Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, artık devrin kar değil ar devri olduğunu belirterek, toplumdaki herkesin yaşanılan süreci atlatabilme noktasında gönül birliği yaptığını söyledi.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından hayata geçirilen 'Kriz Varsa Çare de Var' adlı kampanyanın dördüncü mesajı 'Gücüne İnan' oldu. Kampanyayla ilgili değerlendirmelerde bulunan MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, yaşanan global kriz ortamında birçok işletmenin ayakta kalabilme adına zarar etmeyi göze aldığını hatırlatarak, söz konusu kararlılığın sürdürülebilmesinin de hükümetin gerekli tüm önlemleri almasına bağlı olduğunu söyledi.

Aşut, bir yandan iç piyasayı canlandıracak tedbirlere odaklanılırken, diğer yandan da orta vadede dış talebe dayalı büyümeye geçiş ve sanayinin rekabet gücünü arttırıcı yapısal reformların ortaya konulmasının bir zorunluluk olduğunu vurguladı. Önyargıların bir kenara bırakılarak, zihinlerdeki ezberin bozulması gerektiğinin altını çizen Aşut, bu noktada Mersin'in artık kendine güvenmesi gerektiğini anlattı.

Aşut, "Devir kar değil, ar devri oldu. Türkiye olarak krize inat ayakta kalma ve bu süreçten güçlü çıkma savaşı veriyoruz. Birçok firmamız, işçi çıkarmamak için zarar etme pahasına çalışıyor. İnsanımız, bu mücadeleyi anlayarak bütçeleri ölçüsünde alışveriş yapmaya çalışıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan 'Tüketici Güven Endeksi Değerleri' de bize bunu söylüyor. Endekse göre tüketici güveni bir önceki aya göre yüzde 3.12 artmış durumda. Toplumdaki herkes elbirliğiyle, gönül birliğiyle bu süreci atlatmaya çalışıyor. Böylesi olağanüstü bir ortamda, alışıldık yöntemlerle suçlama psikolojisiyle yola devam etmeye imkan yoktur.Spekülatif, doğru olmayan yöntemlerle hareket etmek hepimizin sonu olur" dedi.

"ÜSTÜMÜZE DÜŞEN KRİZİN YAYGARASINI YAPMAK DEĞİL ÇARE OLMAKTIR"

Mersin'in zengin bir potansiyeli içinde barındıran bir kent olduğuna dikkat çeken Aşut, 1980'li yıllarda yaşanan yoğun göçe rağmen kendi deyimiyle Anadolu'nun ruhuna yakışır bir şekilde göçle gelen nüfusu kente entegre ettiğini ve bunu da büyük bir sosyal patlamaya meydan vermeden, herkesin ortak paydası olan ticaretin hoşgörüsü içinde gerçekleştirdiğini anlattı.

Aşut, "1980'lerde yaşadığı sorunlar bitmeden 1991'deki Körfez Krizi'nde ticareti büyük yara almıştır. 2000'leri devasa işsizlik oranları, ekonomik krizle geçiren kentimiz kendine güvenmiş ve 10 yılda Türkiye'nin öncü kentlerinden biri olmayı başarmıştır. 1972 yılında Mersin'den gerçekleşen ihracat bugünkü değeriyle bin 700 TL, ithalat bin 500 TL iken bu rakam 5.2 milyar dolar ihracat, 9.6 milyar dolar ithalat hacmine ulaşmıştır. Bu bir başarı öyküsüdür. O günlerde kimse 'Acaba yapabilir miyiz?' veya 'Olmaz' demedi, aksine 'Nasıl yapılır?' diye sordu. Şimdi de aynı soruyu kendimize sormak zorundayız. Üstümüze düşen görev krizin yaygarasını yapmak değil, çare olmaktır" diye konuştu.

Öncü kent olmanın aynı zamanda sorumluluk almak anlamına geldiğini dile getiren Şerafettin Aşut, uygulamaya konulan 'RIS-Mersin Projesi' kapsamında yapılan çalışmaların etkisinin bugün ilköğretim düzeyinden üniversiteye, alt gelir grubundan üst gelir grubuna kadar toplumun birçok kesiminde etkisini gösterdiğini kaydetti. Projenin insanların kendisine olan güvenini de arttığını ifade eden Aşut, bu güvenin devam etmesi gerektiğini, kendine güvenmeyen, değişimden korkan insanların da suçlayıcı olduğunu söyleyerek, "Oysa biz kararlıyız ve Mersin'in kazanacağına inanıyoruz" dedi.

Mersin'in Türkiye'de de örnek gösterilen bir kent olduğunu ifade eden Aşut, 'Kriz Varsa Çare de Var Kampanyası' ile başlatılan seferberliğin Mersin'in ruhunu yansıttığını kaydetti. Aşut, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Kampanya, bir arada olmanın, işbirliği yapmanın her zaman kazandıracağını anlatıyor. Mersin bunu bildiği için Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Orta Asya ile ticari bağlar kurmanın mücadelesini sadece müteşebbis ruhuyla, yetişmiş insan kabiliyetiyle, işçilerimizin emeği ve sabrıyla veriyor. Çünkü kendi gücümüzle çok daha iyi yerlere geleceğimize inanıyoruz."

İHA

Yayın Tarihi : 23 Haziran 2009 Salı 18:49:03