Saadet Partisi İzmir İl Teşkilatı, tarım kesimine destek olmak, zor durumda olan çiftçilerin dertlerini dinlemek ve çözüm önerilerini paylaşmak için "Köy Tarama Programı" düzenledi. 'Saadet köylüyü dinliyor' sloganıyla ve bin kişiden oluşan 200 ekiple Kemalpaşa, Menemen, Aliağa, Foça, Dikili, Kınık ve Bergama ilçelerine giden Saadet Partililer, bir günde 265 köyü ziyaret etti.

Tarama programına Saadet Partisi İzmir İl Başkanı ve GİK Üyesi Şerafettin Kılıç, ilçe başkanları, il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri katıldı. Tarım kesimine yönelik çalışmalar kapsamında organize edilen geniş tabanlı köy ziyaretlerini 2006 yılından beri düzenli olarak sürdüren Saadet Partisi İl Teşkilatı, Mayıs ayında diğer ilçelerdeki köyleri ziyaret etmeyi planlıyor.

"ALLAH'TAN REVA MI?"

Köy Tarama Programı öncesi basın açıklaması yapan İl Başkanı Şerafettin Kılıç, tarımın bugün ülkemizde ithalatçı bir pozisyona düşürüldüğünü bildirdi. AB bütçesinin yüzde 40'ını tarıma ayırırken, Türkiye'nin ise Gayri Safi Milli Hasıla'sının ancak yüzde 0,47'sini tarıma destek olarak verdiğini vurgulayan Saadet Partili Kılıç, tarım ve hayvanlığın yabancıların lehine bozulduğuna dikkat çekti. Ülkenin bugün buğday, mısır, mercimek, şeker bile ithal eder hale getirildiğini kaydeden Kılıç; "Açık söyleyelim, IMF'nin, Avrupa Birliği'nin ne ekip ne ekmeyeceğimize bizim adımıza karar veren politikalarıyla aç ve açıkta kalırız. IMF politikaları tarım ve hayvancılığı bitirmiştir. Çok acıdır ki, artık ülkemizdeki Hasanlar, Mehmetler pancar üretmiyor. ABD'deki Hanslar ürettiği mısırların tatlandırıcısı Türkiye'de satılıyor. Bizim ülkemiz gibi bir ülkeye böyle durumlar yaşamak Allah'tan reva mıdır?" dedi.

"HASSAS VE MİLLİ BİR KONU"

Tarım konusunda dünya çapında faaliyet gösteren bazı firmaların at oynattığı ülkelerden birisi halinde geldiğimize işaret eden Şerafettin Kılıç, destek oranlarının artırılmasının ve özellikle de maliyetlerin düşürülmesinin çok önemli olduğunu dile getirdi. "Tarımla uğraşan kesim tarlasını, traktörünü satan bugünkü durumdan kurtarılarak, teknolojik yatırımlar yaparak üretimi ve ürün kalitesini yükselten bir seviyeye çıkarılmalıdır. Saadet Partisi tarıma sadece ekonomi gözüyle bakmıyor. Tarım sektörü dış güçlerin insafına bırakılmayacak kadar hassas ve milli konudur. Bunun için tarımda dışa bağımlı değil, milli bir politikayı benimsiyoruz. Biz, IMF patentli bir politika olan alan destekleme yerine, girdi maliyetlerinin azaltılmasının ve ürün destekleme politikasının daha doğru olduğunu düşünüyoruz." şeklinde konuşan İl Başkanı Kılıç, Saadet Partisi iktidarında çiftçinin başkalarının çiftçisine ezdirilmeyeceğini ve layık olduğu refah seviyesine kavuşturulacağını ifade etti.

"TARIMI BİTİRDİLER"

Partisinin Manisa merkez ilçe kongresine katılmak üzere İzmir'e gelen ve köy taraması öncesinde düzenlenen basın toplantısına katılan SP Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç ise iktidara gelirken çay- simit hesabı yapan Hükümet'in şimdi ekonomiyi bankaların ve holdinglerin karına bakarak değerlendirdiğini belirterek, şöyle konuştu: "Mağdur olan köylü. Türkiye'de 10 yıl önce 60 milyon hayvan vardı, iktidar ne yaptı etti, bu rakamı 30 milyona düşürdü. Türkiye'de yıllık sigara tüketimi yaklaşık 10 milyar dolar. Hükümet tütün üretimine kota koyarak Batman, Adıyaman, Samsun, Manisa ve Ege'nin tütününü bitirdi, tütünü ABD Virginia'dan getiriyor. 600 bin tütün üreticisi 75 bine düştü. Şekerpancarı dikilmesin diye yasa çıkardılar. ABD'li bir şirket Bursa Orhangazi'de tatlandırıcı fabrikası kurdu. Küçücük Hollanda'nın tarım ve hayvancılıktan elde ettiği gelir yılda 60 milyar dolar, bizimki ise 5 milyar dolar."