İlçe Tarım Müdürü Levent Abaş yaptığı açıklamada, Doğu Akdeniz Bölgesi'nde Toros Dağlarının güney eğiminde yer alan ilçenin, mikro klima iklimi özelliğiyle kayısı üretimi için coğrafi açıdan en ideal bölge konumunda olduğunu belirtti.

Türkiye'nin sofralık kayısı tüketiminin yüzde 70'inin Mut'tan, kalan yüzde 30'luk bölümünün ise Akdeniz kuşağındaki diğer yörelerden karşılandığını belirten Abaş, Bu yıl rekolte ve kalite üreticinin yüzünü güldürürken, bir başka sevindirici gelişme de ihracatta yaşandı. Rusya'ya ağırlıklı olmak üzere Bulgaristan ve Romanya ülkelerine kayısı ihraç ediyoruz. 21 Mayıs’tan bu yana bin 550 ton kayısı ihraç edildiğini ifade eden Abaş hedefin 20 bin ton olduğunu söyledi.

2011 yılı itibarıyla 55 bin 240 dekarlık kayısı bahçesinin kayıt altına alındığını kaydeden Abaş, “İlçede ağırlıklı olarak, precoce de Thriyinthe, Septik, İtalyan, Tokalı, Tokaloğlu, Bebeko, Karacabey, Ninfa, Şekerpare ve Çağataybey cinsi kayısı üretimi yapılıyor. Havaların biraz serin olması nedeniyle hasat biraz gecikse de bu yıl kayısılar oldukça kaliteli. Çiftçi kayıt sistemine göre kayıtlı ağaçlarımızdan yaklaşık 75 - 80 bin ton arasında bir üretim beklemekteyiz. Yaklaşık 20 bin tonun üzerinde ihracat hedeflenirken bundan ilçe ekonomisine 25-30 milyon dolarlık bir gelir sağlanması bekleniyor” diye konuştu.

Kayısıların hasatla birlikte 10 TL’den piyasaya sunulduğunu aktaran Abaş, “Daha sonra fiyatlar normale inerek 1,5 ila 2 TL arasında değişti. Şu anda ihracatlık kayısı çeşitlerin kilosu 1,5 ile 2 TL arasında alıcı buluyor. Yurt içi piyasaya ise 1 TL ile 1,50 TL arasında fiyatla ürün sunuluyor. Meyve suyu yapımında kullanılan çeşitler ise 30 ile 40 KR’ dan satılıyor. Bu durum, kaliteli üretimin önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Çünkü kaliteli çeşitleri üretenler, oluşan fiyatlardan son derece memnun” ifadelerini kullandı.

Adı kayısı ile sembolleşen Malatya'nın kurutmalık çeşitlerde, Mut'un ise sofralık kayısı çeşitleriyle piyasaların lideri olduğunu söyleyen Abaş, “Bu nedenle Malatya kurutmalıkta biz ise sofralıkta rakip tanımıyoruz. Sofralık çeşitlerdeki liderliğimiz önümüzdeki yıllarda daha da güçlenecek. Çünkü teknolojik, eküy, entegre ve kontrollü üretim yöntemi tekniği ile tarım konusunda önemli mesafe alıyoruz” şeklinde konuştu.