Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Mustafa Kundakçı, eylemin bir işgal olmadığını, sendikanın işçilerin evi olduğunu belirterek; "Arkadaşlarımız zaman zaman gelir çayımızı içer" dedi. Bu sözlere işçiler tepki göstererek; "Madem evimiz o halde 1 Nisan'da neden Türk-İş binasına sokulmadık?" diye soru yöneltti. Kundakçı da bu soruya, "Muhatabı ben değilim" diye cevap verdi.

Tekel eyleminin 162. gününde İzmir'in Alsancak semtindeki Türk İş 3. Bölge Müdürlüğü'ne gelen çoğu bayan 15 işçi işgal eylemi başlattı. DİSK, Kamusen ve Türk-İş genel başkanlarının istifalarını isteyen bayan tekel işçileri, 4 sendika tarafından alınan 26 Mayıs tarihindeki iş bırakma eyleminin 3 sendika tarafından "Eylem koşulları yoktur" gerekçesiyle iptal etme kararına tepki gösterdi. Bölge temsilciliğine gelen işçiler, sendika balkonundan ''Sendikalar göreve, genel greve'', ''Her yer Tekel, her yer direniş'', ''Kumlu istifa'' sloganları attı. Tekel işçileri adına basın açıklamasını okuyan Sevim Ulaş, 20 Şubatta alınan 26 Mayıs'ta yapılacak iş bırakma eyleminin KESK dışındaki sendikalar tarafından ''Eylem koşulları yoktur''gerekçesiyle uygulanmadığını belirterek; "4C iptal edildi mi, herkese güvenceli iş imkanı sağlandı mı, esnek çalışma paketi, kiralık işçi sistemi iptal edildi mi ki eylem koşulları ortadan kalkmış olsun. Böylesi bir yalan üzerine eyleme katılmama kararı alan sendikaları, tekel işçileri olarak kınıyoruz. Başta Mustafa Kumlu olmak üzere, Türk-İş, DİSK ve Kamu-Sen yönetimlerini acilen istifaya çağırıyoruz" dedi.

BURASI İŞÇİLERİN EVİ

Sendika binasına gelen Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Mustafa Kundakçı, binanın balkonunda çok sayıda işçi bulunmasının güvenlik açısından tehlike oluşturacağını belirterek, eyleme devam edilebileceğini, ancak güvenliğe dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Tekel işçilerinin kendi evlerini ziyaret ettiğini, bundan memnuniyet duyduklarını ifade eden Kundakçı, şöyle konuştu: "İşçiler, Ankara'da örnek bir mücadele verdi. Bu eyleme 4 Şubat'ta İzmir'de bir eylem organize ederek ciddi destek verdik. Tekel işçilerinin hak mücadelesi hukuk savaşı şeklinde devam ediyor. Buradan en kısa sürede sonuç almayı umut ediyoruz. Dün diğer sendikalardan temsilcilerle bir toplantı düzenledik, ancak birliktelik sağlayamadık. Birkaç kurum toplantıya gelmedi. Biz de yarın saat 13.00'te Bornova'daki Karayolları Bölge Müdürlüğü önünde 1 saatlik iş bırakma eylemi yapma kararı aldık. Bu eyleme Karayolları, DSİ, TEDAŞ, Tarım İl Müdürlüğü, Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü, DYO Mürekkep, demir yolu işçileri ve Aliağa'dan gelecek işçiler destek verecek. Kamuoyunun beklediği gibi tam gün bir iş bırakma eylemi yapamadık."

Genel Başkan Kumlu'nun istifasının istendiğinin hatırlatılması üzerine Mustafa Kundakçı, "Türk-İş demokratik bir kurumdur. Bizi ziyarete gelen işçiler de Türk-İş'in üyesi. Burası kendi evleri, böyle bir talebi dile getirmeleri önünde bizce bir engel yok. Türk-İş demokratik kurum. Bu tür talepler kongrelerde görüşülür'' dedi.

KUMLU'NUN FOTOĞRAFINI İNDİRDİLER

Bir saatlik iş bırakma eyleminin tekel işçilerinin yolunu açmayacağı, genel grev istedikleri belirtildi. İşçiler adına yapılan açıklamada şöyle denildi: "Yarın genel grev kararı alamayan sendikalar, bir gün sonra ne yapacağını düşünmesi gerekiyor. Hiç bir şey çözülmüş değilken eylemin sonlandırılmasını doğru bulmuyoruz. Sendika ağaları istemiyoruz. 78. günde Ankara'yı terk etmemiz doğru bir karar değildi." Bazı işçiler ise binanın çatısına çıkarak buradan basın açıklamasını okudu. Bir işçi, büro içindeki duvarda asılı bulunan Genel Başkan fotoğrafları arasındaki Mustafa Kumlu'nun fotoğrafını duvardan alarak yere koydu. Eylemin yarın sabaha kadar süreceği, işçilerin binada kalacakları ve açlık grevi yapacakları öğrenildi.