Köylülerden sanayi tepkisi

'Güzelhisar ovasını seviyoruz' çalışma grubu Elbirdi mevkiine kurulması istenilen Döküm Organize Sanayi Bölgesine karşılık eylemlerine devam ediyor. Kurulması planlanan Döküm Organize Sanayi Bölgesine Güzelhisar ve çevre köyler tepkilerini Aliağa'da kurulan halk pazarında gösterdi.

Döküm organizeye karşı çıkmak amaçlı oluşturulan çalışma grubu bu kez Aliağa pazarında civar köylerden gelip tezgâh açan köylü kadınların yanına gitti. Köylerinde yetiştirdiklerini getirip Pazarda satan köylü kadınlar, Çalışma grubuyla beraber Elbirdi mevkiinin Döküm Organize Sanayi Bölgesi olmasını istemediklerini belirtti. Karakuzu köyünden gelen Münevver Taş; "Biz ovamızda Döküm Sanayi istemiyoruz. Oraya onu kurarlarsa biz nasıl yetiştireceğiz bütün bunları. İstemiyoruz" diyerek tepkisini belirtti.

Münevver Taş, tezgâhında bulunan ebegümecinden, turp otuna kadar birçok çeşit yararlı ve olmasa olmaz otlarını o civarlarda yetiştirdiğini belirterek; "Bunlar hem bizim ekmek paramız, hem olmasa olmazlarımız. O bölgeye kuracakları bir sanayi bölgesinden sonra bunların hiçbiri yetişmeyecek ve yanında biz bile zor yaşayacağız" dedi. Ayrıca Güzelhisar'ı Seviyoruz Çalışma Grubunun sözcüsü Nurgül Uyar; "Türkiye, sahip olduğu biyolojik çeşitlilik ve zenginlik açısından pek çok ülkeyi geride bırakacak durumdadır.

Ormanlarımız ve diğer açık habitatlardaki bitki örtüsünün zenginliği, dağlarımız, deltalarımız, kıyılarımız, göllerimiz, nehirlerimiz ve sulak alanlarımız gibi doğal habitatlarımızın çeşitliliği hepimizin farkına varıp tanımak ve elbette ki korumakla yükümlü olduğumuz doğal değerlerdir. Ulusal yasalarımızın yanı sıra ülkemizin de taraf olduğu, 1992 yılında Rio de Janerio'da imzalanan ve tüm dünyada genlerin, türlerin ve ekosistemlerin korunması ile ilgili Biyolojik Çeşitliliğin Korunması Sözleşmesi' de ilgili ülkelere koruma yönünden ve dolayısı ile ülkemize çeşitli yükümlülükler getirmektedir" dedi.

Güzelhisar çayı ovasında pamuk yetiştiriciliğinin yapılmakta olduğunu ve civarda tarımın had safhada olduğunu belirterek, Döküm Organize Sanayinin kurulması halinde bütün bunların yok olacağını belirtti. Nurgül Uyar; "Güzelhisar Çayı ovasında 1. sınıf pamuk yetiştiriciliği yapılmakta ve Güzelhisar Çayı Deltasında kuş cenneti bulunmaktadır. Bu ovadan, Karaköy, Uzunhasanlar, Karakuzu, Çıtak, Güzelhisar, Samurlu Köyleri ile Aliağa kenti çiftçileri yararlanmaktadır. Sanayi alanı olarak seçilen yerin kuş bakışı 3 km çevresinde ve içinde 50-60.000 arası 2 ila 70 yaşında zeytin ağaçları bulunmakta ve ovada toplam 100.000 den fazla zeytin ağacı yer almaktadır.

Devlet Su İşleri İzmir Bölge Müdürlüğünce kapalı devre sulama projesi tamamlanmıştır. Ovada 5 adet tavuk kümesi çiftliği, 30 civarında büyükbaş besi çiftliği, 50 ye yakın küçükbaş sürüsü, değişik meyve ağaçları ile tarlalar bulunmaktadır. Aliağa'nın su gereksinimini sağlayan 26 kuyunun sanayi bölgesi için seçilen yere uzaklığı metrelerle ifade edilebilen uzaklıktadır. İzmir'in su gereksiniminin bir bölümünü sağlayan Güzelhisar baraj gölüne uzaklığı 2 km civarındadır.

Kurulmak istenen OSB'nin yer seçimi bölgenin hakim rüzgarlarına ters konumdadır. Köyler, poyraz rüzgârı sayesinde bacalardan çıkan zehirli maddelerin direk olarak geleceği bir ortamda bulunmaktadır. Bu nedenle kurulacak olan bu bölge, sadece tarım açısından sakıncalı kalmayıp insan sağlığı açısından da ciddi sorun yaratacaktır. Aliağa'daki Çevre kirliliği boyutlarını da göz önüne alırsak sorunun daha da vahim bir durum alacağı açıktır.

Güzelhisar çayı ovası, Aliağa'nın tek nefes aldığı yerdir. Biz, Anayasanın yaşama hakkını düzenleyen 17. maddesi ile sağlıklı cevrede yaşama hakkını düzenleyen 56. maddesinde yer alan anayasal hak ve ödevlerimiz gereğince çevremizde yapılmak istenen bu oluşuma izin verilmemesi düşüncesindeyiz" dedi. Çalışma grubu adına Nurgül Uyar konuşmasında, daha önce aynı bölge için 28.05.1997 tarihinde bölgeye kurulmak istenen OSB'nin tüm katılımcıların oybirliği ile ret edildiğini belirterek; "Bu çalışmaların tümünün iptali ile Güzelhisar Ovası çevresinde ki kültürün korunması için yaşadığımız sürece mücadeleye devam edeceğiz" dedi.