Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Artık ülkemizin yeni paşası var Recep Paşa. Kendini padişah zanneden vatandaşları da kulu zanneden bir zihniyet. AKP tehdit ve şantajla insanları referandumda 'evet' demeye zorluyor" dedi.

Oktay Vural, partisinin 12 Eylül'de yapılacak referandumla ilgili çalışmalarını yapmak üzere İzmir'e geldi. Parti il binasında basın toplantısı düzenleyen Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı son günlerde yapmış olduğu açıklamalarından dolayı porselen dükkanına girmiş bir file benzeterek "Sayın Başbakan her gün yeni bir pot kırıyor. Kin ve nefret tohumları ekiyor. Sinirlendikçe patlıcan moruğu halini alıyor. Elindeki gücü despotça kullanıyor" dedi.

Referandum kararı alındığından beri MHP olarak çalışmaları sürdürdüklerini ifade eden Oktay Vural, Ege'nin tüm illerinde 'Referanduma hayır' toplantıları yaptıklarını söyledi. Başbakan Erdoğan'ın milletin üzerinde korku saldığını ve milleti korkutarak bir yerlere gelmek istediğini savunan Vural, şöyle konuştu: "Geçen gün işadamlarına 'Bitaraf olan bertaraf olur' dedin. Asılan pankartları valiler ve bürokratlarla saldırması bir Başbakan'ın işi midir? Türkiye şantajla bir yere gelemez. İzmir tehditlere pabuç bırakmaz. İşgal edildiği zaman ayakta durabilmiş İzmir sizin de karşınızda duracak."

RECEP PAŞA CUNTASI

"Türkiye'nin bugün içinde bulunduğu hali 12 Eylül cuntasının Evren Paşası gibidir" diyen Vural, "Artık ülkemizin yeni paşası var Recep Paşa. Kendini padişah zanneden vatandaşları da kulu zanneden bir zihniyet. AKP tehdit ve şantajla insanları referandumda 'evet' demeye zorluyor" dedi.

Erdoğan'ın yargıyı ele geçirme çabası içinde olduğunu öne süren Vural, şunları söyledi: "HSYK'nın atamalarında sanki bir sorun varmış gibi bir ortam yaratıp şimdi Anayasa'da atamalarda değişikliğe gidiyorlar. Bu paket milletin hukuku değil de parti hukuku olduğunu gösteriyor."

Türkiye'de bugün milletin hukukunu ayaklar altına alan bir zihniyetle yürütüldüğünü savunan Vural, "Türkiye Recep Tayyip Erdoğan zihniyeti tehdidi altındadır. Onun için AKP'ye destek veren arkadaşlarıma sesleniyorum lütfen bu durumu görün" dedi.

BAŞBAKAN PKK'YA SANAL TEHDİT DİYOR

Konuşmasında Başbakan Erdoğan'ın "Türkiye'de sanal gündem var" sözüne atıfta bulunan Vural, şunları söyledi: "Bugün Milli Güvenlik Kurulu toplantısı var. Bu toplantılarda Türkiye'nin iç ve dış tehditleri konuşulur. Bu kurulda Başbakan başkanlık yapar. Ve bu Başbakan Türkiye'nin yürütülen bölücü faaliyetleri 'içeride sanal tehditler var' diyerek karşılıyor. Bölücülüğü sanal tehdit olarak görüyor. PKK'ya sanal tehdit diyen kişi Başbakan olarak MGK'nın başında duruyor. Bu nasıl bir zihniyet. Şehitlerimiz de mi sanal Sayın Başbakan. AKP ile PKK arasında nasıl bir işbirliği ve rol paylaşı olduğu da ortaya çıkmış oldu."

Bölücü terör örgütünün 'Eylemlerimizi 20 Eylül'e kadar durduk' açıklamasına değinen Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: "Madem 20 Eylül'e kadar anlaştınız da yoksa terör eylemlerinin de tırmanması için de mi anlaşma yaptınız. PKK ve BDP'den medet umar hale geldiler. Yapılan anlaşma bir rezalet. Yıllarca terörle bilerek mücadele etmediler. 2002 yılında bitmiş bir örgütü yeniden canlandırdılar. Açılıma kılıf buldular. Bu senaryo Büyük Ortadoğu Projesi kapsamındadır. Bunun artistleri vardır ve herkes rol yapıyor."

KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK

Sözü, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile Başbakan Erdoğan arasındaki 'soy ve boy' tartışmalarına getiren Vural, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye hayati önemli olayları yaşadığı bugünlerde 'boy pos soy sop' tartışmalarıyla ilgilenmemeli. Türkiye'de demokratik özerklik isteklerinin kılıfları uyduruluyor. Milletimiz için bunlarla ilgilenmeliyiz. Bizim topumuz tankımız yok miting kampanyalarında müteahhitlerden toplanmış şapkalarımız yok ama cesaretimizi milletten alıyoruz. Dolayısıyla MHP olarak biz 12 Eylül 1980'de nasıl o gün 'hayır' dediysek bugünde yapacağız. Ne kadar yandaş medyayla propaganda yapacaksan yap. Korkunun ecele faydası yok."

Heronların Gediktepe baskınını görüntülemesi hakkında da konuşan Vural, "YAŞ kararları sürecinde aslan kesilen Başbakan, şimdi dut yemiş bülbül gibisin. Millet ne olup bittiğini bilmeli. Taşlar varsa ayıklanmalıdır. Neden bu duruma geldiğini bilmeleri gerekir" dedi.

TERÖRLE MÜCADELE ETMEDİLER

Toplantı sonunda Oktay Vural, ilk kez TBMM'deki basın toplantısında yaptığı telefondan görüntü izletmeyi İzmir'de de gerçekleştirdi. Basın mensuplarının sorusu üzerine bölücü örgütün 20 Eylül'e kadar ateşkes ilan etmesiyle ilgili olarak da telefonundan BDP Diyarbakır İl Başkanı'nın yaptığı açıklamaların görüntüsünü izlettiren Vural, şunları söyledi: "Bu kanın vebali terörle mücadele etmeyenlerindir. Terörle bilerek mücadele etmediler. 2002 yılında bitmiş bir terörü azdırdılar. Bir terör örgütüyle anlaşma

yoluna gittiler. Devlet Habur'da kimin elçilerini kabul etti? İmralı'nın elçileri değil mi? Mobil mahkeme kurup hukuk ayaklar altına alınmadı mı? BDP Diyarbakır İl Başkanı ne diyor? Hangi pazarlıkları sürdürüyorsunuz. Yerel yönetimlere özerklik şartı koyuyorlar ve anlaşmayı Türkiye'nin imzaladığını söylüyorlar. Maskeli siyaset bitiyor yeter artık."

AKP'ye oy verenlerin milli ve manevi değerlerinin istismar edildiğini anlatan Vural, sözlerini şöyle tamamladı: "BDP ile kapalı kapılar ardında pazarlık sürdürdüler. Bunlar gizli şeyler değil ki bunlar oluyor, bitiyor. 2004 yılında 'Diyarbakır'dan demokratik özerlik istiyorum' diyor. Bu kutsal ittifak, bu truva atı. MHP olarak artık tahterevalli siyaseti, havuzlu villa, boy pos tartışmalarının ötesinde Türkiye'nin geleceğinden endişeliyiz. Bir de bizi PKK ile aynı kefeye koyuyor Allah çarpar sizi. Böyle bir gıybetle inşallah milletimiz önce çarpacak"