Mersin Sanayici ve İşadamları Derneği (MESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Doğan, bugün Türkiye'de yaşananları 'Kurtuluş Savaşı' dönemindeki ağır travma koşullarını hatırlattığını ifade ederek, bu nedenle herkesin sağduyulu olması gerektiğini söyledi.

Yeni bir yıla girilirken, tüm dünyayı olduğu gibi Türkiye'yi de etkileyen krizin sancılarının sürdüğünü ifade eden Ali Doğan, üretim ve istihdam oluşturan işletmelerin ardı ardına kapanarak, işsiz sayısının her geçen gün arttığı bir ortamda tüm ülkelerin yeni önlemleri tartışıp kararlar alırken, Türkiye'de ise sokakların piyasaya hakim olduğunu, toplumdaki kaygıların derinleştiğini, bunun yanında üretim ve istihdamın yeterli konuşulmadığını kaydetti. Böylesi bir tabloda 2010 yılında iş dünyası olarak önlerini göremediklerinin altını çizen Doğan, dünya finans sektörünün çöküşüyle başlayan sürecin Türkiye'de finans sektörünün rahat etmesiyle devam ettiğini ancak buna rağmen üreten işletmelerin iflas ederken, bankacılık sektörünün yıl sonunda 20 milyar doların üzerinde kar elde ederek yüzde 43'lük bir oranla tarihi bir rekor kırdığını hatırlattı.

Doğan, “Vatandaşlarımız işsizlik ve ekmek sorunuyla boğuşurken, siyasilerimiz kısır tartışmaları ile egolarını tatmin etmekte ve gündem her gün daha da gerilmektedir. 'Demokratik Açılım' tartışmaları ve partiler arası diyalog yolları aranırken, siyasilerimizin farklı yollarla tartışma yöntemini benimseyip bu diyalogu kısır bir tartışma ortamına taşıması, demokrasinin olmazsa olmazı olan birlikte hareket etme ve anlaşma ortamından uzaklaşılmaktadır. Arkasından da yıllardır gündemde olan ve ancak uzun süredir tartışılmadığı için unutulan DTP'nin kapatılması hızlıca gündeme girmiş ve peş peşe gelen kararlar, talihsiz eylem ve söylemler ülkeyi derin kaosa sürüklemektedir” dedi.

Tokat'ta 7 askerin şehit edilmesinin yanında İzmir, İstanbul, Muş, Diyarbakır ve Mersin'de vatandaşların terör örgütü yandaşlarına karşı kendilerini taş, tabanca ve baltayla savunma içgüdülerinin kendilerine 'Kurtuluş Savaşı'nda yaşanan ağır travma koşullarını hatırlattığını kaydeden Doğan, bunun iş dünyası olarak kendilerinde derin kaygılara neden olduğunu dile getirdi. “İşadamları kendi işine baksın” şeklindeki söylemlere de sert tepki gösteren Doğan, iş dünyasının kendi hatalarından çok siyasi hataların bedelini ödediğini, kapanan işletme ve işsiz kalan insanların da siyasilerin yapmış olduğu hataların bir sonucu olduğunu ileri sürdü.

“TÜRKİYE'NİN ACİLEN DEMOKRATİK SİVİL BİR ANAYASA'YA İHTİYACI VAR”

Türkiye'de demokratik sivil bir Anayasaya şiddetle ihtiyaç olduğunu vurgulayan Doğan, "Parça parça servis edilen demokratikleşme paketleri sorun çözmekten çok kaosa neden oluyor. Servis edilen her paket, sorunun muhatabı olmayanlarda hak kaybına uğradığı izlenimini vermekte ve karşı örgütlenmelere neden olmaktadır. Bu yöntem sorun çözmekten çok sorunu çözümsüz hale getirmekte ve toplumu daha da germektedir. Ülkemizde derin bir demokrasi sorunu vardır. Bu demokrasi sorununu öncelikle siyasi partilerimiz kendi içinde uygulayarak çözmelidirler. Kendi içerisinde demokrasiyi sağlayamayan siyasi partiler ve diğer kurumlar, başkalarına demokrasi dersi vermemelidir. Bu sorunların çözülmesi için Anayasa ile beraber siyasi partiler ve seçim yasasının ivedilikle değişmesi gerekmektedir” diye konuştu.

Siyasetin kaos oluşturma sanatı değil, tam tersine refahı tahsis etme sanatı olduğuna işaret eden Doğan, öncelikli olarak yapılması gerekenin, siyasi partilerin ve ülke insanının sağduyulu bir şekilde hareket etmesi olduğunu belirtti. Doğan, bugün yaşanılanları 1980'li yılların öncesine benzeterek, o dönemlerde hayat verilen canavarın toplumun tüm kesimlerini tehdit ettiğini ve aynı canavarın yine tehdit savurmak için fırsat kolladığı uyarısında bulundu. Türkiye'de demokrasi adına önemli bir yol kat edilmişken, yeniden karanlığa gömülmeme adına sokağa heveslenenlerin ve kurşun atmaya hevesli olanların da her şeyin bir karşılığı olduğu gerçeğini göz ardı etmemesi gerektiğini vurgulayan Doğan, atılan her kurşun ya da taşın bir gün atan kişiye ya da sevdiklerine dönebileceğini söyledi.

Doğan, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Aşırı milliyetçilik, bütün zamanlarda insanlığa zarar vermiş ve sayısız acılar yaşatmıştır. Tek taraflı dayatmalar ve zora dayalı kabuller şiddetle çözülmeye çalışılmıştır. Ve bir sonuç elde edilememiştir. Eğer sorunlarımızı birlikte çözersek gönüllü birlikte olmanın erdemini ve huzurunu yaşarız. 21. yüzyıl bizim yüzyılımız olur. Önümüzdeki yılların ülkemize huzur, refah ve mutluluk getirmesini istiyorsak, iktidarı ve muhalefeti ile tüm kurumları ve yurttaşlarımızı sabırlı olmaya, hoşgörüye, sağduyuya ve birlikte hareket etmeye davet ediyoruz.”

İHA

Yayın Tarihi : 16 Aralık 2009 Çarşamba 14:41:02

Güncelleme :16 Aralık 2009 Çarşamba 15:00:20