Kente kesintisiz su sağlamak ve su kayıplarını en aza indirmek için çalışmalarını aralıksız sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi; Halkapınar, Menemen, Göksu –Sarıkız kuyuları ile Tahtalı Barajı’ndan kente içme suyu taşıyan 400 ile 2 bin 200 milimetre arasındaki çelik boru hatlarını korozyona karşı koruma altına aldı. Halk arasında “paslanma” olarak bilinen ve borunun delinmesine, fonksiyonunu yitirmesine neden olan korozyona karşı önlem alan İZSU Genel Müdürlüğü, 2004 yılında yoğun olarak uygulamaya başladığı “Katodik Koruma Sistemi”ni tüm isale hatlarında hayata geçirdi. 113 kilometre uzunluğunda isale hattı katodik korumaya alınırken, hat üzerinde 64 adet trafo, kontrol ve ölçüm yapmak üzere de 150 adet ölçü kutusu oluşturuldu.

Korozyon nedeniyle ülkenin ciddi maddi kayıplara uğradığını belirten İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri, katodik korumanın önemine değindi. Sistemin 20 yıl boruyu koruduğunu ve maliyetinin düşük olduğunu belirten yetkiler, “Daha önceki yıllarda hatlarımızın bir bölümünde katodik koruma sistemi vardı. 2004 yılından itibaren yoğun olarak çalışarak sistemi tüm isale hatlarında uyguladık. Sonuç olarak korozyon nedeniyle içme suyu isale hatlarında en ufak bir sıkıntı yaşamıyoruz” diye konuştu.

KOROZYON NEDİR?

Metallerin (örneğin çelik içme suyu borusu) içinde bulundukları ortam (toprak, beton, su vb) tarafından elektrokimyasal tahribata uğraması, yüzeyden zamanla metalik parçaların kopması ve sonucunda borunun delinmesi ve fonksiyonunu yitirmesidir. Halk arasında “paslanma” olarak bilinir. Korozyon harcamalarının ülke ekonomisindeki payları genel olarak GSMH’nın yüzde 3 ile 5’i arasında değişiyor. Bu kayıpların önemli bir bölümü, önlenebilir kayıplar olarak biliniyor. Katodik korumada amaç; doğal bir pil oluşturarak metal yapıya doğru akım vermek ve yer altında serbest halde bulunan oksijeni metal yapıdan uzaklaştırmaktır.