3
Mayıs
2024
Cuma
MERSİN

Kore Gazisine büyük vefasızlık!

Gösterdiği üstün başarı nedeniyle Birleşmiş Milletler tarafından madalya ile ödüllendirilen 78 yaşındaki Kore Gazisi Ali Mescigil, Mersin'de sefalet içinde yaşıyor.

Aslen Kayserili olan ve Kore Savaşı'nda 3 yerinden yaralanan Mescigil'i düşman kurşunu öldüremedi ama vefasızlık kahrediyor. Yaklaşık 20 yıldır Mersin'de yaşayan Kore Gazisi Ali Mescigil, 3 ayda bir aldığı 260 YTL'lik yaşlılık maaşı ile ev kirasını ödeyemeyince ev sahibi tarafından sokağa atıldı.

Bir akşam eve geldiğinde eşyalarını kapının önünde bulan Mescigil, o günden sonra Mersin Tren Garı ile Mersin Otogarı'nda bulunan yolcu salonlarında sabahlamaya başladı. Bir süre önce bankta otururken otogar esnafının durumu fark ederek haline acıdığı Mescigil, yakındaki bir otele ait çay ocağına yerleştirildi. Eşyalarını da otelin bodrumuna taşıyan Kore Gazisi, o günden bu yana bir çay ocağında nasıl yaşanabilirse o şekilde yaşamını sürdürüyor.

Gündüzleri parklarda gününü geçiren, çevredekilerin verdikleri ile karnını doyurabilen Mescigil, akşamları ise çay ocağındaki bir kanepede yatıyor. Soğuk kış aylarının yaklaştığı bu dönemde sefalet içinde yaşam mücadelesi veren Mescgil'i tek avunduran şey ise, "Bunlar benim en mukaddes varlıklarım" dediği, Kore'de çektirmiş olduğu siyah-beyaz fotoğrafları.

Yanından hiç ayırmadığı fotoğraflara neredeyse her gün bakarak o günleri tekrar yaşayan Mescigil, fotoğraftaki birçok arkadaşının şehit olduğunu hatırlayınca hüzünleniyor. Gönüllü olarak gittiği Kore Savaşı'nda 3 cephe değiştirdiğini anlatan Mescigil, "Orada gece gündüz çatışma vardı. Bacağımdan kurşun yedim. Alnıma ve kafama şarapnel parçaları isabet etti. 13 ay orada kaldım. Çok arkadaşım orada şehit oldu ve onları sırtımızda taşıdık" dedi.

Kore'de topçu çavuşu olduğunu söyleyen Mescigil, "Ben orada vazifemi elimden geldiği kadar yaptım. Şimdi bize neden maaş bağlanmıyor? Nasıl bir kanun bu? Büyüklerimiz bunu bilmiyor mu? Bu nasıl bir devlet, bir gazisine bakamıyor? O zaman beni ya Kore'ye ya da Birleşmiş Milletler'e geri göndersinler. Ben ortada kaldım. Kimseye derdimi açamıyorum. Ben dilenemem, kimseden bir şey istemem. Günlerce tren garında geceledim. Yattığım yerde kalçalarım simsiyah oldu. Kime gideyim, ne diyeyim bilmiyorum. Ben aynı zamanda şeker hastası bir insanım" diye konuştu.

20 yıldır Mersin'de yaşadığını, tek oğlunun 32 yaşında öldüğünü, ilk eşini kanserden, ikinci eşini ise şeker hastalığından kaybettiğini kaydeden Mescigil, "4 kardeşimin dördü de öldü. Kimsem kalmadı bu dünyada Allah'tan başka. 6 ay önce ev kiramı ödeyemeyince ev sahibi eşyalarımı dışarıya koydu. 3 ayda 260 YTL yaşlılık maaşı alıyorum. Parklarda kaldım. Sonra otogardaki vatandaşların yardımı ile bu otelin bodrumuna eşyalarımı getirdik. Eşyalarım şimdi bu depoda, ben de otelin yanındaki çay ocağında kalıyorum" dedi.

Mersin'de Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'na başvurduğunu, oradan bir kere 300 YTL ile bir erzak yardımı alabildiğini anlatan Mescigil, "Bunun dışında başka hiçbir yerden yardım alamadım. Devletin bana sahip çıkmasını istiyorum. Huzurevine de almıyorlar. Huzurevi ayda 500 YTL istiyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Yaşama hakkımız bitti mi bizim? Yukarıdaki devlet büyüklerimiz bunları bilmiyor mu? Ben kimseye derdimi anlatamam, kimseden yardım isteyemem, hırsızlık yapamam. Ben milyarları istemiyorum, yaşayabileceğim kadar bir şey istiyorum. Aylardır sefil yaşıyorum" dedi.

İçinde bulunduğu durumun kendisini çok üzdüğünü ve utandığını söyleyen Mescigil, "Çoğu zaman namaz kılarken Allah'a yalvarıyorum. Artık hazırım benim de canımı al diye. Ya Rabbim diyorum, keşke Kore'de beni de şehitlerin arasına katsaydın da bu günleri görmeseydim. Ben perişan oldum, orada keşke ben de arkadaşlarımla şehit olsaydım" diye konuştu.

İHA
Yayın Tarihi : 31 Ekim 2008 Cuma 13:58:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?