PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'a fiziksel şiddet uygulandığı iddiaları üzerine Diyarbakır Batıkent meydanında 1 Kasım tarihinde oturma eylemi düzenleyen Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) 3 gün 2 gece süren eylemi sona erdi. Kürt sorununa demokratik çözüm için 7. Kolordu Komutanlığı karşına kurulan çadırlarda oturma eylemine katılan DTP'li milletvekilleri ve belediye başkanları eylemin son gününde bildiri yayınladı. PKK terör örgütünün mitingine dönüşen oturma eylemi sonrası basın açıklaması düzenleyen DTP Genel Başkanı Ahmet Türk açıklamalarda bulundu.

48 saat süren eyleme katılan herkese teşekkür eden Türk, geçen yıl Şırnak'ta yapılan canlı kalkan yürüyüşünde güçlü bir cevap verdiklerini ifade ederek, "Kürt sorunun çözümüne en çok yaklaşıldığı o dönemde AK Parti hükümeti, sürece yayarak bitirme, taktiğinden ısrar ettikçe bizim kaygılarımız da artmaya devam etmiştir. Bugün içinde bulunulan tabloyu 3 yıl öncesinden tahmin etmek için kahin olmaya gerek yoktu. Hükümet çok önemli fırsatları elinin tersiyle tepmiş ve yangına adeta körükle giderek bu günkü tablonun ortaya çıkmasına neden olmuştur. Diyaloga tartışmaya ve uzlaşı kültürüne kapalı olan Erdoğan'ın bu tavrı, ağır bir fatura olarak bu gün toplumun önüne çıkmıştır" dedi.

"BAĞIMSIZ HEYET İMRALI'DA İNCELEME YAPSIN"

Ahmet Türk, İmralı Cezaevinde işkence yapılmadı diyen Başbakan Erdoğan'ı eleştirerek; "İmralı sistemi üzerinden toplumu germe, oradaki politikaları şantaj ve tehdit haline getirme uygulamaları bu hükümet ile birlikte başlamıştır. Şimdi soruyoruz eğer İmralı'da yaşanan yalan ise bunun söylemek için neden 15 gün beklediniz? Neden insanları sokaklarda ölümünü ve işkencelerde geçirdiğini izlerken bir açıklama yapma ihtiyacını hissetmediniz? Eğer İmralı'da yaşanan yalan ise buyurun bağımsız bir heyet veya meclis insan hakları komisyonu İmralı'ya gönderip gerçekleri hep birlikte öğrenelim. Ama biz artık biliyoruz ki bu ülkede halkının gözünün içine baka baka kamuoyuna yanlış bilgi veren bir başbakan vardır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın başbakan aynı zamanda halkı kışkırtmaya devam etmeyi de siyasi bir taktik olarak sürdürmektedir. Bir yandan halkı kışkırtacak provakatif açıklamalar yapmakta, diğer yandan halka karşı şiddet uygulamakta ve ortaya çıkan görüntüden de partimizi sorumlu tutmaktadır. Bunu kabul etmek mümkün değildir" dedi.

"KİMİ KİMİN VATANINDAN KOVUYORSUNUZ"

Başbakan Erdoğan'ın Hakkari'de yaptığı 'Ya sev ya terk et' konuşmasını ırkçı olarak değerlendiren DTP'li Türk, çok sert açıklamalar yaptı. Türk, "Başbakan Erdoğan'ın cümleleri tam anlamıyla büyük pervasızlık örneğidir. Bu ülke ve elbetteki bayrak bu değerleri birlikte yaratan Kürtlerin, Türklerin ve diğer kesimlerin ortak değeridir. Bu ortak değerler hiç kimsenin tekelinde değildir. Ancak Erdoğan'nın tekçi ve ırkçı yaklaşımları ret edenleri ülkeyi tek etmeye davet etmesi tam bir aymazlık örneğidir. Bu vatan hepimizin ortak vatanı değil mi? Kim kimi kimin vatanından kovuyor? Başbakan tahrik etmeye halkın değerlerine hakaret etmeye devam ediyor. ABD'de icazetli bir başbakanın bu halkı kendi ana vatanından kovma çağrısı trajı komik bir durumdur. Kimlerin Başbakan'ı olduğun artık iyice anlaşılmıştır. Halkımıza yönelik ayrımcı politikalar ile bölünmeyi ve ayrılığı derinleştirmeye çalışan uluslararası sermayenin hizmetinde olduğun açığa çıkmıştır. Bayrağa ve diğer ortak değerlere karşı hiç bir saygısızlığı olmayan halkımıza karşı ırkçı söylemlerde bulunmaktan çekinmeyen Başbakan'ın sözlerini derhal düzeltmeye ve özür dilemeye davet ediyoruz" dedi.

AHMET TÜRK, ÇÖZÜM OLARAK İMRALI'YI İŞARET ETTİ

Kürt sorunun çözümü için İmralı Cezaevin''de tutuklu bulunan PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ı işaret eden DTP'li Türk, şunları söyledi:

"Toplumdaki hassasiyetlerin de dikkate alınması ile İmralı sitemine artık son verilmesi gerekiyor. İmralı'da evrensel hukukun gerekliği acilen yerine getirilmelidir. İmralı sistemi bir tehdit ve şantaj unsuru olarak kullanılmamalı tam tersine çözüm için en etkili diyalog kapısı olarak görülmelidir." Düzenlenen basın açıklaması sonrası 48 saat süren oturma eylemine son veren DTP'li yöneticiler olay yaşanmaması için kitleyi uyardı. Dağılış sırasında bazı çocuklar çevrede görevli polislere taş atmaya hazırlanırken bir kadın onları engelledi. Çocukların peşine düşüp ceplerindeki taşları tek tek çıkartan kadın, Diyarbakır'da olası olayların önünü kesti.

İHA

Yayın Tarihi : 3 Kasım 2008 Pazartesi 18:10:01