23
Mayıs
2024
Perşembe
ERCİŞ - VAN

Van Erciş'te karışan röntgen filmleri, az daha bir ailenin hayatını karartıyordu

Van’ın Erciş İlçesi’nde kalbinde ritm bozukluğu teşhisiyle Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen küçük çocuğun, yanlış film yüzünden az daha hayatı kararıyordu.

Hastaneyi mahkemeye vermeye hazırlanan baba, ailesinin psikolojisinin bozulduğunu belirtti.

Erciş’te 25 yıldır öğretmenlik yapan Oğuz Öner, bir süre önce 13 yaşındaki oğlu Ulaş’ın göğsündeki rahatsızılık sebebiyle ilk olarak Erciş Sağlık Ocağı’na, ardından da Erciş Devlet Hastanesi’ne müracaatta bulundu.

Yapılan muayenelerin ardından küçük Ulaş’ta kalp ritm bozukluğu tespit edilerek tedavisinin devamı için YYÜ Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Çocuk Servisi’ne sevk edildi. Ulaş Öner’in, muayenesinin ardından gerekli tetkikler yapıldı. Ancak, röntgen servisinde çekilen filmin bir bayanınki ile karışması sonucu küçük Ulaş ve ailesini üzüntüye boğdu. Röntgen filminde akciğerlerinin tahrip olduğu belirlenen küçük Ulaş’a biyopsi yapıldı. Baba Oğuz Öner, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Çocuğum göğsünde ağrı hissettiğini bizlere söyledi. Bende bunun üzerine Erciş’teki hastaneye götürdüm. Kalp ritm bozukluğu teşhisiyle Van’a sevk edildik. Buraya geldiğimizde Yüzüncü Yıl Üniversitesi Araştırma Hastanesi’nde Doç. Dr. Abdulkadir Ünel tarafından muayene edilen çocuğumun önce kalp kardiografisi çekildi. Kalbinde problemin olmadığı anlaşılması üzerine, bu kez solunuma bağlı olarak akciğer filmeleri istendi. Röntgen servisine giderek film çektirdik. Elimize verilen röntgen filmi ile doktorumuza geldik. Abdulkadir bey bu filmin çocuğa ait olup olmadığını sordu. Ben de ’Bize verilen film bu’ dedim. Bunun üzerine çocuğun sol akciğerinin yarısında kapanma olduğunu, hemen yatırılması gerektiği bizlere bildirdi. Çocuk bölümünde yer olmadığından acil sevrise yatırmak istediler. Ben itiraz edince ertesi günü gelmemizi istediler. 5 Aralık tarihinde gittiğimizde ise çocuğumun tomografisinin çekilmesini talep ettim. Ancak buna gerek olmadığını söyleyerek akciğerinden biyopsi aldılar. Tahlil sonucu bir şey çıkmayınca tekrar tekrar iki film daha çektirdiler. Getirdiğim filmlere bakan Dr. Caner bey ile Dr. Fatma hanım, hayretler içerisinde kaldılar. Çocuğumun ciğerinde bir şey yok. Filmlerin karıştığı anlaşıldı."

Gelişmelere göre konuyu mahkemeye taşıyacağını da vurgulayan baba Oğuz Öner, yaşadıklarının psikolojilerini bozduğunu söyledi. Bu arada Ulaş Öner (13), kendisine uygulanan biyopsi sırasında gözlerinin karardığını ve başının döndüğünü belirterek, "Bu yapılan tedavi psikolojimi olumsuz yönde etkiledi. Geceleri ateşlenip uykudan kalkıyordum. Ancak gerçekler ortaya çıkınca çok rahatladım" diye konuştu.

VAN-(İHA)
Yayın Tarihi : 16 Aralık 2003 Salı 00:00:12
Güncelleme :12 Ocak 2004 Pazartesi 18:54:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
hata demek ölüm demektir IP: 81.215.106.xxx Tarih : 7.09.2005 11:49:13
çocuga konulan bu teşhisler elbetteki insanı yıkar ama son anda farkına varılmış abiler analar bacılar bunlar neki hastanede kimseyle konuşamıyosun derdini anlatamıyosun hele o beyaz kelebek dedikleri hemşireler varya bi soru sordugun zaman insanı dövmekten beter ediyolar bu tür dengesiz hemşireleri buralara yollamayın aklı başında insalar gelsinnnn sanki babalarının hayırlarına çalışıyolar .