DSP'li Yıldırım kendine güveniyor

DSP Akdeniz Belediye Başkan Adayı Kenan Yıldırım, kentte 2 ayrı Mersin oluşturulduğunu ve bu duruma son vererek, insanların Akdeniz'de yaşamaktan mutlu olduğu ve yüzlerinin güldüğü bir ilçeyi yine bölgede yaşayan insanlarla birlikte inşa edeceklerini söyledi.

Bugün gelinen noktada halkın siyasilere olan güvenini yitirdiğini ve artık onlara inanmadığının altını çizen Kenan Yıldırım, siyasetçilerin seçim döneminde vaatlerde bulunduğunu ancak kazandıktan sonra bunları unutarak, kendisini başkanlık görevine getiren halka sırtını döndüğünü anlattı.

Yıldırım, kendisinin 2 dönem boyunca Kazanlı Belde Belediye Başkanlığı görevini yürüttüğünü hatırlatarak, 10 yıllık zaman diliminde beldeyi halkla birlikte yönettiklerini ve her zaman halktan yana bir duruş ortaya koyduğunu, bu nedenle de seçmenle arasında bir güven ilişkisi geliştiğini belirtti.

Hayata geçiremeyecekleri hiçbir projeyi anlatmadıklarını, yapamayacakları şeyin de sözünü vermediklerini ifade eden Yıldırım, “Her şeyi açık yüreklilikle konuşup, insanlara net bir şekilde anlatıyoruz. Ve bu samimiyetin de insanları ikna ettiğine inanıyorum. Öyle adaylar var ki, uçuk projeleri anlatıyorlar. Olaya geniş bir yelpazede baktığınız zaman söyledikleri projeleri yapacak belediye bütçesi olsa dahi, mevzuatın müsaade etmediği şeyleri halka vaat ediyorlar. Bu adaylar hayal dünyasında yaşıyorlar. Öncelikle bu arkadaşlar yasalara şöyle bir göz atsınlar. Okuyup, belediye kanunlarının ne olduğunu öğrensinler. Öğrensinler ki, bir belediye başkanının neyi yapıp, neyi yapamayacağını bilsinler” dedi.

Siyasetin çıtasının yükseltilip, kalitesinin arttırılmasından yana olduğunu anlatan Yıldırım, halk ile siyasetçi arasında kaybolan güven ilişkisi nedeniyle bugün insanların herhangi bir siyasi partiye odaklanmadığını ve Mersin genelinde hiçbir siyasi partinin kemikleşmiş oyu da olmadığının altını çizerek, bu nedenle de inandırıcı ve ikna edici projeleri olanların, iyi bir ekip çalışmasıyla sonuca ulaşacağına inandığını söyledi.

Yıldırım, bu konuda kendisine güvendiğini ve Akdeniz'de başarılı olacaklarından da emin olduklarını dile getirdi. Akdeniz için; 'küçük Türkiye modeli' yakıştırmasında bulunan Yıldırım, bu nedenle de ilçede belediye başkanlığı yapacak kişinin çok dikkatli hareket etmesi uyarısında bulunarak, bölgede sosyal devlet anlayışının ön plana çıkartılmasının da şart olduğunu savundu.

Yıldırım, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Bölgede inşa edilecek olan sosyal barış, aynı zamanda da huzur ve refahın da artmasını sağlayacak ve Türkiye'ye örnek olacaktır. Bu durum da ülkede yaşayan insanlar arasındaki barış, kardeşlik ve sevgi ilişkisini daha da güçlendirecektir. Bunu fark eden bir siyasetçi olarak; 'Türk, Kürt, Arap, sunni, alevi, sağcı, solcu, zengin, fakir fark etmez önce insan' sloganıyla yola çıktım. Çünkü etnik köken üzerine siyaset yapmanın toplumda kutuplaşmaları da beraberinde getireceğini düşünüyorum. Bu nedenle de tüm adaylara çağrıda buluyorum; hiç kimse etnik köken üzerinde siyaset yapmasın. Toplumda var olan barış ve kardeşliği bozmasınlar. Siyasilerin oy uğruna böylesi bir girişime girmeleri, toplumda kutuplaşmaları doğurur ve bu da çok tehlikeli bir gelişmedir. Sakın ama sakın hiçbir siyasetçi böylesi bir şeye girişmesin.”

Yerel seçimlerde önemli olanının projelerle birlikte adayın özgüveni olduğuna dikkat çeken Yıldırım, rakiplerine de seslenerek ayağı yere basan ve insanları ikna eden projelerle yola çıkmalarını istedi. Kendisinin Arap alevisi olduğunu ve bu nedenle de geçmiş dönemlerde; “Arap alevilerinin oylarını bölüyor” şeklinde suçlamalarla karşı karşıya kaldığını anlatan Kenan Yıldırım, bunun alevilik kültürüyle bağdaşmayan bir durum olduğunu ifade ederek, alevi kültürünün temelindeyse insan sevgisi ve hoşgörünün yattığını vurguladı. Yıldırım, alevi kültürüne hiç yakışmayan bir suçlama beni ciddi anlamda rahatsız etti, kendisinin etnik kökende siyaset yapacak biri olmadığını ve bundan sonraki süreçte de böylesi bir durumun söz konusu dahi olamayacağını belirtti.

Bugün Akdeniz'de yaşayan insanların gerek kent gelirlerinden, gerekse de belediye hizmetlerinden tam olarak yararlanamadığını ve tüm bunlarla birlikte Mersin'de adeta 2. bir kent oluşturulduğunu savunan Yıldırım, kendi içinde ayrışan iki ayrı kent imajına son verilerek, ilçeye ciddi anlamda belediyecilik hizmeti verilmesinin de bir zorunluluk olduğunu kaydetti.

Yıldırım, kendisinin belediye başkanlığı görevine gelmesi halinde; 2 ayrı Mersin'i tek bir kent haline getireceklerini ve 'kenar mahalle' diye tabir edilen; Çay, Çilek, Karaduvar, Özgürlük, Siteler, Gündoğdu, Hal mahallesi gibi yerleşim alanlarında ciddi çalışmalar ortaya koyarak, buradaki insanların da yaşam kalitesini yükselteceklerini söyledi.

Yıldırım, “İnsanca ve hakça bir düzen kuracağız. Hayatından mutlu ve güler yüzlü insanların yaşadığı bir Akdeniz'i yine kentte yaşayanlarla birlikte inşa edeceğiz” diye konuştu.