Bakırçay Belediyeler Birliği toplandı

Bakırçay Belediyeler Birliği, Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya başkanlığında Aliağa’da toplandı. Bakırçay’ın ıslahı ve rehabilitasyonu ile ilgili alınacak önlemleri tartışan başkanlar, Bakırçay Havzası sulamasının maksimum düzeyde yapılabilmesi için strateji belirlemeye çalıştı.

Sanayi atıklarıyla birlikte her geçen gün kirlenen Bakırçay’ın kirliliğine bir an önce ’dur’ denilmesi gerektiği konusunda hemfikir olan belediye başkanları, havzanın sulama projelerini de masaya yatırarak önümüzdeki yıllarda izlenecek yol haritasını çıkardı.

1990 yılında Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avrupa Komisyonu ve Macaristan tarafından kurulmuş bağımsız uluslararası bir kuruluş olan Merkezi ve Doğu Avrupa için Bölgesel Çevre Merkezi’nin (REC) Türkiye’nin çevre sorunlarını çözmesi için karşılıksız mali yardım yaptığını hatırlatan Bakırçay Belediyeler Birliği ve Aliağa Belediye Başkanı Tansu Kaya, "Verilen hibe kredilerden yararlanmak için bir an önce bölgenin kurtuluşu için bir proje hazırlayıp REC’e sunmalıyız" dedi.

AB uyum yasalarında çevreyle ilgili ağır yaptırımlar geldiğini ifade eden Başkan Kaya, "Bu yasa, sanayisinden ve bünyesinden dolayı en fazla Aliağa olarak bizi sıkacak. Demir-çelik PETKİM, TÜPRAŞ ve gemi sökümler gibi ağır sanayi kuruluşlarımız var. Yasanın uygulanmasında şirketlere olduğu kadar belediyelere de büyük görevler düşüyor. Belediye başkanları olarak bu konuda hepimizin aynı şekilde taşın altına elimizi sokmamız gerekiyor. Bakırçay Belediyeler Birliği olarak bizler de Bakırçay’ın kirlenmesi ve sulama birliği olarak böyle bir hibe kredi imkanı varken bundan faydalanalım derim. Bunun iyeleştirilmesiyle ilgili bir projemiz olmalı ki biz de buradaki fonlara müracaat edebilelim. Önümüze çıkan bu fırsatı kaçırmayalım" diye konuştu.
REC’ten hibe kredi almak için son başvuru tarihinin 10 Ocak 2005 olduğuna dikkat çeken Başkan Kaya, Bakırçay Belediyeler Birliği eski Başkanı, Poyracık Belediye Başkanı Doç. Dr. Ahsen Özçam’a Bakırçay’ın ıslahı ve rehabilitasyonu ile ilgili olarak mevcut bir projenin olup olmadığını sordu.

Bakırçay’ı kirleten etmenlerle ilgili olarak çalışmalar yapıldığını kaydeden Poyracık Belediye Başkanı Ahsen Özçam da, Birliğin ekonomik yetersizlikler nedeniyle bir proje oluşturamadığından yakındı. Özçam, şöyle konuştu:
"Bakırçay’ı kirleten iki etmenden birisi kentsel atıklar, diğeri de sanayi atıkları. Bakırçay’ın siyah akmasının nedeni de Soma madenleridir. Kırkağaç, Soma, Kınık, Poyracık, Avdan, Göçbeyli, Bölcek, Ayazkent, Bergama ve Zeytindağ kentsel atıklarını Bakırçay’a deşarj eden yerleşim birimleri. Konuyu iki aşamada ele aldık. Öncelikle sanayi atıklarının önlenmesi için İzmir ve Manisa çevre il müdürlüklerine müracaat ettik. Devlet Su İşleri, kirliliği oluşturan sanayi kuruluşlarını ve soma maden şirketlerini mahkemeye verdi. Her iki davadan da sonuç çıkmadı."
Kirliliğin kaynağının Manisa hudutları, kirlilikten etkilenen yerin de İzmir hudutları olduğunun ortaya çıktığını ifade eden Doç. Dr. Özçam, İzmir’in kirliliğin merkezi olmadığı için tedbir koyamadığını, Manisa’nın da kirlilikten etkilenmediği için konuya duyarsız kaldığını belirtti. Özçam, "Bize bu konuda yardımcı olabilecek, projeler üretecek, danışmanlık hizmetleri verebilecek kuruluşlar, korkunç rakamlar istediler. Bizim bu paraları karşılayacak bütçemiz yoktu. Dolayısıyla bir proje çizemedik. Bu kuruluşlardan yardım alamadık. Sınırlı bütçemizle, merkezi hükümetlerden destek almadan bizim proje üretmemiz beklenemezdi. Biz de sadece kamuoyuna çevre bilincini aşılamaya çalıştık. Ağır metallerin suya karıştığını ve etkilerini gözler önüne serdik" dedi.
Bakırçay Havzası’nda yer alan ilçe ve belde belediye başkanlarının biraraya geldiği toplantıya, havzanın nasıl ve ne şekilde sulanacağına dair tartışmalar damgasını vurdu. Konuyu gündeme getiren Çandarlı Belediye Başkanı Hasan Aksoy, Bakırçay yöresindeki çiftçinin suyu kullanamamak konusunda ciddi mağduriyetlerinin olduğunu söyledi. Başkan Aksoy, şunları söyledi:
"Barajlarda su olmazsa ve yağmur yağmazsa, çiftçimiz bu sulamadan nasıl yararlanacak. Buna alternatif olarak Altınova’nın üzerine bir baraj yapılmış. Madran Barajı tarım sulaması için kullanılacak ama Altınova’nın buna ihtiyacı olmadığından Milletvekilimiz Zekeriya Akçam, 22 kilometrelik bir kanal döşenerek Sarıazmak’a suyu kanalla getirip, Zeytindağ, Yenikent ve Çandarlı’nın sulanmasını önerdi. Bu sorunu birlik olarak belli yerlere bildirelim. Merkezi hükümet kanalıyla bu ihtiyacımızı milletvekilimizin de dediği şekilde çözelim."

