Yulha, partisinin Mersin İl Başkanı Ali Duman ve İl Sekreteri Mehmet Uysal ile birlikte Mersin Gazeteciler Cemiyeti (MGC) Basın Merkezi'nde düzenlenen toplantıda, SHP'nin yerel seçim stratejisine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Anamur'dan Samandağı'na kadar olan bölgede kentsel ulaşımın sağlanması noktasında Raylı Sistem Projesi hazırladıklarını belirten Yulha, söz konusu projeyi bölgede bir belediye başkanı ya da bir valinin yapamayacağını, bu durumun merkezi yönetim tarafından tasarlanıp planlanabileceğini söyledi. Türkiye'de merkezi yönetimin bölgesel ölçekteki projelere olumlu yaklaşarak desteklemesi gerektiğini kaydeden Yulha, SHP olarak 'Bölge Planlama Ofisi' adı altında yeni bir kurum kurulmasını önerdiklerini hatırlattı.

İl genel meclislerinin çalışma sistemine de değinen Yulha, "İlçelerden seçilen üyeler, il bazında görev yaparlar. Biz diyoruz ki; bunu böyle yapmayalım. İlçe genel meclisleri ve üyeleri olsun. İlçeler kendi sorunlarını kendi bölgelerinde çözsünler ve bunu yapabilsinler. Bunu sağladığınız zaman da kent rantlarını mutlaka toplumun lehine dönüştürürsünüz" dedi.

Kentlerin denetlenmesi gerektiğini söyleyen Yulha, imar rantının da artık bireysel olarak değil, mutlaka toplumu ve kentte yaşayan herkese eşit bir şekilde dağıtılması gerektiğini belirtti. 2023 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılının kutlanacağına dikkat çeken Yulha, "SHP bunu planlamalıdır. Sosyal demokratlar olarak; cumhuriyetin değerlerini, birikimlerini ve büyük kentlerdeki alanları koruyarak kent merkezleri oluşturmalıyız. Bunu özel bir şekilde bugünden itibaren planlamalıyız" diye konuştu.

Metropol belediyelerin ilçe belediye başkanlarıyla birlikte kuracağı 'Başkanlar Kurulu Projesi'nin yanında 'Proje Kararlar Kurulu', 'Kent Kurultayları' ile birlikte 'Kent Ekonomik ve Sosyal Konseyi' adı altında projeleri de yerel yönetimlerde hayata geçirmek istediklerini belirten Yulha, bu projelerin 'Demokrasi Projesi' adıyla uygulamaya konulacağını vurguladı. Yulha, söz konusu projenin de kamu kurumlarının uygulamış olduğu sistemin ötesinde daha demokratik ve sivil bir süreç içerisinde yaşam bulacağını ve şeffaf olacağını dile getirdi.

Muhtarlıklarla ilgili önerilerde de bulunan Yulha, kimi mahallerde muhtarların 10 bin kişiye hizmet ürettiğini, ancak buna karşın mahallesindeki bir sokağın sorunuyla ilgili olarak önce ilçe belediye başkanına ilettiğini, burada sorun çözülmezse Büyükşehir Belediye Başkanı'na derdini anlatmak zorunda olduğunu belirtti. Yulha, muhtarların kendi mahallesinin sorununu çözebilecek yeterlilikte ve yetkinlikte olmasının yanında muhtarlıkların özerk bir yapıya kavuşturulmasını parti olarak önerdiklerini, bunun da yerinden yönetimin en belirgin özelliği olacağını vurguladı. Yulha, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de yoksulluğu yenmediğiniz sürece laik ve demokratik cumhuriyeti koruma şansınız da yok demektir. Laik ve demokratik cumhuriyeti korumanın tek yolu; ülkemizdeki yoksulluğu yenmektir. Bizim parti olarak 'Toplumsal Dayanışma Kurulu' adı altında bir önerimiz var. Bu kurul vasıtasıyla örgütlenmeyi esas alarak, sorunu çözmeye çalışacağız. Biz parti olarak ülkemizde 'yurttaşlık geliri' kavramını getireceğiz. Bu çok önemli bir şey. TÜİK'in verilerine göre 4 kişilik bir ailenin yaşamını sürdürebilmesi için aylık gelirinin 650 YTL'nin altında olmaması gerekiyor. Diyoruz ki eğitimde, sağlıkta, gıdada, eşyada her şeyi doğrudan yurttaşlarımıza sunmak zorundayız. Dolayısıyla biz 650 YTL'den düşük aylık alan her aileye yardım etmek zorundayız. Bu aileler hangi aşamada olursa olsun, çocuklarına burs vermemiz gerekiyor. Bunu da 'yurttaşlık geliri' ile yapabiliriz."

İHA

Yayın Tarihi : 18 Eylül 2008 Perşembe 22:30:17