Diyarbakır'da 3 yaşındaki oğlunu işkence yaparak öldürdüğü gerekçesiyle geçen yıl ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılan madde bağımlısı Ahmet Kaptan, bu kez kendisine esrar bulmadığı için nikahsız eşinin burnunu ekmek bıcağıyla kesmek suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Geçen yıl öz oğlu Hasan'ı 17 yerinden ısırıp, başına çelik kepçeyle defalarca vurduktan sonra vücudunda sigara söndürüp öldürdüğü gerekçesiyle 5 ay önce ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Ahmet Kaptan, 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde nikahsız eşi Türkan Gezginci’nin burnunu ekmek bıçağıyla kestiği iddiasıyla yargıç karşısına çıkarıldı. Savcı eşinin burnunu kesen sanığın suçunun sabit olduğu gerekçesiyle cezalandırılmasını istedi. Son sözü sorulan Ahmet Kaptan, “Mahkemenin karar verip, davayı bitirmesini istiyorum” demekle yetindi.

‘GİT BANA YAPRAK BUL’

Sanığın olay günü gece geç saatlere kadar uyumayıp 5 yıl birlikte yaşadığı nikahsız eşi Türkan Gezginci’den esrar sarmakta kullandığı sigara sarma yaprağı bulmasını istediği kaydedilen mahkemede, bunun üzerine genç kadının olay günü evlerinde misafir olan kardeşi Muzaffer Gezginci ve yeğeni Namık Gezginci ile birlikte evden çıkarak sigara yaprağı aramaya çıktıkları, akrabaları olan Saray Taş’ın evine giderek buradan temin ettikleri sigara yapraklarını eve getirip eşine verdiği belirtildi.

Mahkemede, Türkan Gezginci ile evdeki misafirlerin uyuması üzerine sanık Ahmet Kaptan’ın sabah saat 05.00 sıralarında eşini tekrar uyandırıp “Git bana sigara yaprağı bul” dediği, genç kadının uyku halinde cevap verememesi üzerine sanık Ahmet Kaptan’ın sinirlenip yanında taşıdığı bıçakla burnunu kestiği, canı yandığı için yüzünü iki eliyle kapatmaya çalışan Türkan Gezginci’nin her iki elinde de kendini savunmak istediği esnada kesikler oluştuğu, Adli Tıp Kurumu’nca alınan doktor raporlarına göre burundaki lezyonun kadının yüzünde sabit iz oluşturacak nitelikte olduğu vurgulandı.

Mahkeme bu nedenlerle sanığı önce kişiliği, ekonomik ve sosyal durumu suçun işlenmesi ve sonrasındaki davranışları, cezanın geleceği üzerindeki olası etkilerini dikkate alarak 1 yıl hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme daha sonra 1 yıl 6 ay hapis daha vererek cezayı yarı oranında artırdı. Kasten yaralama suçunda mağdurun yüzünde sabit yara izi kalması nedeniyle ceza bir kat daha artırılarak 3 yıl 2 aya çıkarıldı. Mahkeme, suçun silahla işlenmesi ve TCK’ya göre bıçağın silah sayılması nedeniyle cezada artırım yapılarak sanık 5 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Duruşmadaki davranışları nedeniyle ceza sonuç olarak 4 yıl 2 aya indirildi. Haksız tahrik unsurları oluşmadığı gerekçesiyle cezada hiçbir indirim yapılamayacağına kanaat getiren mahkeme, cezanın ertelenmesi veya paraya çevrilmesine de yer olmadığına kanaat getirdi.

Oğlunu ‘piç’ diye öldürmüştü

AHMET Kaptan, daha önce de burnunu kestiği nikahsız eşi Türkan Gezginci’den olan 3 yaşındaki oğlu Hasan’ı “Bu piçtir, benden değildir” diyerek işkenceyle öldürmüştü. Oğlunu kol ve bacaklarından ısıran, vücudunda sigara söndüren, ardından başına kepçeyle defalarca vuran Ahmet Kaptan, akrabaları Salim Kaptan ve Fesih Kaptan ile çocuğun cesedini sepetli motosikletle Dicle Nehri kıyısında kazdıkları çukura gömmüş, daha sonra olay yerinde bira içerek kutlama yapmışlardı. DNA raporuna göre çocuğun yüzde 99.99 ihtimalle Ahmet Kaptan’dan olduğu kesinlik kazanınca Kaptan, ‘kendi öz çocuğunu birden fazla kez işkence ederek, canavarca hisle veya eziyet çektirerek, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumdaki çocuğun ölümüne neden olmak’tan hiçbir indirim yapılmadan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. Akrabaları Fesih Kaptan ile Saim Kaptan ise, ‘suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak ve işlenmesini kolaylaştırmak’ suçlarından 2’şer yıl 6’şar ay hapisle cezalandırılmıştı.