Türk ve Arap dünyası arasındaki başta ekonomik olmak üzere sosyal ve kültürel bağları güçlendirerek ilişkileri artırmayı hedefleyen Türk-Arap Ülkeleri İş Adamları Derneği'nin (TURAB), dünya konjonktüründeki son gelişmelerle birlikte misyonunu güçlendirdiği açıklandı.

Genel merkezi Mersin'de bulunan, İzmir ve Gaziantep'te de şubeleri olan TURAB yönetimi ve üyeleri, Mersin HiltonSA Oteli'nde genişletilmiş üye toplantısında bir araya geldi. Toplantıda konuşan TURAB Genel Başkanı Doğan Narin, üyelere geriye dönük 2 yıllık süreçte yapılan çalışmalar hakkında bilgi vererek Arap ve Türk cumhuriyetleri ile gelişen ilişkileri ve ekonomik krizi değerlendirdi.

TURAB'ın, kuruluşunun 6'ncı yılını kutlamaya hazırlandıkları bugünlerde, ülkede öneminin giderek artmasının memnuniyetini yaşadıklarını ifade eden Narin, mevcut hükümetin, TURAB'ın ilgi alanındaki Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetleri ile ilişkilerin geliştirilmesi için sarf ettiği çabanın derneğin misyonunu güçlendirdiğini kaydetti. Amerika'da başlayıp Avrupa'ya ve oradan da dünyaya yayılan finansal kriz ortamında Türkiye'nin çok başarılı bir performans göstererek krizden en az etkilenen ülkelerden biri olduğuna işaret eden Narin, b nda Türkiye'nin Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetleri ile ilişkilerini hızla geliştirmesinin önemli payı olduğunu söyledi.

İlişkilerdeki hızlı gelişimin başarılı örneklerinin, Çukurova bölgesinde Ceyhan'da hayata geçen enerji boru hatları ile birebir yaşandığını aktaran Narin, bölgenin coğrafi açıdan bu konuda çok şanslı bir konumda bulunduğunun altını çizdi. "Bölgemizde Arap ülkeleri ile çalışan pek çok işadamı bulunmaktadır. Bu iş birliğinin artırılması büyük önem taşımaktadır" diyen Doğan Narin, Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetleri ile ilişkileri geliştirirken Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne sırtını dönmesinin ise söz konusu olamayacağını vurguladı. Narin, "Aksine ülkemiz, her an AB'ye girecek düşüncesiyle reformları sürdürmeli, coğrafik olarak Doğu ile Batı arasında köprü vazifesi gören bir ülke olarak Doğu'ya bakışı ile de alternatifleri çoğaltmalıdır" dedi.

Türkiye'nin, Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetleri ile gelişen ilişkilerinde en önemli kazanımlarının ticari alanda kısa vadede alınan güzel sonuçlarla görüldüğünü kaydeden Doğan Narin, "Örneğin 2008 yılında 132 milyar dolar ihracat yapan Türkiye, bunun 5 milyar dolarını Türk cumhuriyetlerine, 25 milyar dolarını da Arap ülkelerine gerçekleştirmiştir. Söz konusu dönemde Türkiye'nin ithalatı 201 milyar dolardır ve bunun 5 milyar doları Türk cumhuriyetlerinden, 11 milyar doları da Arap ülkelerinden gerçekleştirilmiştir. Bu tabloya göre; Türk cumhuriyetleri ve Arap ülkelerine geçen yıl 30 milyar dolar ihracat yapmışız fakat bu ülkelerden sadece 16 milyar dolar ithalat yaparak 14 milyar dolarlık kazanç sağlamışız. Yani diğer ülkelere göre çok daha iyi bir pozisyon yaratmışız. İhracattaki genel düşüş ile 2009 yılının ilk 9 ayında 73 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bunun 3 milyar dolarını Türk cumhuriyetleri, 16 milyar dolarını da Arap ülkelerine yaptık. Bu döneme ait ithalata baktığımızda ise, Türk cumhuriyetlerinden yaptığımız 2, Arap ülkelerinden de 5 milyar dolar ithalat yapmışız" diye konuştu.

Tüm bu göstergeleri dikkate alarak genelde ithalata dayalı olan Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetlerinin Türkiye için çok cazip pazarlar olduğunu söyleyen Narin, "Gelişmişlik, sanayi ve altyapı bakımından daha ileri olduğumuz bu ülkelere Türkiye, ağabeylik yapacak pozisyondadır. Bu nedenle Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetleri ile çalışmalarımızı hızla artırmak hepimizin menfaatine olacaktır" şeklinde konuştu.

Gelişen ekonomik ilişkilerin beraberinde yıllarca düşman kardeşleri oynayan Türkiye ile Suriye arasındaki vizenin kaldırılmasına kadar ilerlediğini, ayrıca Katar işadamlarına yönelik vize uygulamasının da kaldırıldığını hatırlatan Narin, şöyle devam etti: "Umarız diğer Arap ülkeleri ve Türk cumhuriyetleri de vize uygulamalarını kaldırarak AB'de olduğu gibi serbest dolaşıma izin verir. Bu ilişkilerin artmasında önemli bir adım olacaktır. Dışişleri Bakanlığı ve Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanlığı'nın yürütmüş olduğu umut verici çalışmalar, geleceğe olan inancımızı artırmaktadır."

TURAB Genel Başkanı Doğan Narin, son olarak, gelecek dönemde hayata geçirecekleri yeni projeler ve organizasyonlar ile Türk ve Arap dünyasını sadece ekonomik değil, sosyal ve kültürel alanlarda da buluşturmaya devam ederek üstlendikleri sorumluluğu en iyi şekilde yerine getirme çabası içinde olacaklarını sözlerine ekledi.