Çandarlı Belediye Başkanı Aksoy’un bu sözlerine Poyracık Belediye Başkanı Ahsen Özçam karşı çıktı. Bölgeyi sulayan kanallardan birinin Sevinçler, öbürünün de Ketsel Barajı olduğunu söyleyen Özçam, "Madran Barajı’ndan suyun Bakırçay’a getirilebilmesi için, bugün Yortanlı Barajı’nın bitirilebilmesi amacıyla gerekli olan paranın beş katı daha fazla paraya ihtiyaç var. Elimizde Yortanlı Barajı var. Yüzde 80 seviyesinde bitmiş. Onu tamamlamak için neden gayret sarf etmiyoruz. Madran Barajı’ndan, yani Dikili Çatısı’ndan bu tarafa suyun getirilmesi deveye hendek atlatılması gibi bir şey. Kaldı ki, 28 milyon metreküp havzaya sahip olan Madran Barajı’nın suyunun büyük bölümü sulamaya kalkışıldığında yollarda zayii olacak. Bizim havzayı genişletmekten başka çaremiz yok. Onun için de bir an önce Yortanlı Barajı’nın tamamlanması için girişimde bulunmamız lazım. Bir takım şer güçler var ki üç tane antik eser çıktı diye barajın yapılmasına karşı çıkıyorlar. Buradan tarihi eserlere karşı olduğumuz gibi bir sonuç çıkarılmasın. Kıymetli eserler varsa çıkarılsın, sergilensin diğer kalanlar da kille kapatılsın. 60 yıl sonra, 80 yıl sonra barajın bir esprisi kalmayınca kalan eserler de çıkarılsın. Yani tarihi reddetmiyoruz, tarihin kaybolmasına izin vermiyoruz. Eserler alınarak Bergama’da sergilensin. Yortanlı’yı engellemek isteyen bir grup var. Biz Bakırçay Belediyeler Birliği olarak Yortanlı Barajı haricinde başka şeyler telaffuz edip işi sulandırmayalım" şeklinde konuştu.

Baraj tartışmalarına katılan Bergama Belediye Başkanı Raşit Ürper de, Madran Barajı’nın sulama alanının dikilinin yol çatısına kadar geldiğini belirtip, buradan sonraki bölgeye Madran Barajı’ndan suyu taşımanın çok zor olacağına dikkati çekti.

Bakırçay Belediyeler Birliği zirvesindeki su tartışmalarının ardından, sulamanın nasıl yapılacağıyla ilgili olarak Bergama’da önümüzdeki Ocak ayı içerisinde bölge milletvekilleri, kaymakamlar, belediye başkanları ve DSİ yetkililerinin katılacağı bir toplantının tertiplenmesi, yapılacak toplantıda, gerçekleşmesi ve verimliliği ekonomik kriterler açısından yeterli projenin üzerinde durularak en verimli çalışmanın başlatılması karara bağlandı. Zirvede ayrıca, havzanın kirliliğinin önüne geçilebilmesi ve Bakırçay’ın temizlenmesi umucıyla bir proje hazırlanıp, yurt dışından hibe kredi getirilebilmesi için REC’e (Bölgesel Çevre Merkezi) Türkiye Masası’na başvurulması da kararlaştırıldı. Bir sonraki toplantıda, birliğe üye bazı belediye başkanlarının, yeni çıkan 5216 sayılı Büyükşehirler Yasası ile ilgili bilgilenme istekleri de kabul gördü.
Zirve sonunda Bakırçay Belediyeler Birliği’nin Gelir Bütçesi 35 bin YTL, gider bütçesi de 35 bin YTL olarak oylanarak belirlendi.