Mersin Devlet Opera ve Balesi (MDOB), Mevlana ve eserlerini konu alan ve 'ilk Türk balesi' olarak da öne çıkan 'Çağrı' adlı baleyi bu sezon ilk kez sahneleyecek.

19 Ekim Cumartesi günü Kültür Merkezi'nde meraklısının beğenisine sunulacak olan eserle birlikte; Mevlana Celaleddin Rumi'nin evrensel bir kişiliğe dönüşümünde köşe taşı sayılabilecek olaylar, özgün müzik ve vücut dili kullanılarak anlatılacak.

Mevlana düşüncesinin toplumda kabul görmesi, Şems-i Tebrizi ile karşılaşma, semanın doğuşuyla birlikte toplumda yaygınlaşarak bir ritüel haline gelmesinin yanında Şems'in kayboluşu, Mevlana'nın yedi öğüdü ve çağrısı, cenazesi, tek bölümden oluşan balenin önemli öğelerini oluşturuyor.

Eserle birlikte evrenin en temel hareketi olan 'dönme' özellikle vurgulanırken, dünyanın kendi etrafında dönüşüyle sema arasındaki ilişki de ortaya konulacak. Bale, aynı zamanda yüzyıllar içinde Mevlana düşüncesi ve semanın tüm insanlığa mal oluşunu da simgeliyor.

Şefik Kahramankaptan'ın librettosu ve Mehmet Balkan'ın koreografik planına göre, eserin müziklerini de 'Senfonik New Age'in önemli bestecisi Can Atilla yazdı. Yapıtın sahneye konulması Lale Balkan tarafından gerçekleştirilirken, sahne tasarımını Tayfun Çebi, giysi tasarımlarını da Alev Tol hazırladı. Işık tasarımının Tarı Deniz'e ait olduğu yapıtta çağrı ve öğütleri de Nur Subaşı'nın okuduğu belirtildi.

Eserle ilgili açıklamada bulunan librettist Şefik Kahramankaptan, Mevlana'nın yaşamından önemli kesitlerin yanında O'nun felsefesi ve evrenselleşmesinin tüm dünyada anlaşılabilir biçimde, en iyi vücut diliyle sergilenebileceği düşüncesinde yola çıkarak bale sanatını tercih ettiklerini söyledi. Kahramankaptan, 3 kez Avrupa'nın en iyi 5 bale direktörü arasına giren Mehmet Balkan'ın, konunun çağdaş anlatımı için en iyi isim olduğunun altını çizdi. Kahramankaptan, 'Senfonik New Age' tarzında tanınmış bir isim olan besteci Can Atilla'nın da büyük bir özveriyle, beklenenden çok daha kısa bir sürede müzikleri tamamladığını belirtti.

'Çağrı' adlı baleyi değerlendiren Mehmet Balkan ise, sıfırdan özgün bir sahne yapıtını canlandırıp ayağa kaldırarak izlenir hale getirmenin zor bir şey olduğunu ifade ederek, "Dünyanın her sahnesinde yüz akıyla sergilenebilecek özgün ve çağdaş bir Türk balesini kurguladığımızı düşünüyorum" dedi.

Balkan, Çağrı'nın her adımında librettist-koreograf-besteci üçlüsünün işbirliğiyle ortaya konulduğunu söyledi. Yapıtın tümüyle tarihsel olaylara dayanmadığını, bale sanatının gerektirdiği kimi fantaziler ve sürprizlerle de renklendirildiğinin kaydeden Mehmet Balkan, "Açılışta sahnede göreceğiniz ortam, hem evreni hem de dergahı simgeliyor. Cenazede farklı giysiler, dönemin ana gruplarının ayrımını sağlıyor. Eserin sonunda herkesin beyazlara bürünmesi ise insanlığın Mevlana düşüncesi etrafında birleşmesini anlatıyor. Semanın doğuşu sahnesinde yukarıdan inen ve Mevlana'nın etrafında dönmeye başlayarak, semaya ilk adımı attığı direk ve o dans, dünyanın kendi ekseni etrafında dönüşünün simgesi" diye konuştu.

Öte yandan eserde Ender Üçdemir, Murat Koman, Serbülent Biçer, Miray Boyacıoğlu, Viatcheslav Pegarev, Özlem Şenormanlılar, Anastasia Bgaeva, Natalia Fadeeva, Seda Dereli, Mahmut Akyol, Tarkan Günal, Hasan Akyol, Görken Cengiz, Ertan Şanal, Cenk Güner, Özge Uzun Ösmen, Göksel Toker, Önder Acar, Nihat Er, Murat Ali Cengiz, İzzet Güllü ve Önem Özden'in rol alacağı açıklandı.

İHA

Yayın Tarihi : 18 Ekim 2008 Cumartesi 09:09:45