Afyonkarahisar Belediye Başkanı Abdullah Kaptan, 'Arsenik'li Su' tartışması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Abdullah Kaptan, İl Sağlık Müdürlüğü ile birlikte daha önce 7 ayrı noktadan ve 11 ayrı noktadan alınan numuneler neticesinde Küçük Çobanlı Terfi Merkezindeki sondaj kuyularında arsenik parametresinin yönetmelik üstünde olduğunu, fakat halkın büyük çoğunluğunun su ihtiyacını karşılayan 2 adet 5000 m3'lük içme suyu depolarındaki arsenik miktarının 17 Şubat 2005 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından çıkartılan İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkındaki Yönetmeliğe göre kriter değerlerin altında olduğuna dikkat çekti. Başkan Kaptan, "Bu şehirde göreve geldiğimiz andan itibaren halkımızın sağlığını, mutluluğunu huzurunu düşünüp yaptığımız icraatların dışında yanlış bir şey yapmamız kesinlikle söz konusu değildir" dedi.

Sağlık Bakanlığı tarafından İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkındaki yönetmeliğin 17 Şubat 2005 tarihinde çıktığını hatırlatan Başkan Kaptan, İl Sağlık Müdürlüğü'nün bu yönetmeliğin çıktığı tarihten 2,5 yıl sonra içme sularından numune aldığını belirtti. Başkan Kaptan konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı; "Sağlık Bakanlığı tarafından İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkındaki Yönetmelik 17 Şubat 2005 tarihinde çıkmış ve yayımından itibaren yürürlüğe girmiş bulunmaktadır. Yönetmelikte, Avrupa Standartlarına uyum sağlayarak içme suyunda 10 mikrogram/litre arsenik, üst sınır olduğu belirtilmiştir. Fakat daha önceki yönetmeliklerde bu üst sınır değeri 50 mikrogram/litre idi. İçme suyu ile ilgili numuneler, Sağlık İl Müdürlüğüne bağlı Halk Sağlığı Laboratuarı tarafından alınır. Halk Sağlığı Laboratuarı 2005 yılına kadar suyumuzun temizliğine, içilebilirliğine dair raporları her ay Belediyemize göndermiştir. 2005 yılından bu tarafa da Belediyemize bir rapor göndermediler.
İçilen suda değil, 30 senedir çalışan terfi merkezinde arsenik çıkıyor."

2005 yılından bu tarafa Sağlık Müdürlüğünün içme suyu ile ilgili yazıyı 27. 03.2007 tarihinde belediyeye gönderdiğini ifade eden Başkan Kaptan; "Sağlık Müdürlüğü, Belediyemiz Şebekesinden numuneler alma konusunda 27. 03.2007 tarihinde bize bir yazı gönderiyorlar. Belediye olarak bizde 10.04.2007 tarihinde numunelerin hafta içi mesai saatlerinde alınmasının uygun olduğunu resmi yazıyla kendilerine bildiriyoruz. İl Sağlık Müdürlüğü'nün numune alınması konusundaki ikinci yazısı önceki yazıdan yaklaşık 7 ay sonra geliyor. Söz konusu yönetmeliğe göre 23.10.2007 tarihinde bize 21 adet parametre (Arsenik, Alüminyum, Antimon, Bakır, Civa, Demir, Nitrat, Nitrit, Nikel, Kadmium, Krom, Kurşun, Klorür, Sülfat, Sodyum, Siyanür, Renk, Koku, Bulanıklık, Tat, Ph) için 7 ayrı noktadan numune alınması gerektiği söyleniyor. Bu yazının cevabını ise biz 05.11.2007 tarihinde kendilerine gerekli araç, eleman ve numune ücretlerinin tarafımızca temin edileceği yazımızı gönderiyoruz.
17 Şubat 2005 tarihinde yönetmelik çıkıyor, numunenin alınması ise 12.11.2007 tarihinde gerçekleşiyor. 2,5 seneden daha fazla sürenin ardından 3 tane terfi merkezlerinden, 4 tanede şehir şebekesinden numuneler alınıyor. Alınan numuneler dahilinde içme suyundaki 21 adet parametreden sadece arsenik parametresinin bu yönetmelik değerlerine uymadığı ve bu değerleri yükselten asıl arsenik kirlenmesinin ise Küçük Çobanlı Terfi Merkezinde olduğu tespiti yapılıyor. Bu tespitin ardından 11 ayrı noktadan (4 adet içme suyu deposu çıkışları, 7 adet K.Çobanlı mevkii sondaj kuyuları) sadece arsenik parametresinin analizi yapılması için numuneler alınıyor. Bu numune sonuçlarına göre de Küçük Çobanlı Terfi Merkezindeki arsenik değerleri en yüksek olan 111 mikrogram/ litre, 92 mikrogram/ litre ve 81 mikrogram/ litre olan üç ayrı kuyu kapatıldı" dedi.

"SUDA DEĞİL TERFİ MERKEZİNDE ARSENİK ÇIKIYOR"

İçilen suda değil, 30 senedir çalışan terfi merkezinde arsenik çıktığını anlatan Başkan Kaptan, "Sanki Abdullah Kaptan arsenik katmış gibi lanse ediliyor. Valililik imzasıyla numunenin sonuçları ve kuyuların kapatılması konusunda bize bir yazı geliyor. Bir kez alınan numuneyle hiçbir zaman konu hakkında kesin yargıya varılmaz. Bu konunun teyidi gerekir.

Bu yazışmaların ardından Sağlık İl Müdürlüğü ile görüşmelerimiz neticesinde 7 adet sondaj kuyusundan ve 4 tanede depo çıkışından numuneler alındı. Alınan numunelerin neticesi basına intikal ettirildi. Arsenik parametresi depomuzun birinde 8 mikrogram/litre çıkıyor, birinde de 9 mikrogram / litre çıkıyor. Yani Avrupa standardı olan 10 mikrogramın/litre'nin altında arsenik miktarı çıkıyor" dedi.

Kaptan, açıklamasının son bölümünde şunları kaydetti; " 'Zehirli su içiyoruz' diye halkın kafası bulandırılıyor. Ben geldiğimde Uydukent'de ki vatandaşlarım direk arsenikli denilen kuyulardan su içiyordu. Birçok vana değiştirdik. Daha önce elle 3 ayrı noktadan yapılan klorlamayı, tek noktadan tamamıyla otomatik olarak çalışan klorlama merkezinden yapıyoruz. İsterseniz bu konuda hep beraber gidelim, depolardan, şebekeden standartlarına göre numune aldıralım gönderilim. Halkımızın bu hususta endişe etmesine gerek yok. Üniversitemiz bu konuda referans, mükemmel raporları var. Üniversitemizin bu konudaki raporlarını alalım.
17 Şubat 2005'den sonra numune ölçümünü yapması gereken İl Sağlık Müdürlüğü 2,5 sene sonra bu işi yapması çok manidar ve halkın içtiği suyu değil, kuyudan çıkanını güzel bir şekilde empoze ediyorlar."