mağaranın çok sıcak ve nemli bir hava var ve bu havanın da yaz-kış önemli bir değişikliğe uğramadığının altı çiziliyor. 2000 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 'kültür ve tabiat varlığı' kapsamına alınan mağarada, M.Ö. 5000 ile 3000 yıllarına tarihlenen yonca yapraklı testi kırıkları da bulundu.