KESK tarafından 25 Kasım 2009 tarihinde Türkiye genelinde düzenlenen bir günlük iş bırakma eylemi ile ilgili Adıyaman'da 11 kişi savcı karşısına çıktı.

Bir günlük iş bırakma eylemiyle ilgili olarak ilk kez Adıyaman Emniyet Müdürlüğü tarafından savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.

Emniyetin suç duyurusu ile ilgili olarak eyleme katılan Eğitim-Sen yönetim, disiplin ve tertip komitesinden toplam 11 kişi savcılık karşısına çıktı. Türkiye'de sadece Adıyaman'da suç duyurusunda bulunulması nedeniyle Eğitim-Sen Genel Mali Sekreteri Saim Gültekin Adıyaman'a gelerek arkadaşlarına destek verdi. Eğitim-Sen Şube Başkanı İmam Tümen'in de içinde bulunduğu 11 kişi adliye girişinde konuyla ilgili açıklamada bulundular,

İmam Tümen, yapılan bir günlük uyarı grevinden yargılanmaktan son derece üzüntü duyduklarını vurgulayarak, "25 Kasım 2009 tarihinde tüm Türkiye genelinde olduğu gibi bizde Adıyaman'da eylemimizi gerçekleştirdik. Sendika binamızdan demokrasi parkına kadar yürüdük. Oradan basın açıklaması yaparak dağıldık. Emniyet güçleri yürüyüş kanunlarına aykırı olduğu gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuşlar. Herhangi bir olayın olmadığı basın açıklaması ve sadece demokratik haklarını kullandığı için yargılanmaktan üzüntü duyuyoruz. Kamu emekçilerin bir sürü sorunu varken böyle şeylerle uğraşmak bizleri üzüyor" dedi.

Eğitim-Sen Genel Mali Sekreteri Saim Gültekin, bu davada sadece arkadaşlarının değil demokrasinin de yargılanması anlamına geldiğini kaydederek, "Türkiye'de on binlerce kamu emekçisi, özlük ve ekonomik taleplerinden dolayı, sosyal ve demokratik taleplerinden dolayı 25 Kasım 2009 tarihinde hükümeti uyarmıştı. Yüz binlerce insan konfederasyonlarının bu çağrısına uyarak grev gerçekleştirmişti. Adıyaman'da arkadaşlarımız bu uyarıyı yerine getirmişlerdi. 21. yüzyılda çağdaş demokratik, gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşma doğrultusunda atılan adımlar sendikalarımızın önünde engel teşkil eden anti demokratik yasaların halen tedavülden kaldırılmamış olması düşündürücüdür. En doğal demokratik hakkımız olan basın açıklamasının suç kapsamı içersine alınması kabul edilir değildir. Bu yargılanma aynı zamanda demokrasinin yargılanması anlamına gelmektedir" dedi.

Gültekin, bu davanın geleceğe ışık tutacağını belirterek, "Türkiye'de bu tür bir dava görünmezken, Adıyaman'da görülmesi inciticidir. Şu saatte arkadaşlarımız öğrencileri ile birlikte olması gerekirken, öğrenciler öğretmenlerini beklemektedirler. Ders vermeleri gerekirken arkadaşlarımız ifade vermek için adliyeye geliyor. Bu dava geleceği ışık tutacaktır" şeklinde konuştu.

Yapılan açıklamanın ardından haklarında suç duyurusunda bulunan kişiler, savcıya ifade vermek için adliye binasına girdi.