Eşinin vefatından sonra ömrünü yardıma adayan Havva Kasap, ilerlemiş yaşına rağmen 11 yıldır kaynattığı salça ve pekmezleri öğrencilere dağıtıyor.
Denizli'nin Çal ilçesine bağlı Akkent beldesinde yaşayan 70 yaşındaki Havva Kasap, 11 yıldır öğrenciler için salça ve pekmez kaynatıp, turşu kuruyor.

Dört çocuk ve 13 torun sahibi olan Havva ana, iki oğlunun maddi desteğiyle yaptığı turşu ve pekmezleri, lise ve üniversite öğrencilerine dağıtıyor. Yılda yaklaşık 750 litre pekmez, 150 kilogram salça ve 100 kilogram turşu yapan Havva Kasap'ı öğrenciler 'yardımsever teyze' olarak anıyor.

Eşinin ölümünden sonra kendisini hayır işlerine adayan Havva ana, her yıl yurtlarda kalan yüzlerce öğrencinin salça, pekmez ve turşu ihtiyacını ücretsiz karşılıyor. Memlekete faydalı insanlar yetişmesi için bu işi kendine vazife edindiğini, mükafatını sadece Allah'tan beklediğini anlatan Havva ana, "Özellikle pekmez için üzüm sıkmak çok zahmetli. Çok yoruluyorum ancak sağ olsun, gelinlerim ve komşularım yardımcı oluyor. Artık yaşlandım. Öldükten sonra 6 dönüm arazimi de öğrenciler için bağışlayacağım." diyor. Havva Kasap, vefat ettikten sonra bu işlerinin devam ettirilmesi için gelinlerine vasiyette bulunduğunu sözlerine ekliyor. Akkent sakinlerinden Hüdai Türkoz, Havva teyzenin yazlarını öğrenciler için erzak hazırlamakla geçirdiğini dile getiriyor. Cami imamlarından Ziya Hayta ise birlik ve beraberliği sağlamak açısından dayanışmanın önemli olduğunu vurgulayarak, şunları söylüyor: "Havva teyze, toplumda örnek alınacak kişilerden. Her yıl hiç üşenmeden, ihtiyaç sahibi öğrenciler için hazırlık yapıyor. 70 yaşında olmasına rağmen torunu yaşındaki öğrencilere sahip çıkması bizi onurlandırıyor. Yaptıklarıyla gurbette yaşayan öğrencilere de yalnız olmadıklarını hissettiriyor."

Çal İmam Hatip Lisesi'nden Burcu Kulak ve Pamukkale Üniversitesi öğrencisi Mehmet Sözeri de kendileri için bir teyze tarafından turşu, salça ve pekmez yapıldığını yeni öğrendiklerini ve çok şaşırdıklarını söylüyor. Sözeri, "Havva teyze, kendisini bize adayan bir insanmış. Bunu yurttaki arkadaşlarımdan öğrendim ve çok duygulandım." diye konuşuyor.