4
Mayıs
2024
Cumartesi
AFYONKARAHİSAR

Eroğlu'nun duygulandığı an

Afyonkarahisar Belediyesi tarafından hazırlanan "Şehircilik ve Ulaşım" paneline katılan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul depremini anlattı.

İstanbul depreminin anlatırken duygu dolu anlar yaşayan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, "İstanbul depremini yaşayan biri olarak o günleri kelimelere sığdırmamız mümkün değil" diye ifade etti.

Bakan Eroğlu, "Burada depremden de bahsetmek istiyorum. İstanbul'da yaşanan depremi en ağır bir şekilde hisseden ve yaşayan yönetici olarak bunun önemini biliyorum. 17 Ağustos 1999 depreminde saat gece 03.00 civarında tam sallandığı zaman depremin olduğu o korkunç sesini canlandırmak ve burada anlatmak mümkün değil. Deprem sonrası çocukları emniyete aldıktan sonra insanın ilk düşündüğü kanalizasyon, alt yapı, içme suyu, elektrik ve alt yapı tesislerinden sorumlu bir koordinasyon başkanıydım. Düşün birden bire İstanbul'da ne oldu diyorsunuz. Bütün tesisler susuz ve su yok ortada deyip çalışmalara başladık. O gün kendimize gelerek çalışmalara başladık. O zaman depreme yönelik ciddi bir hazırlık yoktu. Yani deprem esnasında yıkılan binalarda enkaz kaldırılamıyordu. İnşaat demirlerinden dolayı enkaz kaldırılamıyordu. Demir kesme makine ve cihazlarına ihtiyaç vardı. Depremden sonra o gün binaların sorunlarını hallettim ve ardından hemen suyu verdim. Sayın Valimizin Küçükçekmece ve Avcılardan yıkılan binalar için demir kesme makineleri ve cihazları gönderdik ve o bölgeye de su verdik. Dolayısıyla afetlere karşıda hazırlıklı olmamız lazım" dedi.

"PLANLI ÇALIŞMAK HEDEFE GÖTÜRÜR"
Planlı çalışmanın önemli olduğunu söyleyen Bakan Eroğlu, hedefi olan ve ulaşmak isteyen planlı çalıştığını belirtti. Bakan Eroğlu, "Bir kere planlar çok önemli. Plan olmadan hedefe ulaşmak mümkün değil. Plansız bir şehir, hangi limana gideceği belli olmayan ortalıkta dolaşan bir yelkenli veya bir gemi gibidir. Dolayısıyla plan şarttır. Maalesef plan konusunda bildiğiniz gibi 1/100 binlik çevre düzeni gibi diğer 1/25 binlik, 1/5 binlik ve 1/1000'lik gibi planlar konusunda maalesef Türkiye çok geç kalmıştır. 1950 yılından sonra Türkiye'de aşağı yukarı şehirlerin pek çoğunda çarpık şehirleşme başlamıştır. Maalesef öyle. Bir kere biz planlara çok önem vermemiz lazım. Bu planları deldirmemiz ve sadık kalmamız gerekir. Aksi takdirde bir plansızlığın faturası çok ağır oluyor. En kötü plan, plansızlıktan çok daha iyidir. Onun için plana çok önem vermemiz gerekir" dedi.

"AFYONKARAHİSAR ŞEHİRLEŞMEDE PLANLI BİR ŞEKİLDE İLERLİYOR"
Afyonkarahisar'da da 2004 yılında 1/1000 binlik çevre düzeni planları başladıklarını anlatan Bakan Eroğlu, "Tek Afyonkarahisar gerçekleştirdiği için Özel İdare tarafından yapıldı. En son 2008 yılında da revize yapıldı. Özellikle hükümetimiz bu planlara çok önem veriyor. 1/100 binlik çevre düzeni planı olmadan Türkiye'de sağlıklı bir şehirleşme, sağlıklı bir sanayileşme, sağlıklı bir turizm, tarım ve ormancılık yapmak mümkün değildir. Dolayısıyla bizde buna çok önem veriyoruz. Esasen 1/100 binlik planların yapımından sorumlu bakanlığın başında olan bir kişi olarak ta bende bakanlığa başlar başlamaz bu planların hızlandırılması talimatını verdim. Daha önce Türkiye'nin yüzde 5,5'i planlanmıştı. 2002 yılı sonunda. Ama şu anda şu müjdeyi vereyim. Yüzde 65'i yakaladık. Hedefimiz 2012 yılı sonuna kadar eylem planı mucibince Türkiye'nin 1/100 binlik planlarının tamamı gerçekleştirmek olacaktır. Bu hakikaten çok büyük bir adımdır. Ben üniversite de hoca iken en büyük özlemini çektiğim konu buydu. Yani
Türkiye'nin arazi planlaması, çevre düzenleme planlaması. Zararın nereden dönersek kardır. Dolayısıyla bu planlar birlikte gerçekleştireceğiz" diye konuştu.

"MERMERCİLİĞE, ET VE ET ÜRÜNLERİNE, SAĞLIK TURİZMİNE ÖNEM ARTIYOR"
Afyonkarahisar hem ekonomik açıdan, hem termal turizm açısından, sağlık turizmi et ve et ürünleri ile mermercilik gibi konularda kabuğunu yırtmış büyüme istikametinde olan bir şehir olduğuna değinen Eroğlu, "Dolayısıyla bu şehirde planlamaların yapılması şarttır. Planlama deyince sadece imar planları ve 1/1000 binlik çevre düzeni planları anlaşılmaması gerekir diye düşünüyorum. Her şeyde altyapının planlanması, ulaştırmanın planlanması, yeşil alan planlanması, bunların tamamın planlanması ve hedeflerin ortaya konması gerekir. Bizde yetkili arkadaşlarımızdan kendi şehirleriyle alakalı hedef koymaları gerekir. Hedef koymayınca, büyük düşünmeyince maalesef geleceği yakalamamız mümkün olmaz. Yani bu asır, büyük düşünenlerin asrı olacaktır. Dolayısıyla herkesin kendisine büyük hedef koyması ve bu hedeflere emin adımlarla ilerlememiz şart. Burada bize düşen olursa mutlaka gerekli çalışmaları yapıcağız" diyerek konuştu.
 

iha
Yayın Tarihi : 4 Temmuz 2009 Cumartesi 16:24:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?