5
Mayıs
2024
Pazar
UŞAK

Sezer, hükümeti eleştirdi

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, eşi Ülkenur ile birlikte partisinin Uşak il teşkilatı tarafından düzenlenen "Basın Emekçileri Ödül Gecesi" törenine katıldı. 

Uşak'ta yerel basın ve ulusal basın temsilcilerinin ödüllendirildiği gecede Genel Başkan Zeki Sezer, gündeme ilişkin soruları da yanıtladı.
Hisar Restaurant'da düzenlenen gecede İHA, AA, DHA, Cihan, Yeniasır gazetesi, ile yerel gazete ve yerel televizyon çalışanları ödüllerini DSP Genel Başkanı Zeki Sezer'in elinden aldı. 

Uşak'ta basın çalışanlarına ödül vermekten büyük onur duyduğunu ifade eden DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Uşak1ta görev yapan yerel ve ulusal basın temsilcileri ile olumlu bir ilişki kurduğunu belirterek gazetecilere teşekkür etti. 98 yıl sonra basında sansürün yeniden hortlatılmaya çalışıldığını ifade eden Zeki Sezer, yaptığı konuşmada, "Geçtiğimiz günlerde sayın Cumhurbaşkanı, terörle mücadele yasasının 2 maddesini basın özgürlüğüne aykırıdır diyerek Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Üstelik bu sansür sadece Terörle mücadele yasası ile sınırlı da değil. 

Aradan bunca yıl geçtikten sonra bilgi ve iletişim toplumuna doğru hızla yürümemiz gereken bir dönemde basına getirilmeye çalışılan bu sansürcülüğü nedir, bakmak çok yerinde olur. Özgürlüklerinin kısıtlandığı için özgürlükleri savunduğunu söyleyerek iktidar olan bir hükümet ve bir başbakan var. Bu Başbakan'ın tavırlarına bakarak bu sansürcülüğün neden hortladığını anlamak mümkün. Birkaç gün önce İslam Örgütü Konferansı'nın (İKÖ) toplantısına katılmak için uzak doğuya gidiyordu. Hava alanında daha önce gazetelerde çıkmış bir haberle ilgili soru soran bir gazeteci arkadaşımızı ülkeye ihanet etmekle suçladı. Görevini yapan bir gazeteciyi ülkeye ihanet etmekle suçladı. Bu çok büyük bir haksızlıktır. İnsan haklarını basın özgürlüğüne bir haksızlık ve ihanet var. 

Ama o ihaneti yapan bu soruyu soran gazeteci arkadaşımız değil. Daha önce yine soru soran gazeteciye "Sen sarhoşsun hangi gazetede çalışıyorsun bakayım" diyerek tehdit eden bir Başbakan'a sahibiz. Dediğim dedik, astığım astık ve kestiğim kestik diyen bir Başbakan'dan basın özgürlüğünü savunmasını beklemek bir hayal" dedi.

TERÖRE SABIRLA YAKLAŞMANIN NE DEMEK OLDUĞUNU ANLAMIŞ DEĞİLİM 

DSP Genel Başkanı Seze, "Yaş toplantısında ve Yaşar Büyükanıt'ın Genelkurmay Başkanlığına atanmasını olması gereken bir süreç olduğunu düşünüyorum. Son zamanlarda ne yazık ki çok farklı nedenlerle farklı şekillerde Türk Silahlı Kuvvetleri tartışılır hale getirilmeye çalışıldı. Bu hem güvenliğimiz için hem de Türkiye için son derece tehlikeli bir durum. 

Bu konunun artık böylece aşılmış olmasını diliyorum. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri milletin bağrından çıkmış ve modernleşmeyi ve çağdaşlaşmayı sağlamış demokrasiye içtenlikle bağlı olan bir kurumumuz. Yıpratmamak gerekiyor. Bir takım çete olaylarıyla Şemdinli olaylarıyla başlayan süreçte bazı ilişkilendirmeler yapılmaya çalışılması çok büyük bir talihsizlikti umarım bu artık geride kalacak. 

Son üç yıldır maalesef tekrar bölücü terörle karşı karşıya kaldık. Bu iktidara teslim edilen ülkede terörden bahsedilmiyordu. 

Başka konular konuşuluyordu çünkü sıfır terörle ülke teslim edilmişti. 

Oysa şimdi 3 yıl sonra terör tekrar can yakmaya başladı. Son aylarda da terör olayları doruğa çıktı. Gerekçesi AB ve ne olursa olsun bu kabul edilebilir bir durum değil. Bizim önce sınır güvenliğimizi net bir şekilde sağlamamız gerekiyor. Türkiye güçlü bir ülkedir ve o bölgede doğal şartlar sınır güvenliğine sağlamayı yetmiyor düşüncesini içimize sindirmemiz mümkün değildir. Gerekiyorsa sınır ötesi harekatta olmak üzere tüm tedbirleri almamız hakkımızdır. Sayın Başbakan, Ağrı'da terörle ilgili yaptığı konuşmada çok talihsiz bir konuşma yaptı. "Efendim biz şimdiye dek sabırla yaklaşık, ama bundan sonra ne olur bilmem dedi" Teröre sabırla yaklaşmanın ne demek olduğunu anlamış değilim. Sayın Başbakan, onun sabrının bedelini bu milletin Mehmetçiğinin kanıyla ve canıyla ödediğini çok iyi bilmelidir. Bu konuda sabra tahammül göstermek ve sabrı kabul etmek mümkün değil "şeklinde konuştu. 

İsrail'in Lübnan'a yönelik saldırılarını da değerlendiren ve Türk askerinin bölgeye gönderilmesi ile ilgili görüşlerini de açıklayan Zeki Sezer, "Lübnan'a karşı başlatılan bu kan, bu şiddet ve haksızlık derhal durdurulmalıdır. Kesin bir ateşkes sağlanmadan önce BM şemsiyesi altında anlaşma sağlanmadığı sürece Mehmetçik ateşe atılamaz atılmamalı. Ama kesin bir ateşkesten sonra bölgemizin ve dünyanın güvenliği açısından Türkiye ve Türk askeri üzerine düşeni yapar"diye konuştu.
İHA
Yayın Tarihi : 6 Ağustos 2006 Pazar 10:08:47
Güncelleme :6 Ağustos 2006 Pazar 10:20:57


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
selcuk taşkın IP: 81.214.191.xxx Tarih : 6.08.2006 13:32:05
öncelikle böyle plaket töreninden dolayı dsp genel başkanı sezi sezere ve il başkanı bekir güneşhana teşekkür ederim. ne kadar zor şartlar altında görev yaptığımız bellidir.ama bu bizi ama amacımızdan saptırmayacağından eminin gazatecilik gönül işidir sevmektir bu işi zaten sevmessen yapamassın haberciliği basın mensubu olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum ama ne yazıkki bu işi bırakmak zorundayım

Eyüp Altındağ IP: 194.27.72.xxx Tarih : 9.08.2006 05:19:29
Ne diyorsunuz siz yaaa.. Rahşan affı denen afla, PKK'lıları serbest bırakan siz değil misiniz? Yoksa Rahşan hanım başka bir siyasi partiden de bizim mi haberimiz yok. Bu hanım kendi siyasi partisinin başkanını çiğneyip diğer partilerle görüşme yaparken ses çıkaramayıp, hakkını savunamayan Zeki Sezer mi bizi PKK pisliğinden kurtaracak!!! Yalanınızı sevsinler sizin. Eğri oturup doğru konuşun...