3
Mayıs
2024
Cuma
MERSİN

'Seçen değil seçilende olmak istiyoruz'

Kadın ve Siyaset Derneği (KASDER) Başkanı Münevver Özgenç, kadınların ulusal ve yerel yönetimlerde erkeklerle eşit biçimde yer almadığı müddetçe tam demokrasiden de söz edilemeyeceğini söyledi.

Münevver Özgenç, Mersin'deki dernek binasında üyelerle birlikte yaptığı açıklamasında; kadına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 74. yılını kutladıklarına dikkat çekerek, ne söz konusu hakkın kullanımı yönünde, ne de kadın-erkek eşitliğine yönelik diğer alanlarda kadınlar açısından kutlanacak bir gelişmenin de olmadığını vurguladı.

Özgenç, 21. yüzyılda ülkelerin gelişmişlik düzeyinin; kadınların siyasal anlamda temsil haklarının ne kadar kullanıp kullanmadıklarıyla yakından ilgili olduğunu belirterek, "Biz ülke olarak, Türk kadınının bir çok ülkeden önce 5 Aralık 1934'te Mustafa Kemal Atatürk sayesinde kavuştuğu bu hakkı, siyasi temsil açısından yeterli bir kazanıma dönüştüremedik. Demokrasinin temel şartlarından biri olan; temsilde adaleti sağlayamadık" dedi.

Yasal olarak seçme ve seçilme hakkına sahip olunmasının, kadınların yönetimlerde yer alabilmeleri için yeterli olmadığını savunan Özgenç, bu noktada da kadını siyasetten alıkoyan engellerin aşılarak; eşit temsil hakkının kullanılmasını sağlayacak gerekli özel önlemlerin de alınamadığını anlattı.

Münevver Özgenç, bugün gelinen noktada kadınların Türkiye nüfusunun yüzde 51'ini oluşturduğunu, ancak buna rağmen kadınların TBMM'de yüzde 9.1 oranında, yerel yönetimlerde de yüzde 1.5 oranında var olduğunu, tüm bu rakamların bir diğer ifadeyle de kadınların siyasette yer almadığını da açık bir şekilde ortaya koyduğunu dile getirdi.

Özgenç, "Bu anlamda siyasal haklarımızı geliştirmek bir yana kadını her alanda ikincileştirmek suretiyle toplumsal yaşamdan uzaklaştırma çabasında olan siyasal anlayışlar eliyle, elimizde bulundurduğumuz sosyal ve medeni haklarımızı da birer birer kaybetme tehlikesiyle yüz yüzeyiz. Ülkemizde bugüne kadar işbaşına gelen siyasal iktidarlar ve siyasi partiler, kadınları desteklemek yerine oy devşirme yolunda. Onları hep siyasi malzeme olarak kullanmayı tercih ettiler. Bir de vitrin için ya da seçim listelerinde dolu malzemesi olarak kullanıp, kadını varmış gibi göstermeye yolunu güttüler" diye konuştu.

Kadınların ülke nüfusunun yarısını oluşturduğuna işaret eden Özgenç, kadınların ulusal ve yerel yönetimlerde erkeklerle eşit biçimde yer almadığı müddetçe tam demokrasiden de söz edilemeyeceğini ifade etti. Özgenç, 2009 yılında yapılacak olan yerel seçimleri bir fırsat olarak gördüklerini anlatarak, söz konusu seçimin de Türkiye'de gerçek demokrasinin oluşmasına hizmet edebilecek önemli bir fırsat olduğunun altını çizdi. Özgenç, siyasi partilerin 'cinsiyet kotası'nı kendi içlerinde uygulayabileceğini, bu şekilde de kadınların yönetimde eşit temsilinin önünün açılabileceğini söyledi.

Yerel seçimler için çok sayıda kadının belediye başkanlıklarına aday gösterilmesi ve belediye meclis üyelikleri için oluşturulacak listelerde, nüfusları oranında ve seçilebilecekleri şekilde yer verilmesini talep eden Özgenç, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de ve Mersin'de yönetimlerde yer alma konusunda istekli, özgüvenli, yeterli birikim ve donanımda çok sayıda kadınımız var. Kadınların, ulusal ve yerel yönetimlerde yer alması konusunda en önemli sorun; bunu gerçekten isteyen bir siyasi iradenin eksikliği ve siyasi parti yöneticilerinin kadını görmek istememeleridir. Yerel yönetimlerde kadınlar daha fazla görmezden gelinemez. Nüfusumuz oranında yönetimlerde yer almalıyız. Sadece seçen değil, seçilen de olmak istiyoruz."

İHA
Yayın Tarihi : 2 Aralık 2008 Salı 15:53:42


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?