Bölgedeki toplumsal gerilimden kaygılı olduklarını dile getiren Diyarbakır Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, Başbakan Erdoğan'a atıfta bulunarak, sorumluluk makamında bulunanların, farklı çözüm önerenleri ülkeyi terk etmeye davet etmelerini son derece tehlikeli ve kabul edilemez bir yaklaşım olarak gördüklerini söyledi.

Diyarbakır Barosu yeni yönetim kurlu üyeleri, bölgede meydana gelen son olayları değerlendirmek için basın toplantısı düzenledi. Türkiye'de son günlerde gelişen olaylara ve AK Parti ile DTP arasındaki tartışmalara değinen Baro Başkanı Avukat Mehmet Emin Aktar, farklılıkların zenginlik olarak görülmesi, azınlıkta kalanların haklarının güvence altına alınması gerektiğini kaydetti. Güçlü demokratik rejimlerin farklı zenginlikleri olduğunu ifade eden Aktar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Farklı kimliklerin demokratik haklarının nasıl tanınacağı ve nasıl güvenceye kavuşturulacağına ilişkin tartışmalar yerine milliyetçi yaklaşımlar ortaya çıkmıştır. Son günlerdeki olayların avukatların 'Hükümlü' olan müvekkillerine yönelik kötü muamele iddiası üzerine ortaya çıktığı bilinmektedir. Böyle bir iddia karşısında hükümetin ilk yapması gereken iddiayı araştırmak ve sonuçlarını ikna edici şekilde kamuoyu ile paylaşmak olması gerekirken, bu yapılmayarak adeta olayların tırmandırılması istenmiştir.

Böyle bir yaklaşımın halklar arasında kin ve düşmanlık oluşturabileceğini sorunların şiddet dışı, barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözümünü güçleştireceğini ve kabul edilemez bulduğumuzu belirmek isteriz. Demokratik haklarımızı kullanırken, başkalarının haklarını ihmal etmemeye özen gösterilmesi gerektiğinin altını çizerek çoğulculuk ve farklılığı reddeden tekçi anlayışın demokratik gelişmeyi zedelediği inanıcındayız".

Baro Başkanı Aktar, son günlerde tırmanan AK Parti-DTP gerilimini de değerlendirerek şunları söyledi:

"Sorumluluk makamında bulunanların daha sağduyulu davranması gerekirken aksine tutumla farklı çözüm önerenleri ülkeyi terk etmeye davet etmelerini son derece tehlikeli ve kabul edilemez bir yaklaşım olarak gördüğümüzü belirtiyoruz. Başta hükümet olmak üzere ülkedeki tüm siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini, aydınları, toplumun kanaat önderlerini Türkiye'nin temel sorunu olan 'Kürt sorunu' konusunda demokratik, barışçıl yöntemlerle çözüm önermeye çağırıyoruz". Kürt sorununa da değinen Aktar, Diyarbakır Barosu'nun dün olduğu gibi bugün de herkesin yaşama hakkı başta olmak üzere insan haklarına saygı temelinde buluşarak toplumun şiddet sarmalından kurtarılması gerektiğini belirtti.

İHA

Yayın Tarihi : 4 Kasım 2008 Salı 14:03:33